savunmahavacılıkteknolojipolitikaanalizmevduatkriptosağlıkkoronavirüsenflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
34,5424
EURO
36,0063
ALTIN
3.006,41
BIST
9.549,89
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Ankara
Karla Karışık Yağmurlu
2°C
Ankara
2°C
Karla Karışık Yağmurlu
Pazar Hafif Kar Yağışlı
1°C
Pazartesi Açık
1°C
Salı Parçalı Bulutlu
3°C
Çarşamba Çok Bulutlu
4°C

AB Türkiye-2023 Raporunda Mülteciler

AB Türkiye-2023 Raporunda Mülteciler

AB Türkiye-2023 Raporunda Mülteciler

‘‘3.5 milyon mülteciyi ağırlıyor, her türlü ihtiyaçlarını karşılıyoruz ve onların Avrupa’ya gelmesinin bir anlamda önüne geçiyoruz. Bunu yaparken terör örgütlerinin Avrupa’ya yayılmasının da önüne geçiyoruz’’

Ercan Caner, Sun Savunma Net, 14 Mayıs 2024

Azerbaycan’da trafik kazası geçiren AKP Genel başkan Vekili Binali Yıldırım, 2018 yılında mültecilerle ilgili; ‘‘3.5 milyon mülteciyi ağırlıyor, her türlü ihtiyaçlarını karşılıyoruz ve onların Avrupa’ya gelmesinin bir anlamda önüne geçiyoruz. Bunu yaparken terör örgütlerinin Avrupa’ya yayılmasının da önüne geçiyoruz’’ açıklamasını yapmıştır.

Avrupa Birliği -Türkiye Geri Kabul Anlaşması

Avrupa Birliği ve Türkiye arasında imzalanan 18 Mart 2016 tarihli anlaşma, Türkiye üzerinden kara ya da deniz yoluyla Avrupa’ya olan düzensiz göçün durdurulmasını hedeflemektedir. Türkiye bu anlaşma ile Türkiye üzerinden Yunanistan’a geçen bütün düzensiz göçmenleri geri almayı ve insan kaçakçıları ile mücadele etmeyi kabul etmiştir.

Anlaşmanın imzalandığı tarihte Türkiye’deki mülteci ve göçmen sayısı yaklaşık olarak üç milyon kadardır. Çoğunluğu Suriyeli (diğerleri Afgan ve Iraklı) olan mültecilere ev sahipliği yapması karşılığında Avrupa Birliği Türkiye’ye 3 milyar avro vermeyi taahhüt etmiştir. AB ayrıca üyelik görüşmelerinin yeniden başlatılması, Türklerin vize olmadan AB topraklarına girmesi, gümrük birliği anlaşmasında reform gibi hususlarda da vaatlerde bulunmuştur.

TARİHİ (!) ANLAŞMA – Vize Serbestîsi Diyaloğu Mutabakat Metni ve Geri Kabul Anlaşması, her iki anlaşmaya Avrupa Birliği adına AB İçişleri Komiseri Cecilia Malmström imza atarken, Türkiye adına Vize Serbestîsi Diyaloğu Mutabakat Metni’ni Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Geri Kabul Anlaşması’nı ise İçişleri Bakanı Muammer Güler imzaladı.

18 Mart 2016’da imzalanan Avrupa Birliği-Türkiye anlaşmasına göre;

  • Türkiye, düzensiz olarak Türkiye’den Yunan adalarına durdurmak maksadıyla gereken her türlü tedbiri alacaktır.
  • Yunan adalarına Türkiye’den düzensiz olarak gelenler Türkiye’ye geri dönecektir.
  • Yunan adalarından geri dönen her Suriyeli için Avrupa Birliği üye Ülkeleri Türkiye’de bekleyen bir Suriyeli mülteciyi kabul edecektir.

Türkiye-2023 Raporu

AB Para Yardımları

2016 AB-Türkiye Mutabakatı, sonuç vermeye devam etmiştir ve göç konusunda işbirliği açısından hâlâ kilit bir çerçeve teşkil etmektedir. Türkiye, Suriye ve diğer ülkelerden 3,6 milyon mülteciye ev sahipliği yapma konusundaki olağanüstü çabalarını sürdürmüştür. AB, 2012’den beri, mültecilere ve onlara ev sahipliği yapan halka destek olmak maksadıyla yaklaşık 10 milyar avro ayırmıştır. Komisyon, 2021-2023 yıllarını kapsayan ve temel ihtiyaçlar, sınır yönetimi, eğitim, sağlık, koruma ve sosyo-ekonomik destek gibi alanlarda yardım sağlayan 3 milyar avroluk ek paketi uygulamaya devam etmiştir.

