Üç adet seyir füzesi ve birkaç dron, kuzeye, muhtemelen İsrail’deki hedeflere doğru gidiyordu. Pentagon Sözcüsü Tuğgeneral Patrick Ryder.
Ercan Caner, Sun Savunma Net, 24 Ekim 2023
Pentagon Sözcüsü Tuğgeneral Patrick Ryder’in yönettiği iki üst düzey savunma ve askerî yetkilinin katıldığı brifingte Husilerin füze imkân ve kabiliyetleri hakkındaki bir soru geçiştirilmiş, İran’ın verdiği füzelerin gelişmişlik ve öldürücülük özelliklerinin arttığı iddia edilmiştir. Fotoğraf: Kevin Dietsch/Getty Images.
HAMAS 07 Ekim 2023 günü İsrail’e karşı roket ve füze saldırısıyla birlikte eşzamanlı olarak sızma harekâtını başlatmış, hazırlıksız yakalanan ve binlerce roket/füzeye karşı yeterli olmayan Demir Kubbe ve diğer hava savunma sistemleri nedeniyle de kısmi başarılar kazanmıştır.
Gazze Şeridi’nde 17 Ekim 2023 günü gerçekleşen ve Filistin sağlık bakanlığı yetkililerine göre 470’ten fazla insanın yaşamlarını yitirdiği hastane saldırısının ardından; Suriye ve Irak’ta ABD üslerine yapılan roket ve dron saldırıları ile Yemen’den kuzeye, İsrail’e doğru yapılan füze ve dron saldırısı da bölgede dikkat çeken gelişmeler arasındadır.
Pentagon Basın Sözcüsü Patrick Ryder’e göre; Yemen’den fırlatılan üç füze (beraberinde birkaç dron) Kızıl Deniz boyunca; kuzeye, muhtemelen İsrail’e doğru uçarken tespit edilmiş ve Kızıl Deniz’de bulunan Amerika Birleşik Devletleri donanmasına ait Arleigh Burke sınıfı USS Carney muhribi tarafından vurulmuştur. Yemen’deki saldırıda, ABD ilk defa İsrail-HAMAS çatışmasına aktif olarak müdâhil olmuş ve üç füze savaş gemisi tarafından imha edilmiştir.
Doğu Akdeniz sularına iki adet uçak gemisi saldırı grubunu gönderen, bölgedeki F-16, F-35 ve A-10 savaş uçağı filolarını takviye eden ve çeşitli hava savunma silah sistemlerini ABD Merkez Komutanlığı emrinde bölgede konuşlandıran ABD’nin İran tehdidini ileri sürerek yaptığı bu hamleler endişe vericidir.
ABD yetkililerine göre İran; Lübnan, Irak ve Suriye’de Hizbullah terör örgütüne, Yemen’de de Husilere destek sağlamaktadır ve Hizbullah ve Husiler tarafından yapılan bütün saldırıların arkasında İran’ın parmak izleri vardır.
Türkiye topraklarında vahşice katledilen Cemal Kaşıkçı’nın ‘‘Veliaht Prens, Gaddar Yemen Savaşını Sonlandırarak Ülkesine Haysiyetini Yeniden Kazandırmalıdır’’ başlıklı son yazısını; https://www.sunsavunma.net/veliaht-prens-gaddar-yemen-savasini-sonlandirarak-ulkesine-haysiyetini-yeniden-kazandirmalidir/ linkini tıklayarak okuyabilirsiniz.
Yine, Yemen ile ilgili olarak, Sun Savunma Net sitesinde 31 Mart 2018 tarihinde paylaşılan; ‘‘Yemen, ABD’nin neden silah satış politikasını değiştirmesi gerektiğinin en iyi göstergesidir!’’ başlıklı yazıyı da https://www.sunsavunma.net/yemen-abdnin-neden-silah-satis-politikasini-degistirmesi-gerektiginin-en-iyi-gostergesidir/ linkini tıklayarak okuyabilirsiniz.
Yemen’deki mevcut durum, silah satışlarının bir çatışmayı nasıl daha kötüleştirdiğinin en büyük göstergesidir. 2015 yılında Obama yönetimi, Yemen iç savaşına müdahale eden Suudi Arabistan liderliğindeki koalisyona destek sağlama kararı almıştır.
Birleşik Devletler lojistik yardımı, silah satışları ve istihbarat desteğini arkasına alan Suudiler; hastaneler, okullar ve yiyecek üretim tesisleri dâhil sivil hedeflere, savaş kurallarını hiçe sayarak binlerce hava saldırısı düzenlemiştir.
Yemen iç savaşı, Birleşmiş Milletler ajanslarının nitelendirmesine göre, iki milyondan fazla Yemenliyi evlerinden ederek ve 10.000’den fazlasının da ölümüne neden olarak dünyanın en korkunç insanlık krizine yol açmıştır.
Pentagon, Husi füze ve dronlarının tip ve modelleri ile hangi hava savunma sistemleriyle vurulduğu konusunda ise ayrıntılara girmemiştir.