Kırmızı et yüksek kalitede esansiyel amino grup asit içeren protein, demir ve çinko yönünden zengindir. Gıdalardan alınan demirin sindirilmesine yardımcıdır. B grubu vitaminler için zengin bir kaynaktır. Dolayısıyla toplumda yaygın olarak görülen beslenme yetersizliklerini büyük ölçüde azaltabilmektedir. Kırmızı Et Üreticileri
Ercan Caner, Sun Savunma Net, 13 Mayıs 2024
Kırmızı et sektörü insanların sağlıklı ve dengeli beslenmesi, hayvancılığa bağlı sanayinin gelişmesi, kırsal alanda istihdam yaratılması, aile ekonomisinin desteklenmesi, kalkınmada öncelikli yerlerin gelişmesi, tarımda kârlılık ve verimliliğin artırılması, Avrupa Birliği’ne girilmesi ve köyden kente göçün önlenmesinde kritik alt sektörlerden biri olması nedeniyle Türkiye için hayati bir öneme sahiptir.
Ulusal Kırmızı Et Konseyi Sektörel Değerlendirme Raporu
Kırmızı etin ülkemizde sorun olmaktan çıkarılması için öncelikle, sığır eti tüketiminin ağırlık merkezi olmaktan çıkarılması, küçükbaş eti tüketiminin kırmızı et tüketimi içerisindeki payının yükseltilmesi gerekmektedir.
Tek başına küçükbaş hayvan varlığının artırılması da bir çözüm olmayıp, mera alt yapısının korunması, geliştirilmesi ve artırılması en büyük zaruretler arasındadır. Küçükbaş hayvan eti tüketiminin özendirilmesi de sektörel sorumluluklarımız arasında yer almaktadır.
1991 yılında 495.543 olan at sayısı 33 yılda 66.431’e inerken, 943.751 olan eşek sayısı ise 74.000’e inmiştir. Yine aynı dönemde katır sayısı 191.850’den 16.313’e, 10.315 olan domuz sayısı da 1673’e inmiştir.
Avrupa Canlı Sığır Sayısı – Türkiye 16.583.01 (X1000) sığır ile Fransa’dan sonra ikinci sırada yer almaktadır. 2023 yılı rakamlarına göre Türkiye’de ayrıca 161.749 manda da bulunmaktadır. Tablodaki 2023 yılı sığır verilerine bakıldığında büyükbaş hayvan sayısında önceki yıllara göre azalma olduğu görülmektedir.
Kırmızı Etin Faydaları
Günlük alınması gereken protein miktarı erişkin bir erkekte 55 gram, kadında ise 45 gramdır. Bu miktar hastalık ve yüksek aktivite gibi durumlarda artabilmektedir. Gelişme çağındakilerin hayvansal proteinlere ihtiyacı fazladır. Belirtilen miktardaki protein yüksek kaliteli ve sindirilebilir olmalıdır. Hayvansal proteinlerin% 75’inden, bitkisel proteinlerin% 50’sinden faydalanılabilir. Bu kapsamda hayvansal gıdaların içerdiği protein bitkisel gıdalara kıyasla çok daha kalitelidir. Kırmızı et en değerli hayvansal protein kaynağıdır.
Et kan yapar ve kansızlığı önler. Bedeni canlı ve güçlü kılar. Zihinsel gelişmeyi sağlar. Şişmanlığı önler. Kırmızı et önemli bir vitamin ve mineral kaynağı olmasının yanı sıra demir ve çinko kaynağıdır.
Avrupa Canlı Koyun Sayısı – Türkiye 42.060.47 (X1000) koyun ile birinci sırada yer almaktadır. 2023 yılı rakamlarına göre Türkiye’de ayrıca 10.303.000 keçi bulunmaktadır.
TRT Haber’de 09 Haziran 2023 tarihinde paylaşılan bir habere göre, Türkiye 17 milyon büyükbaş, 56,3 milyon küçükbaş hayvan varlığıyla Avrupa Birliği ülkeleri arasında liderliğini korumaktadır. 11 milyon 578 bin keçi varlığıyla da Türkiye, Avrupa Birliği ülkelerinin toplamını da geride bırakmıştır. Türkiye’den sonra en fazla keçi hayvanı 2 milyon 961 bin ile Yunanistan’da bulunmaktadır.