Türkiye, dünyadaki en büyük mülteci topluluklarından birine ev sahipliği yapmak ve ihtiyaçlarını karşılamak için kayda değer çaba sarf etmeye devam etmiştir. AB’nin 2011’den bu yana mültecilere tahsis ettiği yaklaşık 10 milyar avroluk desteğin 7 milyar avroya yakın kısmı, Eylül 2023 itibarıyla aktarılmıştır. Mültecilerin ülkede kalış sürelerinin uzamasına ilişkin olarak etkili entegrasyon tedbirlerinin alınmasına ihtiyaç vardır. Göçmenlerin ve mültecilerin halk sağlığı hizmetlerine erişimlerinin iyileştirilmesi gerekmektedir. Vize serbestîsi yol haritası kapsamında geri kalan kriterler yerine getirilmemiştir. Türkiye’nin hâlâ, vize politikasına ilişkin mevzuatını AB müktesebatı ile daha fazla uyumlaştırması gerekmektedir.

Türkiye, dünyadaki en büyük mülteci nüfuslarından birine ev sahipliği yapmaya devam etmektedir. Resmî verilere göre Türkiye, Ağustos 2023’te geçici koruma statüsündeki 3.298.817 Suriyeli mülteciye ve ikamet eden yaklaşık 91.711 Suriyeliye ev sahipliği yapmıştır. Bunlardan yaklaşık 1,7 milyonu depremlerden etkilenen 11 ilde misafir edilmiştir.

Resmî kaynaklara göre, Aralık 2022’de, 223.881 Suriyeli mülteciye Türk vatandaşlığı verilmiştir. Hükûmet verilerine göre 561.758 Suriyeli Türkiye’den Suriye’ye gönüllü olarak geri dönmüştür. Göç İdaresi Başkanlığına göre, Türkiye, Mayıs 2023’te Suriyeli mültecilerin yanı sıra diğer ülkelerden gelen 300.720 sığınmacıya ev sahipliği yapmıştır. İnsani ikamet izni olanlar da dâhil olmak üzere, Aralık 2022’de Türkiye’de, ikamet izni olan 1.345.488 yabancı uyruklu kişi bulunmaktadır. Mart 2020’de kamu sağlığı gerekçesiyle Türkiye tarafından tek taraflı olarak askıya alınan, düzensiz göçmenlerin Yunan adalarından dönüşleri konusunda herhangi bir değişiklik olmamıştır. AB, Türkiye’ye, AB-Türkiye Mutabakatı kapsamında sunulan taahhütlere uygun olarak, dönüş işlemlerinin yeniden başlatılması için defaatle çağrıda bulunmuştur. Suriyeli mültecilerin Türkiye’den AB Üye Devletlerine yeniden yerleştirilmelerine rapor döneminde devam edilmiş olup, Eylül 2023 itibarıyla bu kişilerin toplam sayısı 39.648’e ulaşmıştır. Göç alanında, özellikle geri gönderme merkezlerindeki insan hakları ihlallerine yönelik tekrarlanan iddialar endişe unsuru olmaya devam etmektedir. Geçtiğimiz yıl, medya ve sivil toplum, insan hakları standartlarını ve Türk mevzuatını ihlal eden politika ve uygulamaları bildirmeye devam etmiştir. Türkiye’nin, (avukat ile sözlü çevirmene erişimin sağlanması) ve (özellikle aileleriyle birlikte kalan çocuklar başta olmak üzere) kırılgan grupların korunması dâhil olmak üzere özellikle insan haklarının korunması bakımından geri gönderme merkezlerindeki uygulamayı, Avrupa standartlarıyla daha fazla uyumlaştırması gerekmektedir (bkz. Fasıl 24).

Toplumda, Suriyeli mültecilerin varlığı ile ilgili hoşnutsuzluk artmış; seçimlerde önemli bir konu ve sürekli bir tartışma unsuru haline gelmiştir. Mülteci ve sığınmacıların büyük çoğunluğu, düşük istihdam edilebilirlik (düşük eğitim ve beceri düzeyleri), dil engelleri ve bilgi ve hizmetlere sınırlı erişim nedeniyle, özellikle kayıtlı istihdama olmak üzere iş gücü piyasasına etkin şekilde erişememektedir.

