savunmahavacılıkteknolojipolitikaanalizmevduatkriptosağlıkkoronavirüsenflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
34,4746
EURO
36,4066
ALTIN
2.957,53
BIST
9.356,86
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Ankara
Hafif Yağmurlu
17°C
Ankara
17°C
Hafif Yağmurlu
Cuma Hafif Yağmurlu
17°C
Cumartesi Karla Karışık Yağmurlu
2°C
Pazar Karla Karışık Yağmurlu
2°C
Pazartesi Az Bulutlu
2°C

Antibiyotik Direnci

Antibiyotik Direnci
A+
A-

Antibiyotik Direnci

Bir araştırma sonuçlarına göre; antibiyotik direnci 2019 yılında HIV ve sıtmadan daha fazla insanın ölümüne neden olmuştur. Antibiyotik direnci, bedenimizin antibiyotiklere dirençli olduğu anlamından ziyade, enfeksiyona neden olan bakteri ve mantarların antibiyotik veya antifungal tedaviye dirençli olduğu anlamına gelmektedir.

 

Ercan Caner, Sun Savunma Net, 15 Mayıs 2024

Yeni yayınlanan bir çalışmanın sonuçlarına göre 2019 yılında ilaca dirençli enfeksiyonlar nedeniyle 1,2 milyondan fazla insan hayatını kaybetmiştir.

Lancet dergisinde yayınlanan ve 204 ülke ve bölgeyi kapsayan araştırmaya göre antimikrobiyal direnç günümüzde HIV (Human Immunodeficiency Virus –  İnsan Bağışıklık Yetmezliği Virüsü) veya sıtmayı da geçerek, dünyanın her yerinde önde gelen ölüm nedeni haline gelmiştir. Çalışma, antimikrobiyal direncin 2019 yılında 1.27 milyon insanın ölümüne neden olduğunu ve 4.95 milyon insanın da ölümüyle ilişkili olduğunu ortaya çıkarmıştır.

Bu ölümler, zatürree ve kan dolaşımı enfeksiyonları gibi alt solunum yolu enfeksiyonları da dâhil olmak üzere, tedavi edilebilen yaygın enfeksiyonlara neden olan bakterilerin tedaviye dirençli hale gelmesinden kaynaklanmıştır.

Araştırma sonuçlarını kaleme alanlardan, Washington Üniversitesi Health Metrics and Evaluation (Sağlık Ölçübilim ve Değerlendirme) Enstitüsü’nden Profesör Chris Murray, yeni verilerin dünya çapında antimikrobiyal direncin ulaştığı gerçek boyutu gözler önüne serdiğini ve bu tehditle mücadele etmek için derhal harekete geçilmesi gerektiğininin açık bir işareti olduğunu ifade etmektedir.

Önceki tahminlere göre 2050 yılına kadar antimikrobiyal direnç nedeniyle yılda 10 milyon insanın hayatını kaybedeceğinin öngörüldüğünü söyleyen Profesör Murray’a göre bu rakama düşünüldüğünden çok daha yakın olunması nedeniyle; araştırmada elde edilen verilerin yeni bir hareket tarzı belirlenmesi için kullanılması ve antimikrobiyal dirence karşı yarışta proaktif olunması gerekmektedir.

2015 yılı antibiyotik küresel tüketim eğilimi. Kaynak: Sara Reardon – ‘‘Dramatic rise in antibiotic use – Antibiyotik kullanımında dramatik artış’’, Nature, 2015.

Antimikrobiyal dirençten en fazla yoksul ülkeler zarar görmektedir ve sahra altı Afrika’da 100.000’de 24 ölüm doğrudan antimikrobiyal dirençten kaynaklanırken, 100.000’de 99 ölüm de bu dirençle ilişkilendirilmektedir. Yüksek gelirli ülkelerdeki oranlar ise 100.000’de 13 doğrudan ve 56 ilişkili ölümdür.

Antimikrobiyal direnç her yaştan insanlar için bir tehdit oluştururken, yaklaşık beş ölümden bir tanesinin, beş yaşın altındaki çocuklarda görülen antimikrobiyal dirence ilişkilendirildiği küçük çocukların özellikle yüksek risk altında oldukları tespit edilmiştir.

Antimikrobiyal Direncin Nedeni

Antibiyotikler insanların hayatlarını kurtarmayı sürdürmektedir, ancak antibiyotik kullanımı dirençli mikrop gelişimine de katkıda bulunabilir. Avrupa İlaç Kurumu (EMA – European Medicines Authority), antibiyotik direncini ‘‘sessiz salgın’’ olarak nitelendirmektedir.

Nature çevrimiçi sitesinde 06 Mayıs 2014 tarihinde paylaşılan;‘‘Antibiotic resistance sweeping developing world – Antibiyotik direnci gelişmekte olan ülkeleri kasıp kavuruyor’’ başlıklı makaleden alıntıdır. Veriler: WHO – Dünya Sağlık Örgütü.

Antibiyotikler, enfeksiyona neden olabilecek bazı mikropları öldürürken vücudumuzu enfeksiyonlara karşı koruyabilecek yararlı mikropları da öldürmektedir. Antibiyotiklere dirençli mikroplar hayatta kalır ve çoğalırlar. Hayatta kalan bu mikropların DNA’larında diğer mikroplara da geçebilen direnç özellikleri bulunmaktadır.

Tedavisi zaten zor olan mikroplar doğru direnç mekanizmaları kombinasyonuna sahip olduklarında, bütün antibiyotikleri etkisiz hale getirerek tedavi edilemeyen enfeksiyonlara neden olabilirler.

Ölüm Sayısını Azaltmak İçin Neler Yapılabilir?

Avrupa İlaç Kurumu, antimikrobiyal kullanım ve yanlış kullanımının dirençli türlerin ortaya çıkışını hızlandırdığını söylemektedir. Avrupa İlaç Kurumu geçtiğimiz yıl yürütülen bir bilinçlendirme kampanyasında, doktorları sadece gerçekten gerekli olduğunda antibiyotik ilaç reçete etmeleri çağrısında bulunurken, hastalara da sadece doktor tarafından reçete edilen antibiyotik kullanmaları konusunda uyarmıştır.

Lancet dergisinde 2023 yılında paylaşılan bir araştırmanın sonuçlarına göre; antibiyotik direncinin yükselmesiyle ilişkili artan hava kirliliğinin insan sağlığı için en büyük tehditlerden bir tanesi olduğu ortaya koyulmuştur Kaynak: euronews.health

Avrupa İlaç Kurumu ayrıca, piyasaya giren yeni antibiyotik eksikliğinin de sorunu daha da kötüleştirdiği konusunda tıp dünyasını uyarmıştır. Lancet dergisinde yayınlanan çalışmada araştırmacılar; karar vericiler için insan hayatını kurtaracak ve sağlıklarını koruyacak acil eylemleri de özetlemişlerdir.

Sağda; ABD çiftliklerinde methicillin’e dirençli staphylococcus aureus bakterisi taşıyan domuzlar ilk kez 2007 yılında görülmüştür. Kaynak: Daniel Acker, BLOOMBERG /GETTY, solda; aynı bakteriden etkilenen bir tavuk. Kaynak: Merck Veterinary Manual

Dünya genelinde bütün antibiyotiklerin %73’ünün çiftlik hayvanlarında kullanıldığı tahmin edilmektedir. Domuzlar ve kümes hayvanlarında antibiyotik kullanımı neredeyse rutin bir uygulama haline gelmiş durumdadır ve bazen sığırlarda da antibiyotikler kullanılmaktadır. Avrupa İlaç Kurumu ve Dünya Sağlık Örgütü’ne göre çiftlik hayvanlarında aşırı antibiyotik kullanımı insanlarda antibiyotik dirençliliğine katkı sağlayan faktörler arasındadır.

Araştırmacılar; mevcut antibiyotiklerin en uygun şekilde kullanımını, enfeksiyonların izlenme ve kontrolünde daha fazla önlem alınmasını ve yeni antibiyotikler ile tedavilerin geliştirilmesi için daha fazla fon ayrılmasını önermektedir.

UNICEF İcra Direktörü Catherine Russell, THE URGENT THREAT OF DRUG-RESISTANT INFECTIONS başlıklı raporun giriş bölümünde; antimikrobiyal direncin ortaya çıkması ve yayılmasının çocukları dünyanın her yerinde tehdit ettiğini ifade etmektedir.

Russell’e göre çocuklarda antimikrobiyal direncinin etkisini azaltmak için aşılama, temiz ve düzenli olarak suya erişim ve sanitasyon gibi etkili enfeksiyon önleme tedbirleri uygulanmalıdır. Bunun yanı sıra artan ilaca dirençli enfeksiyon tehdidinden korumak maksadıyla ilaçların rasyonel kullanımı teşvik edilmelidir.

Russell, bunların yapılmaması durumunda, çok yakın bir gelecekte yaygın enfeksiyonların tedavi edilemeyebileceği uyarısında bulunmakta ve antimikrobiyal direnci önlemenin farklı sektörler arasında güçlü koordinasyon ve işbirliğini gerektiren acil bir sorun olduğuna dikkat çekmektedir.

https://www.euronews.com/next/2022/01/20/antibiotic-resistance-killed-more-people-than-hiv-or-malaria-in-2019-says-a-new-study

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.