AB üyesi ülkeler; Almanya, Avusturya, Belçika, Bulgaristan, Çekya, Danimarka, Estonya, Finlandiya, Fransa, Hırvatistan, Hollanda, İspanya, İsveç, İtalya, Kıbrıs Cumhuriyeti, Letonya, Litvanya, Lüksemburg, Macaristan, Malta, Polonya, Portekiz, Romanya, Slovakya, Slovenya ve Yunanistan’dır.
Kırmızı Et Neden Pahalı?
Hayvan yetiştiricilerinin para kazanamadıkları için hayvancılığı bırakması ve üretici ile tüketici arasındaki pazarlama kanalının uzun olması (üretici-tedarikçi-kasap), kırmızı et fiyatlarının yüksek olmasındaki ana nedenler olarak gösterilmektedir.
Yağışların azalması nedeniyle ot verimliliğinin olmaması ve meraların yerleşim birimlerine dönüştürülmesinin de et fiyatlarının artmasında etkisi bulunmaktadır.
Porsiyonları Yarı Yarıya Azaltın – Et Yemeyin Ot Yiyin Yaklaşımları
Eski Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin artan et ithalatına çözüm olarak “et yemeyin kardeşim” önerisinde bulunması, önceki Bakan Ahmet Eşref Fakıbaba’nın da ilk göreve geldiğinde ‘‘porsiyonları yarı yarıya azaltın” demesi hâlâ akıllardadır.
Vatandaşımız 2002’de kişi başına altı kilo et yiyormuş. Bugün 15 kilo et yiyor. Refah arttı altı kilodan 15 kiloya çıktı. Yalan mı? Planlama yaparken belki yanlışımız şu; et ve sütü birlikte düşünmüşüz. Süt biraz fazladır, et eksik olmuş. Ben arada söylüyorum. Kardeşim et yemeyin. Hoppala ne diyor bu Tarım Bakanı diyorlar. Tarım Bakanı sadece etten sorumlu değil, doğru diyetten de sorumludur. Doğru diyet ne? Kırmızı etle ilgili alışkanlıklarımızın bir kısmını tavuk etine, hindi etine balığa kaydırsak Türkiye’nin sorunu olmaz. Çünkü üretim artıyor. Türkiye zenginleştiği halde balık tüketimi azalmış. Kişi başına tüketim 6 kilodan 5 kiloya düşmüş. Parayı kırmızı ete gömmüşüz. Zaman zaman hareketsiz kalınca kilo aldığımız oluyor. Diyetisyene gidiyorsunuz akşam 300 gram balık tüket der, 300 gram et demez. En fazla diyeceği 80 gram ettir. Ya da iki köftedir. Hangi doktora sorarsanız sorun. Şöyle amiyane bir tabir var. Kırkına kadar kuzu yiyeceksin kırkından sonra kuzunun yediğini yiyeceksin. Belki kuzunun yediğini yemeyip, balık filan yemek lazım.
Ali Ekber Yıldırım Ne Diyor?
Sayın Ali Ekber Yıldırım’ın 20 Ocak 2024 tarihinde Denizli Yeni Olay haber sitesinde paylaşılan yazısının son paragrafı aşağıdadır:
Türkiye 2010 yılından bu yana kesintisiz olarak canlı hayvan, kırmızı et ithalatını sürdürüyor. Bugüne kadar 11 milyar doların ithalata gittiği hesaplanıyor. İthalat nedeniyle heba edilen kaynaklar, üretimde açtığı yaralar dikkate alındığında bu fatura daha da yüksek. Et ithalatın tek gerekçesi; kırmızı et fiyatlarının yükselmesi olarak gösteriliyor. Et fiyatı bahane. Yapılan ithalat fiyatları düşürmedi, artırdı. İlk ithalatın başladığı 2010’da karkas etin kilosu 10 liradan 15 liraya çıkmıştı. Bugün karkas etin kilosu 276 lira. İthalata verilen döviz, üretime, üreticiye verilse, hayvan ıslahı yapılsa, Türkiye bugün canlı hayvan ithalatçısı değil, ihracatçısı olurdu.