Mülteciler kaliteli sağlık hizmetinden faydalanıyorlar ve başarı oranı %105. Grafik: Türkiye’deki Mültecilere AB Desteği İzleme Raporu, Aralık 2023

Mültecilere Eğitim ve Bedava Sağlık Hizmeti

Türkiye, mültecileri desteklemek ve sağlık hizmetleri ile eğitim ve öğretime daha geniş çaplı erişimi sağlamak için, her ne kadar kayıt konusundaki kısıtlamalar bu hizmetlere erişimi engellese de, önemli çabalar sarf etmeye devam etmiştir. Şubat 2023 itibarıyla, Türkiye’de 846.000’in üzerinde mülteci çocuk örgün eğitime kaydolmuştur; bu sayı bir önceki eğitim öğretim yılına göre yaklaşık 104.000 fazladır.

Birinci Basamak Sağlık Merkezlerinde Ulaşılan Seviye – Temel sağlık hizmetlerine erişimi artırmak amacıyla 29 ilde 185 Göçmen Sağlığı Merkezi faaliyete geçirilmiştir. Bu göçmen sağlığı merkezlerinde ülkemize göç etmek zorunda kalan 787’si hekim, 34’ü diş hekimi, 1149’u hemşire olmak üzere yaklaşık 4 bin Suriyeli sağlık çalışanı, gerekli adaptasyon eğitimleri verildikten sonra istihdam edilmektedir. Göçmen sağlığı merkezlerinin dışında ikinci veya üçüncü basamakta sağlık hizmetine ihtiyaç duyulması halinde doğrudan sağlık hizmeti sunumu sağlanmaktadır. Bu çerçevede bugüne kadar Suriyelilere yaklaşık 97 milyon poliklinik hizmeti verilmişken 3 milyonun üzerinde yataklı tedavi hizmeti sunulmuştur. Yataklı tedavi hizmetinin yanında 2,6 milyon ameliyat gerçekleştirilmiş, 754 bin Suriyeli bebeğimiz sağlık tesislerimizde hayata gözlerini açmıştır. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Mart 2022. Grafik: Türkiye’deki Mültecilere AB Desteği İzleme Raporu, Aralık 2023

Bunların 720.000’den fazlası Suriye kökenlidir. Ancak okul çağındaki 400.000’den fazla mülteci çocuk hâlâ okula gitmemiştir ve eğitim imkânlarına erişimleri bulunmamaktadır. Mülteciler (çoğunlukla geçici koruma altındaki Suriyeliler), Türkiye’deki Sığınmacılar için AB Mali İmkânı aracılığıyla AB tarafından finanse edilen 190 göçmen sağlığı merkezinde ve Türkiye’deki hastanelerde sunulan ücretsiz sağlık hizmetlerinden yararlanmaya devam etmiştir. AB, ikincil koruma altındaki mültecilerin ve kişilerin sağlık hizmetlerine erişmelerini sağlamak amacıyla yaklaşık 4.000 sağlık çalışanının istihdam edilmesini desteklemiştir. 2022’de, AB destekli temel sağlık hizmeti verilen kuruluşlarda 7 milyondan fazla temel sağlık hizmeti verilmiştir. Mültecilere yönelik ruh sağlığı ve psiko-sosyal destek hizmetleri, üreme sağlığı hizmetleri, mobil sağlık hizmetleri ve sağlık okuryazarlığı kapasitesi de gelişmiştir. Ayrıca, tamamı AB tarafından finanse edilen ve rapor döneminde açılışı yapılan Dörtyol Hatay ve Kilis’teki iki yeni devlet hastanesinin inşaatının tamamlanmasıyla sağlık altyapısı da iyileştirilmiştir.

Türkiye’den AB Ülkelerine Yerleştirmeler

“Bire Bir” mekanizması altında Türkiye’den AB’ye yeniden yerleştirmeler kapsamında, 5.046 Suriyeli mülteci, 2022’de sekiz AB Üye Devleti’ne yeniden yerleştirilmiştir. Ayrıca, İstanbul’daki Avrupa Birliği İltica Ajansı tarafından yürütülen Yeniden Yerleştirme Desteği İmkânı, 2.585 yeniden yerleştirme adayının işlemlerini kolaylaştırmıştır. “Bire Bir” mekanizması kapsamında Türkiye’den AB Üye Devletlerine yeniden yerleştirilen Suriyeli mültecilerin toplam sayısı Eylül 2023 itibarıyla 39.648’e ulaşmıştır. Aynı zamanda, Hükûmet verilerine göre 2016-2023 döneminde 561.758 Suriyeli mülteci Türkiye’den Suriye’ye gönüllü olarak geri gönderilmiştir. Suriyeli mültecilerden 58.758’i 2022’de ülkelerine geri gönderilmiştir.

