Bir Zamanlar Askerdi, Daima Asker

‘‘Once a soldier, always a soldier. – Bir zamanlar askerdi, daima asker.’’ Askerlik hiç silinmeyen bir iz bırakır üzerinizde, farkında dahi olmadığınız. Ülkenize hizmet edersiniz, hayatınız karşılığı ettiğiniz yemini ciddiye alırsınız. Silah arkadaşlığını asla unutmazsınız. Ve bir asker olarak ölürsünüz…

Ercan Caner, Sun Savunma Net, 14 Aralık 2021

Amerika Birleşik Devletleri ordusundan emekli 235 üst düzey asker, 15 Eylül 2020’de 45’inci ABD Başkanı Donald Trump’ın yeniden seçilmesini destekleyen ve eski Başkan Yardımcısı Joe Biden’in seçilmesinin, yönetimde sosyalistler ve Marksistlerin artan etkisine neden olacağı konusunda uyarılarını içeren bir açık mektup kaleme alırlar. Emekli general ve amiraller tarafından kaleme alınan açık mektup aşağıdadır:

‘‘2020 seçimleri, Amerikan halkına, ABD Anayasası ve Amerikan yaşam tarzına bağlılıklarını teyit etmeleri için acilen ihtiyaç duyulan bir fırsat sunmaktadır. Bizler, Amerika ordusunun üst düzey liderleri olarak, Amerika Birleşik Devletleri’ni iç ve dış bütün düşmanlarından korumak için yemin ettik. Ülkemiz şu anda hem içeride hem de dışarıda düşmanlar ve yüzyılda bir görülen bir salgınla karşı karşıyadır. Emekli subaylar olarak, Donald J. Trump’ın, çok az diğer başkan gibi test edildiğine ve bu tehlikelerle savaşmak için kanıtlanmış bir lider olduğuna inanıyoruz.

Bu seçimin ülkemizin kuruluşundan bu yana en önemli seçim olduğu söylenebilir. Demokrat parti, sosyalistler ve Marksistleri bağrına basarken tarihsel yaşam tarzımız tehlike altındadır.

Obama/Biden yönetimi esnasında Amerikan silahlı kuvvetleri bir dizi kötü tasarlanmış ve zayıflatıcı bütçe kesintilerine maruz kalmıştır. Demokratlar bir kez daha, askeri gücümüzü baltalayan savunma harcamalarını kısma sözü verdiler.

Demokratların sınır güvenliğine karşı çıkması, feci İran nükleer anlaşmasına geri dönme taahhütleri, polise duydukları düşmanlık ve askeri harcamalarda planladıkları kesintiler, Amerika Birleşik Devletleri’ni dış düşmanlara karşı daha savunmasız bir duruma sokacaktır.

St John Kilisesi önünde, elinde İncil ile kararlı bir duruşla kameralara poz veren ABD Başkanı Donald Trump. Fotoğraf: Patrick Semansky/AP

Başkan Trump’ın kararlı duruşları, düşmanlarımızı bize ve müttefiklerimize karşı saldırganlıktan caydırmıştır. Demokratlar tarafından önerilen savunma harcamalarındaki kesintiler, profesyonel kanaatimize göre; ulusumuza yönelik büyük iç ve dış tehditlerin olduğu bu ortamda ABD açısından potansiyel tehlikeli bir durum oluşturacaktır.

Bütün bu nedenlerle Donald Trump’ın yeniden seçilmesini destekliyoruz. Başkan Donald Trump’ın güçlü bir Amerika’ya bağlı olduğuna inanıyoruz. Başkan olarak, sınırlarımızı korumaya, düşmanlarımızı yenmeye ve ülke içinde kanun ve düzeni sağlamaya devam edecektir.

Bütün Amerikalı dostlarımızı, Donald Trump’ın yeniden başkan olarak seçilmesini desteklemekte bize katılmaya çağırıyoruz.’’

24 Eylül 2020 tarihinde başka bir açık mektup yayımlanır. Bu sefer altında 489 eski asker ve ulusal güvenlik personelinin imzası vardır, onlar, 235 emekli general ve amiralin aksine, Joe Biden’in ABD başkanlığı için çok daha iyi bir aday olduğunu düşünmektedir.

‘‘Sevgili Vatandaşlar:

Bizler,  Amerika Birleşik Devletleri’ne kariyerlerini adayan ve birçok durumda hayatlarını riske atan eski kamu görevlileriyiz. Bizler; general, amiral, kıdemli astsubay büyükelçi ve sivil ulusal güvenlik liderleriyiz. Bizler Cumhuriyetçiler, demokratlar ve Bağımsızlarız. Ülkemizi seviyoruz. Ama ne yazık ki ülkemiz için aynı zamanda korkuyoruz. COVID-19 salgını Amerika’nın ilkeli, bilge ve sorumlu bir lidere olan ihtiyacını kanıtlamıştır. Amerika’nın; Başkan Harry S. Truman gibi ‘‘bütün sorumluluk benimdir’’ söyleminin ne anlama geldiğini anlayan bir başkana ihtiyacı vardır.

1996 yılında aynı cins evliliklerini yasaklayan yasa için oy kullanan Joe Biden, Haziran 2019’da ziyaret ettiği Stonewall Inn’de görülürken. Fotoğraf: Demetrius Freeman/ The New York Times.

Bu açık mektubun altında imzası olan bizler, Joe Biden’in Amerika Birleşik Devletleri’nin bir sonraki başkanı olmasını destekliyoruz. O, ulusumuzun ihtiyacı olan liderdir.

