Erdoğan Mavi Marmara Organizatörlerini Azarladı

Erdoğan Mavi Marmara Organizatörlerini İsrail Anlaşmasını Baltaladıkları İçin Azarladı

30, Haziran 2016
Çeviren: Ercan Caner, Elektrik ve Elektronik Mühendisliğinin yanı sıra, uçak ve helikopter lisanslarına sahip olan Caner, BİTES Savunma, Havacılık ve Uzay Teknolojileri Firmasında T-129 ATAK Taarruz Helikopteri Bilgisayar Tabanlı Eğitim ve Sanal Bakım Eğiticisi projelerinin yöneticisi ve havacılık projeleri alan uzmanı olarak çalışmaktadır. Türkiye Hava Sahası Yönetimi alanında doktora tez çalışmalarını sürdüren Caner’in İnsansız Hava Araçları (2014) ve Taarruz Helikopterleri (2015) konulu makaleleri yayımlanmıştır. 36 yılı kapsayan TSK, BM ve NATO deneyimlerine sahiptir.
E-mail:ercancaner@gmail.com

Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, çarşamba günü yaptığı konuşmasında; Türk yardım grubu İHH’yı, İsrail ile barışmasını sabote etmekle eleştirmiştir. Türk başkanı konuşmasında, anlaşmanın Filistinliler, Türkiye ve İsrail için iyi olduğunu vurgulamıştır.
Ankara’da bulunan başkanlık kompleksinde düzenlediği iftar yemeğinde konuşan Erdoğan, konuşmasında Mavi Marmara organizatörlerini 2010 yılında Gazze’ye gitmek için kendisinden asla izin almadıklarını ve Türkiye ile İsrail arasında gereksiz bir diplomatik krize neden olduklarını ifade etmiştir.
Erdoğan’ın direkt saldırısı, İnsani Yardım Kuruluşu’nun (İHH) geçtiğimiz Pazartesi günü, anlaşmanın İsrail ablukasının kabulü anlamına geldiğini öne sürerek eleştirmesi sonrasında meydana gelmiştir.
‘‘Türkiye’den böyle bir insani yardımı götürmek için o günün başbakanına mı sordunuz?

Biz zaten yardımı yaptık, yapıyoruz. Bunları da yaparken, gövde gösterisi olsun diye mi yapıyoruz? Edebi adabı içinde yaptık yapıyoruz” ifadelerini kullanan Erdoğan, cuma günü Mersin’den İsrail’e 14 bin ton insani yardım malzemesi yüklü bir geminin kalkacağına işaret ederek, gemide gıdadan giyeceğe ve çocuklara verilecek hediyelere kadar birçok malzeme bulunduğunu, bu tür yardımların bundan sonra devam edeceğini ve gemilerle gösteri yapmaya gerek olmadığını kaydetmiştir.
Geçtiğimiz Pazartesi günü, iki ülke arasındaki aylardır süren görüşmeler sonrasında, Türkiye ve İsrail, ilişkileri normalleştirmek maksadıyla bir anlaşma imzalanacağını duyurmuşlardır. Anlaşmaya göre; Türkiye Gazze’ye, İsrail’deki Asdod limanında teslim edilmek üzere insani yardım gemileri gönderecek, gemilerin yükleri İsrail tarafından kontrol edilmesine müteakip kamyonlarla Gazze’ye ulaştırılacak ve İsrail, Mavi Marmara’da hayatlarını kaybedenlerin ailelerine 20 milyon dolar tazminat ödeyecektir.
Muhafazakâr bir insani yardım kuruluşu olan ve üyelerinin çoğunluğu Müslüman Türk olan İHH, 100’den fazla ülkede faaliyetlerini sürdürmektedir. 1992 yılında kurulan ve 1995 yılında resmi olarak İstanbul’da kayıtlı olarak faaliyetlerine başlayan İHH; savaş, deprem, açlık çekilen ve çatışma bölgelerine insani yardımlar sağlayan ve Birleşmiş Milletler Ekonomik ve Sosyal Konseyine 2004 yılı itibariyle danışman statüsünde üye olan bir hükümet dışı organizasyondur.
1 ÇN: T.C. Cumhurbaşkanı – Yazı aslına sadık kalınarak çevrildiğinden ‘başkan’ ifadesi kullanılmıştır.

13 Ocak 2014 tarihinde Türk terörle mücadele polisi tarafından yapılan baskında iki İHH çalışanı El-Kaide ile bağlantıları olduğu iddiası ile tutuklanmıştır. Bir İHH sözcüsü, polisin, Suriye sınırına 15 km mesafedeki Kilis’te bulunan ofislerinde arama yaptığını ve çalışanlarından birisini tutukladığını açıklamıştır. Kayseri’de bir eve yapılan baskında da diğer bir İHH çalışanı tutuklanmıştır.
Halen İHH başkanlığını yürüten Fehmi Bülent Yıldırım hakkında, Diyarbakır ve İstanbul özel yetkili savcıları tarafından açılan, İHH aracılığıyla El-Kaide’ye mali destek sağlamakla ilgili soruşturma halen sürmektedir. Yıldırım aynı zamanda, 2006 yılında Çeçen lider Şamil Basayev için bir anma töreni düzenlenmesine de öncülük etmiştir.
Erdoğan konuşmasında, Rusya ve İsrail ile ilişkilerin normalleşmesinin kazan-kazan prensibine dayandığını ifade etmiştir. Diğer bir ifadeyle, Türkiye, Rusya ve İsrail taraflarının anlaşmalardan kazançlı çıkması gerektiğini vurgulayarak sözlerine devam etmiştir.
Erdoğan, çarşamba günü Rusya başkanı Putin ile de, yedi ay kadar önce, defalarca uyarılmasına rağmen, Suriye’den Türk hava sahasına giren bir Rus jetinin düşürülmesi sonucu bozulan iki ülke arasındaki ilişkileri normalleştirmek için bir telefon görüşmesi yapmıştır.