Türkiye’den İadeler

Türkiye, 2022’de 124.441 düzensiz göçmeni etkili şekilde ülkelerine iade etmiştir; bu rakam 2021 yılındaki 46.653 rakamına kıyasla %160’ın üzerinde bir artışa işaret etmektedir. 2018’den bu yana iade edilen toplam düzensiz göçmen sayısı 372.790’a ulaşmıştır. 22 Aralık 2022 itibarıyla Türkiye’den 12.385 Pakistan uyruklu ve 40.898 diğer ülke uyruklular ülkelerine iade edilirken 2022’de iade edilen toplam Afgan uyruklu sayısı 66.534’tür. Bu iadelerin hiçbiri, Türkiye ve üçüncü ülkeler arasında yürürlükte olan geri kabul anlaşmaları kapsamında gerçekleştirilmemiştir. Türkiye, rapor döneminde, yeni bir geri kabul anlaşması imzalamamıştır.

Türkiye, ulusal fonların yanı sıra AB fonlarıyla da finanse edilmek suretiyle düzensiz göçmenlerin gönüllü geri dönüşlerini sürdürmüştür. Ulusal gönüllü geri dönüş programı aracılığıyla 2022’de, 737 düzensiz göçmen geri gönderilirken, IOM ve AB finansmanının yardımıyla 2.259 düzensiz göçmen geri gönderilmiştir.

Hükümete göre, 2022’de doğu ve güney illerinde, 280.206 düzensiz göçmenin Türkiye topraklarına girişi Türk güvenlik kuvvetleri tarafından engellenmiştir.

Depremden Zarar Gören Geri Gönderme Merkezleri

30 geri gönderme merkezinden bazıları Şubat 2023’te meydana gelen depremlerde ağır hasar görmüş ve düzensiz göçmenleri misafir etme kapasitesi 18.000’den 15.710’a düşmüştür. Hatay’daki geri gönderme merkezi ağır hasar nedeniyle tahliye edilmiştir ve artık faaliyet göstermemektedir; göçmenlerin diğer geri gönderme merkezlerinde misafir olarak kalmaları ise bu merkezlerin onarılmasına kadar askıya alınmıştır. GİB idaresindeki geçici barınma merkezlerinin sayısı 7’den 9’a yükselmiş, bu da kapasitenin yaklaşık 66.000’den 77.000’e çıkmasını sağlamıştır. Geçici barınma merkezleri Suriyelilerin yanı sıra Türk vatandaşı depremzedeleri de misafir etmeye başlamıştır.

Depremden hasar gören Geri Gönderme Merkezi Binası

Yakalananlar

Sivil toplum kuruluşları, barolar ve çeşitli medya kuruluşları tarafından, özellikle bilgiye ve adli yardıma erişimle ilgili olmak üzere, geri gönderme merkezlerindeki hak ve hizmetlere erişim hususunda yaşanan yaygın zorlukların yanı sıra insan hakları ihlalleri vakalarına ilişkin iddialar bildirilmiştir. 2022’de, birçoğu geri gönderme merkezlerinde iade prosedürlerine tabi olan 280.000’den fazla düzensiz göçmen yakalanmıştır. 2022’de sınırlı sayıda düzensiz göçmen (939) ücretsiz adli yardımdan faydalanmıştır (2021’de bu rakam 1.059’dur). Ücretsiz adli yardım programına ek olarak, 37.876 göçmen geri gönderme merkezlerindeki avukatlarına erişebilmiş ve avukatlarıyla görüşebilmiştir.

Toplumda Kutuplaşma

Genel olarak, düzensiz göç toplumda kutuplaşmaya neden olan bir konu olmayı sürdürmüş ve siyasi partiler tarafından seçim kampanyalarında yoğun bir şekilde kullanılmıştır.

