Kurbanlar kıpırdayamayacak şekilde sımsıkı bağlanır ve ardından soğuk veya sıcak su, genellikle alın bölgesi olmak üzere bedenin spesifik bir yerine sürekli olarak damlatılır. Yüksek hassasiyeti nedeniyle alın bölgesinin bu işkence yöntemi için en uygun yer olduğu belirlenmiştir. Kurban su damlalarının gelişini de görebilmekte ve uzun süren işkence nedeniyle alnında bir delik açılacağı algısıyla delirmektedir.
Ercan Caner, Sun Savunma Net, 11 Aralık 2021
Uluslararası İnsan Hakları Örgütü’ne göre Çin Halk Cumhuriyeti’nde neredeyse bütün mahkûmlar hâlâ dövülmekte ve tekmelenmektedir. Dayak izleri serbest bırakılan bütün insanların bedenlerindeki izlerden kolaylıkla anlaşılmaktadır. Dövülme tekmelenmeye ilave olarak birçok mahkûm kendilerine aşağıdaki işkencelerin uygulandığını iddia etmektedir:
Suyun kullanıldığı işkenceler, Çin işkenceleri arasında en bilinen işkencelerdir. Kurbanın başının su veya idrar dolu kovaya daldırılması, yüzünün ıslak havluyla örtülmesi ve başına su damlatılması gibi çeşitli yöntemler kullanılmaktadır.
Çin işkencesi denince ilk akla gelen su damlatma yöntemi, fiziksel zararın yanı sıra kurbanı psikolojik olarak da hedef alan uzun süreli bir işkence yöntemidir. İlk kez sihirbaz Harry Houdini tarafından, aslında bir sihirbazlık numarası olarak kullanılan ve sonradan Çinli askeri uzmanların geliştirdiği bu işkence yönteminde; bağlı ve kıpırdayamayacak durumdaki bir kurbanın alnına aslında tamamen zararsız olan su damlacıkları düşürülmektedir.
Zaman geçtikçe su damlalarının çarpması, çekiç darbe seslerine dönüşmekte ve kurban delirmektedir. Bazıları bu işkence yönteminin, 1400’lü yıllarda Hippolytus de Marsiliis tarafından keşfedildiğini de öne sürmektedir.
Çin işkencesinde uzun zaman ve süreklilik esastır. Delirme kaçınılmazdır…
Yazıyı sonlandırırken; Uygurları habis tümörler olarak tasvir eden, onların İslam inancını bulaşıcı bir veba olarak nitelendiren ve komünist partinin sadık köpeklerine; ‘‘tarladaki ürünlerin arasına gizlenmiş yabani otları tek tek toplayamazsınız, onların hepsini öldürebilmeniz için kimyasal ilaç kullanmanız gerek’’ diye seslenen Çin Halk Cumhuriyeti’nde yapılacak olan Pekin 2022 Kış Olimpiyatları’nın boykot edilmesi çağrısını yineleyelim.
‘‘Çin Halk Cumhuriyeti, başta Müslüman Uygurlar olmak üzere diğer etnik ve dini azınlık üyelerine karşı, Sincan Bölgesinde insanlık suçu işlemektedir. Çin devlet mekanizmasının işlediği suçlar halen devam etmektedir ve bir milyondan fazla sivilin keyfi tutuklanma ve ağır bir şekilde fiziksel özgürlüklerinden yoksun bırakılması, zorla kısırlaştırma, çok sayıda keyfi tutuklananlara işkence uygulanması, zorla çalıştırma ve din veya inanç, ifade ve dolaşım özgürlüklerine kısıtlamalar getirilmesi gibi uygulamalar soykırımın ta kendisidir.’’ Eski ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo.