Müslümanlara Vuran-Vuruşturan Trump ve Bedelci Biden

Biden Yönetimi ve Erdoğan

‘‘Biden’in Türkiye analizi katıksız cehalet, kibir ve ikiyüzlülüğe dayanıyor. Türkiye’ye emir verme günleri geride kaldı ama hâlâ bunu deneyebileceğinizi düşünüyorsanız, buyurun. Bedelini ödersiniz’’ İbrahim Kalın.

Ercan Caner, Sun Savunma Net, 13 Aralık 2020

‘‘BEDELİNİ ÖDEYECEKSİN’’ İllüstrasyon: REPUBLICWORLD.COM

Harvard Kennedy School’dan Uluslararası ve Küresel İlişkiler üzerine çalışmalar yapan birinci sınıf öğrencisi ve aynı okul tarafından yayımlanan Journal of Middle Eastern Politics and Policy gazetesinin editörü Michael Johns Jr. Daniel Pipes ile bir söyleşi yapmıştır. Aşağıda; bu söyleşide Johns’un Recep Tayyip Erdoğan ile ilgili sorusu ve Pipes’in verdiği yanıtı okuyabilirsiniz:

Johns: Geçen ay Twitter hesabınızda, Trump’ı ‘‘korkunç’’ ve Biden’i ‘‘iyi’’ olarak değerlendirdiğiniz Türkiye dışında, Başkan Trump’a Orta Doğu politikasında Başkan Yardımcısı Biden’den daha iyi notlar verdiniz. Neden böyle düşünüyorsunuz?

Pipes: Başkan Donald Trump, oldukça garip bir biçimde, çok küçük bir mesele olan Rahip Andrew Brunson’un tutuklanması hariç bütün meselelerde Recep Tayyip Erdoğan’ın önünü açmıştır. Bazı gözlemciler Trump’ın bu yumuşaklığını, tuhaf bir biçim de kendisinin de bu tür yorumlara katkı sağladığından, Türkiye’deki finansal çıkarlarına bağlamaktadır. Fakat ben bunu daha çok, tıpkı Vladimir Putin ve Kim Jong-un ilişkisinde olduğu gibi; diktatörler arasında görülen oldukça tuhaf birbirlerine bağlılık eğiliminin bir örneği olarak görüyorum.

Oysa Erdoğan’ı bir otokrat olarak nitelendiren ve Akdeniz’de doğal gaz aramaları, İncirlik Hava Üssü ve Kürtler gibi meselelerde Türkiye’ye karşı daha sert politikalar uygulanması çağrısında bulunan Biden, bu konuda çoğunluk ile aynı düşüncededir.

Daniel Pipes; Arap-İsrail ilişkilerinin normalleştirilmesiyle ilgili soruya verdiği yanıtta halen 22 Arap ülkesinden altısının İsrail ile resmi ilişkileri olduğunu ve bu sayının artma olasılığının olduğunu ifade etmiştir. Pipes’e göre Arap ülkelerinin liderleri Filistin Otoritesinin her şeyi reddetmesinden bıkmış durumdadır.

Recep Tayyip Erdoğan, solda Müslümanlara vuran, vuruşturan Donald Trump, sağda ise bedelci Joe Biden ile birlikte görülürken.

Müslümanlara vuran vuruşturan ifadeleri Recep Tayyip Erdoğan’a aittir. 2016 ABD başkanlık seçimleri öncesinde; İslam karşıtı söylemleriyle dikkat çeken muhafazakâr başkan adayı Donald Trump’ın İslamofobisi nedeniyle, açılışını 2012 Nisan ayında bizzat kendisinin yaptığı İstanbul kentindeki Trump Kuleleri binasının adının değiştirilmesini dahi talep etmiştir.

Erdoğan TÜMSİAD mensuplarına hitaben yaptığı konuşmada; “İşte Amerika. Aynı şey orada. Şu anda adaylardan bir tanesi (Donald Trump) Müslümanlara vuruyor, vuruşturuyor. Sayın Obama burada Müslümanlardan yana tavır koyuyor, ‘Böyle bir ayırım yapamazsınız’ diyor ama diğer aday, Müslümanların Amerika’da olmasına adamın tahammülü yok. Bir de gelmiş burada bir yerde bir marka koymuşlar onun adına. O markayı aslında binasına koyanlar onu süratle kaldırması lazım. Ben de bir yanlış yaptım, oranın açılışını yaptım” ifadelerini kullanmıştır.

Bedelci Biden’in kendisi hakkındaki sözlerine çok öfkelenen Recep Tayyip Erdoğan, tepkisini aşağıdaki açıklama ile ortaya koymuştur:

Amerika’daki politikacıların Türkiye ile ilgili faşist planlarını gizleme gereği duymadan ifşa edilmesidir. Türkiye’de darbe ile yapamadıklarını, muhalefeti destekleyerek gerçekleştirmek istediklerini kameralar önünde söylemekten de çekinmiyorlar. Ya dostluğumuz var be… Oturup konuşmuşluğumuz, çay içmişliğimiz var ya… Böyle bir ifadeyi bizim için nasıl kullanırsın? Ama kullandılar. Buna cevap vermesi gereken bizden önce muhalefet olmalıdır. Dikkat ederseniz ben cevap vermedim. Maalesef ülkemiz muhalefeti bu ağır ithama tüm şiddetiyle tepkisini koymak yerine konunun aylar sonra gündeme geldiği gibi bir zırvanın arkasına sığınmayı tercih etmiştir.