Türkiye’de yasal olarak ikamet eden yabancıların sayısı, 1 Aralık 2022’de 1.345.488’dir (bu rakam 2021’de 1.275.741’dir). İkamet izni hamilleri arasında en fazla Irak, Rusya ve Türkmenistan vatandaşları bulunmaktadır. İkamet izni olan Rus uyrukluların sayısı, 2021’de yaklaşık 66.000 iken 2023’te yaklaşık 155.000’e yükselmiştir. Şubat 2022’de, Rusya’nın Ukrayna’ya karşı saldırı savaşının başlangıcından bu yana yaklaşık 560.000 Ukraynalı Türkiye’ye gelmiştir. Eylül 2022 itibarıyla, birçoğu üçüncü bir ülkeye gitmiş veya Ukrayna’ya gönüllü olarak geri dönmüştür. Nisan 2023’te Türkiye’de yaklaşık 46.000 Ukraynalı ikamet etmektedir.

Grafik: Türkiye’deki Mültecilere AB Desteği İzleme Raporu, Aralık 2023

Yabancı Yatırımcılara Vatandaşlık

Rapor döneminde, yabancı yatırımcılara vatandaşlık verilmesine ilişkin mevzuat değişmemiştir. Ayrıca, Tapu Kanununun 35 ve 36. maddelerine göre Cumhurbaşkanı tarafından belirlenen ülkelerin vatandaşları olan gerçek kişiler Türkiye’de gayrimenkul edinebilmektedir. Ekim 2022 itibarıyla, liste 185 ülkeyi kapsamaktadır. Bu liste, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün internet sitesinde yayımlanmadığından kamuya açık değildir. Bu tür programlar; güvenlik, kara para aklama, vergi kaçakçılığı, terörizmin finansmanı, yolsuzluk ve örgütlü suçların ülkeye sızması açısından riskler oluşturmaktadır. Türkiye bir aday ülke olarak, vatandaşlık verme yetkilerini kullanırken AB’nin hedeflerine ulaşılmasını tehlikeye atabilecek her türlü işlemden kaçınmalıdır.

İltica

Kurumsal yapılanma ve mevzuat uyumu

Göç İdaresi Başkanlığı (GİB), iltica ile ilgili tüm işlemlerden sorumlu ana kurumdur. Statü belirleme süreçleri, İl Göç İdaresi Müdürlükleri (İGİM’ler) ve vaka iş yükünü azaltmak amacıyla (sırasıyla 2018 ve 2019’da kurulan) Ankara ve İstanbul’daki Uluslararası Koruma Büroları (karar merkezleri) tarafından yürütülmektedir. 2022’de Samsun’da yeni bir Uluslararası Koruma Bürosu kurulmuştur. Bu bürolara ek olarak, 2019’da mobil ekipler kurulmuştur. Mülteci statüsünün belirlenmesine ilişkin kararlar, idari itiraz ve yargı yoluna açıktır.

Kaynak: InfoMigrants

Bu alandaki mevzuat AB müktesebatıyla kısmen uyumludur. Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu, Mültecilerin Hukuki Statüsüne ilişkin 1951 Cenevre Sözleşmesi’nin New York Protokolü’nde yer alan çekinceyi (coğrafi sınırlama) devam ettirmektedir ve bu nedenle, Türkiye’de uluslararası koruma talep eden kişilerin büyük bir çoğunluğu, mülteci statüsünü almak üzere müracaat edememekte, yalnızca “şartlı mülteci” statüsü ve ikincil koruma için başvuruda bulunabilmektedir. Şartlı mülteci statüsü, ülkedeki kalış süresini, “şartlı mülteci statüsü tanınmış bir kişinin üçüncü bir ülkeye yeniden yerleştirildiği tarih” ile sınırlandırmaktadır. Kanun gereği, Geçici Koruma Yönetmeliği kapsamında, Suriyelilere özel bir mülteci statüsü verilmektedir. Ancak İçişleri Bakanlığı Şubat 2022’de, yeni gelen ve kaydı olmayan Suriyelilerin 16 ilde geçici koruma statüsünü otomatik olarak kazanmayacağını duyurmuştur. Duyuruya göre, nüfusunun %25’i veya daha fazlasının yabancılardan oluştuğu mahallelerde, yabancıların ikamet izni başvuruları kabul edilmeyecektir (Haziran 2022’de bu oran %20’ye indirilmiştir).