Joe Biden’in her şeyden önce güçlü bir doğu ve yanlış duygusu olan iyi bir adam olduğuna inanıyoruz. O, Amerika’yı uzun zamandır büyük yapan ilkeler tarafından yönlendirilmektedir, demokrasi, ülke içi ve dışında savunmamız ve desteklememiz gereken zor kazanılmış bir haktır. Amerika’nın gücü ve nüfuzu, ekonomik ve askeri gücünden olduğu kadar ahlaki otoritesinden de kaynaklanmaktadır. Amerika’nın özgür basını çok değerlidir ve halkın düşmanı değildir. Ulusumuzun hizmetinde canlarını feda edenlere saygımız ve sonsuz minnetimizi sonsuza dek hak etmektedir ve Amerikan vatandaşları, ABD dünya ile ilişki kurduğunda en çok fayda sağlamaktadır. Joe biden her zaman ulusun ihtiyaçlarını kendi ihtiyaçlarının önüne koyacaktır.

Bu ulusa hizmet etmiş olanlar, empatinin yaşamsal bir liderlik özelliği olduğunu çok iyi bilirler, yaşadıkları zorlukları bilmezseniz, liderlik ettiğiniz insanlar için en iyisini yapamazsınız. Joe Biden, mütevazı kökleri, aile trajedileri ve kişisel bazı kayıplarında gelen bir empatiye sahiptir. Amerikalılar mücadele ederken, Joe Biden onların acılarını anlayacak ve yardım etmeyi kendisine bir görev bilecektir.

İki başkan adayı televizyonda tartışırken, adayların arasında görülen kartal ve ‘‘BİRLİK VE ANAYASA SONSUZA DEK’’  yazısı.

Amerikan başkanının dürüst olması gerektiğine inanıyoruz ve Joe Biden’in dürüstlük ve doğruluğunu tartışılmaz olduğunu düşünüyoruz. Bir ülkenin sözünün sahiplenilmesi gerektiğine inanıyor. Bizim yanımızda duran müttefiklerimizin yanında durmamız gerektiğine inanıyor. Amerika’nın, müttefiklerinin 11 Eylül saldırılarından sonra nasıl Amerika’nın yanında yer aldığını, Kürtlerin İslami Devlet Terör örgütünü yenmek için nasıl Amerika’nın yanında savaştıklarını ve Japonya ile Güney Kore’nin Kuzey Kore ve Çin Halk Cumhuriyeti provokasyonlarına karşı nasıl kararlı ortaklar olduğunu çok iyi hatırlıyor. Joe Biden denen adam, despotları yatıştırmak için veya müttefik bir liderden hoşlanmadığı için müttefiklerini asla satmaz!

Bazı siyasi meselelerde farklı görüşlere sahip olabiliriz, ama Joe Biden denen adamın bütün değerlendirmelerinin sağlam muhakeme, kapsamlı bir anlayış ve temel değerlere dayandığına inanıyoruz.

Bizler çok iyi biliyoruz ki; Joe Biden denen bu adam Amerika’yı yönetmek için gereken deneyim ve bilgeliğe sahiptir. Bu adam, çok tehlikeli bir dünyada, yıllardır edindiği tecrübelerle Amerika’nın en zorlu dış problemleriyle mücadele etmektedir. Joe Biden denen adam çok bilgilidir, ama özellikle ulusal güvenliğimizle ilgili zorlu kararlar alırken farklı ve karşıt görüşleri de dinlemenin şart olduğunu çok iyi bilmektedir. Bu açık mektuba imza atan şahısların birçoğu, Biden denen adama geçmişte ulusal güvenlik konularında brifingler verdik ve onun herhangi bir mesele üzerinde karar vermeden önce konuyu kapsamlı bir şekilde anlamak istediğini çok iyi biliyoruz.

Son olarak; Joe Biden adındaki bu adam, şahsi sorumluluğa çok inanan bir şahsiyettir. Uzun geçmiş kariyeri süresince çok zor deneyimler yaşamıştır ve ülkemizi yeniden birleştirmek ve geliştirmek maksadıyla olumlu adımlar atabilecek şekilde yetişmiştir. Joe Biden denen şahsiyetin; ‘‘sorumluluğu hiçbir şekilde kabul etmiyorum’’  diye bir mazeret üretmesi asla düşünülemez.

Varsın Amerikalı emekli askerler siyasi tercihlerini açık mektuplarla açık etsinler, biz ülkenin kurucusu Atatürk’ün sözleriyle bitirelim…

Kuşkusuzdur ki, bir orduyu meydana getiren, genellikle, her birey, canlı bir makinenin canlı unsurları, parçalarıdır. Bu makineyi işleten, her unsurunu, her parçasını harekete geçiren araç, buharla işleyen motorlar değildir. O işletme aracı, ordu makinesini oluşturan canlı unsurların beyinlerindeki kuvvet ve kanlarındaki ruhtur. Bu beyinlerde ve bu kanlarda, gereken akım kuvveti ve hızı bulunmazsa makine durur ve başka hiçbir kuvvet onu işletemez. Böyle bir makinenin yeniden çalıştırılması için herhangi bir veya birkaç makinistin sanat ustalığı da yetmez ve bu işi üzerine alamaz. Çünkü bu uyuşuk beyinlerden ve durgun kanlardan oluşmuş yığınlar taş, demir ve odun yığınlarından daha hareketsiz ve daha ağırdır. Gazi Mareşal Mustafa Kemal ATATÜRK, Zabitan ve Kumandan ile Hasbihal.