Uygulama ve Yürütme Kapasitesi

Geçici koruma altındaki 3.298.817 Suriyeli ve sayıları 300.000’in biraz üzerindeki Suriyeli olmayanlar (31 Ağustos 2023 itibarıyla) (uluslararası koruma altında bulunan veya uluslararası koruma için başvuruda bulunanlar dâhil) ile Türkiye, dünyadaki en yüksek mülteci nüfuslarından birine ev sahipliği yapmayı sürdürmüştür. Rapor döneminde sığınmacıların sayısı biraz artmıştır. 2022’de 33.246 uluslararası koruma başvurusu alınmıştır (2021’de bu rakam 29.256’dır). 19.400 başvuru Afganlar, 7.131 başvuru Ukraynalılar ve 4.083 başvuru Iraklılar tarafından yapılmıştır. Rusya’nın Ukrayna’ya karşı saldırı savaşı sebebiyle, 2021’e göre daha farklı bir dağılım ortaya çıkmıştır. 2022’de Türkiye, 2021’deki 13.227 kişiye göre hafif bir düşüşle, başvuruda bulunan 12.857 kişiye uluslararası koruma (mülteci statüsü, şartlı mülteci statüsü ya da ikincil koruma) vermiştir. Yetkililer, 12.030 başvuruyu reddetmiştir (2021’de bu rakam 11.908’dir). 2022’de, sonuçlandırılmayı bekleyen uluslararası koruma başvurularının kümülatif toplamı 272.336’dır. Geçen seneye göre hafif bir düşüş olsa da, bu hâlâ yıllar içinde azalmamış ve kayda değer ölçüde birikmiş bir iş yüküdür. Yılsonu itibarıyla, uluslararası korumaya ilişkin olarak karar ve sonuçlandırılmayı bekleyen başvurular hakkında kategorilerine göre dağılım gösteren kamuya açık veri bulunmamaktadır. 

AÇ GÖZLERİNİ AVRUPA! MÜLTECİLERE KARŞI İŞLENEN SUÇLAR İÇİN DEVAMLI YUNANİSTAN’I SUÇLUYORSUN. TÜRKİYE HER GÜN MÜLTECİLERİ EVLERİNDEN ZORLA ALIYOR VE ONLARI YUNANİSTAN SINIRINA BIRAKIYOR. Kaynak: EURACTIV

Yabancı Sayısındaki Artışı Kısıtlama

Haziran 2022 itibarıyla Türkiye, yabancı sayısının hâlihazırda toplam nüfusun %20’sini aştığı bölgelerde, yabancıların sayısındaki artışı önlemek amacıyla 16 ilde geçici koruma başvurularının kaydını resmî olarak durdurmuştur. Sığınmacıların “başvuruya kapatılan” bir ilde kaydına izin verilmediğinde, sığınmacılar genellikle destekleyici belgelerle resmî olarak başka bir ile de sevk edilmemektedir. STK’lar ve avukatlar, resmî olarak “başvuruya kapatılan” illerin dışındaki illerde de, son derece kırılgan vakalar hariç, uluslararası koruma kaydının fiilî olarak durdurulmuş olduğundan müteaddit kereler söz etmiştir. Kayıt ile ilgili bu tarz engeller, diğer gerekli hizmetlerin tamamına erişimi aksatmakta ve yakalanmaları hâlinde sığınmacıları düzensiz hâle getirmektedir.

Suriyeliler Nerede?

Türkiye’deki Suriyelilerin neredeyse yarısı, İstanbul, Gaziantep, Hatay ve Şanlıurfa olmak üzere dört ilde kayıt altındadır. Geri kalanı, Türkiye genelinde çeşitli illerde ikamet etmektedir. 67.548 Suriyeli, yedi geçici barınma merkezinde kalmaktadır (2021’de bu rakam 50.736’dır). Nisan 2023 itibarıyla, 230.998 Suriyeliye Türk vatandaşlığı verilmiştir.

6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen yıkıcı depremler, göçmen ve mülteci nüfusun çoğunluğunun (özellikle de Geçici Koruma altındaki 1.738.035 Suriyeli) yaşadığı toplam 11 ili (Kahramanmaraş, Hatay, Gaziantep, Malatya, Kilis, Osmaniye, Diyarbakır, Adana, Adıyaman, Şanlıurfa) etkilemiştir. İçişleri Bakanının açıklamasına göre, 6.969 yabancı (çoğunluğu Suriyeli) depremler nedeniyle hayatını kaybetmiştir. Depremler, göçmen ve mülteciler de dâhil olmak üzere, ülke içinde büyük çapta insan hareketliliğine yol açmıştır.

Suriye’ye Bayram tatilini ülkelerinde geçirmeye giden Suriyeliler. Kaynak: Sözcü

Türkiye, olağan koşullarda mültecilere seyahat kısıtlamaları getirmekte ve izinleri olmadığı sürece yerel makamlarına kayıtlı oldukları illerin dışına seyahat etmelerini yasaklamaktadır. 7 Şubat 2023 tarihinde yetkililer, deprem bölgesinde geçici ve uluslararası koruma altında bulunan yaklaşık 1,7 milyon mülteci için bu kısıtlamaları 90 günlüğüne kaldırmıştır (İstanbul’a seyahat etmemeleri istisnasıyla). İkinci bir genelgeyle bu süre 60 güne indirilmiş ve bu durumdan en kötü etkilenen beş ilden (Hatay, Malatya, Kahramanmaraş, Adıyaman ve Gaziantep) gelen kişilere diğer illere koşulsuz girebilme hakkı tanınmıştır fakat diğer beş ilden (Kilis, Diyarbakır, Şanlıurfa, Adana ve Osmaniye) yapılacak seyahatleri, başvuruda bulunan kişinin evinin ciddi bir şekilde hasar görmüş olması ve tıbbi ihtiyaçların yalnızca diğer illerde karşılanabilecek olması şartına bağlamıştır. Bu genelge hâlâ yürürlüktedir ve İstanbul hariç olmak üzere, kapsamı düzenli bir biçimde genişletilmektedir. Başka bir idari işlem vasıtasıyla, depremden etkilenen 11 ilde kayıtlı bulunan ve burada ikamet eden geçici koruma altında bulunan Suriyelilere, geçici olarak Suriye’ye dönme fırsatı verilmiştir. Ülkelerine geçici olarak dönen Suriyeliler, altı aya kadar Suriye’de kalabilmektedir. Suriye’ye geçici olarak geri dönüşler Şubat 2023’te başlamış ve Haziran itibarıyla geçici geri dönüş yapanların toplam sayısı 70.086 olmuştur. Eylül itibarıyla 62.936 kişi Türkiye’ye geri dönmüştür. Türkiye’ye yeniden giriş yapmak için son tarih 15 Eylül 2023 olarak belirlenmiş ve bu tarih itibarıyla Türkiye’ye hâlâ geri dönmemiş Suriyelilerin geçici koruma statüleri iptal edilmiştir.

Türkiye’ye yasadışı yollarla giren ve Afganistan’a geri gönderilen düzensiz göçmenler. Kaynak: YeniŞafak

Deprem ve sonrasında yaşananlar, halkın büyük bir kesiminde rahatsızlığın artmasına neden olmuştur. Mayıs 2023’teki genel seçimler öncesinde, muhalefetteki siyasetçiler, mülteci karşıtlığını daha da alevlendiren konuşmalar yapmış ve Suriyelilere Suriye’ye dönmeleri hususunda çağrıda bulunmuştur.

Göç İdaresi Başkanlığı 2022’de, geçici koruma altındaki Suriyelilere ilişkin verilerin doğrulanmasına, ilk kayıt sırasında alınan bilgilerin güncellenmesine ve eksik olanların tamamlanmasına devam etmiştir. 2022’de, 2.071.051 Suriyelinin verileri doğrulanmıştır.

Buna ek olarak, Göç İdaresi Başkanlığı, %20 kuralı çerçevesinde, Suriyeliler için bir adres doğrulama uygulaması başlatmıştır. Bu uygulama sonucunda, resmî olarak kayıtlı adreslerin dışındaki yerlerde ikamet eden Suriyelilerin geçici koruma statüsünün devre dışı bırakıldığı bildirilmiştir. Göç İdaresi Başkanlığı, bu kişileri mevcut ikamet adreslerini beyan etmek ve böylece koruma statülerini yeniden kazanmak üzere kendi il müdürlüklerine başvurmaya davet etmiştir. Statünün devre dışı bırakılması, pratikte eğitim ve sağlık gibi hizmetlere erişimin devam etmediği anlamına gelmektedir.

Grafik: Türkiye’deki Mültecilere AB Desteği İzleme Raporu, Aralık 2023

Kırılgan Sığınmacılar

Kırılgan sığınmacıları tespit etmeye yönelik kilit mekanizmalardan biri, İl Göç İdaresi Müdürlüklerinde (İGİM) bulunan ve sığınmacıların özel ihtiyaç analizine göre görüşme ve sevk yapan koruma masalarıdır. 50 ilde koruma masaları bulunmaktadır. 2022’de koruma masaları, 153.054 sığınmacıyı belirlemiş ve sevk işlemlerini yapmıştır. 2022’de refakatsiz 181 çocuk, çeşitli kurumlar tarafından Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına (ASHB) sevk edilmiştir. Refakatsiz çocuklar özellikle, (kolluk birimleri dâhil) farklı kurumlar tarafından yürütülen ilk kimlik ve yaş değerlendirme süreçlerinde koruma riskleriyle karşılaşmaya devam etmektedir. Çocuklar, iki yıla varan geniş bir yaş aralığı sonucu verebilen kemik röntgeni için hastaneye sevk edilmektedir. Bütünsel yaş değerlendirme süreçlerinin yokluğunda, sonuçlara göre yaşları 16-18’e işaret eden bireyler, yetişkin olarak kaydedilebilmektedir. Avrupa standartları ile uyumu artırmak için, yaş değerlendirme prosedürlerine ilişkin olarak, psikososyal yönleri de dikkate alan çok disiplinli bir yaklaşım gereklidir.

Çalışma İzni

Uluslararası koruma başvurusu sahipleri, şartlı mülteci statüsü sahipleri ve geçici koruma altındaki kişiler, örneğin Suriyeliler, çalışma izni için başvuruda bulunabilmektedir. Ancak, mülteci ve sığınmacıların büyük çoğunluğu, düşük istihdam edilebilirlik (düşük eğitim ve beceri düzeyleri), dil engelleri ve bilgi ve hizmetlere sınırlı erişim nedeniyle, özellikle kayıtlı istihdama olmak üzere iş gücü piyasasına etkili şekilde erişememektedir. Türkiye’de 400.000 civarında mülteci çocuk (özellikle 15-18 yaş grubu) okula düzenli olarak gitmemektedir. Milli Eğitim Bakanlığı verilerine göre Ocak 2023’te, 29 ildeki okullara 822.524 mülteci öğrenci kaydolmuştur.

Mülteciler için projeler. Kaynak: EURACTIVE

AB Yardımları

AB, 2011’den beri Türkiye’de bulunan mültecilere destek olmak maksadıyla yaklaşık 10 milyar avro ayırmıştır. Türkiye’deki sığınmacılar için AB Mali İmkânının 6 milyar avroluk operasyonel bütçesinin tamamı taahhüt edilmiş, 5,1 milyar avrodan fazlası Haziran 2023 itibarıyla aktarılmıştır. AB Mali İmkânı, temel ihtiyaçların karşılanması, eğitim ve sağlık hizmetlerine erişimin artırılması (kırılgan gruplar, çocuklar ve kadınlar dâhil) ve doğuda İran ve Irak ile sınırların korunmasının güçlendirilmesi amacıyla, Türkiye’deki mülteciler ve onlara ev sahipliği yapan halk için hem insani yardım hem de kalkınma yardımı sağlamaktadır.

2020’de 535 milyon avroluk ilk miktar tahsis edilmiş ve AB, 2021-2023 döneminde Türkiye’deki mültecilere ve onlara ev sahipliği yapan halka yönelik desteğin sürdürülmesi için Haziran 2021’de ilave 3 milyar avro aktarmıştır. Bu finansman, mültecilerin temel ihtiyaçlarının karşılanması, bu kişilere nitelikli kapsayıcı eğitimin sağlanması, Türkiye’de sosyo-ekonomik açıdan güçlendirilmeleri ve sınır yönetimine yöneliktir. Bu miktarın bir kısmı (350 milyon avro) 2023 Şubat’ta gerçekleşen depremlerden etkilenen bölgelerdeki mültecileri ve bunlara ev sahipliği yapan halkı desteklemek için ayrılmıştır.

Göç İdaresi Başkanlığı ve Avrupa Birliği İltica Ajansı (EUAA), kapasite geliştirme desteği ve iltica, kabul, yeniden yerleştirme ve kurumsal değişim alanlarındaki en iyi uygulamalar konusunda birimler arası bilgi alışverişi imkânı sunan 2022-2023 İşbirliği Yol Haritasını uygulayarak işbirliğine devam etmiştir.

STK’lar ve avukatlar; iltica ile ilgili kararların niteliğine, gerekçeli bildirimlerine, bir üst merciye yapılacak başvuru için adli yardıma erişim konusundaki farkındalığa ve söz konusu adli yardıma erişimle ilgili zorluklara ilişkin endişelerini bildirmektedir.

 

Raporun tamamına aşağıdaki link üzerinden erişebilirsiniz.

https://www.ab.gov.tr/avrupa-birligi-komisyonu-2023-yili-turkiye-ulke-raporu-yayimlandi_53655.html

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.