Lütfen F-35 vermeyin!
Biden yönetiminin Birleşik Arap Emirlikleri’ne yapmayı planladığı 23 milyar dolarlık silah satışı, mevcut çatışmaları daha da kötüleştirecek ve ABD’nin bölgede daha fazla belaya bulaşmasına neden olacaktır.
Yazarlar: A. Trevor Thrall ve Jordan Cohen, Defense One, 17 Nisan 2021
Çeviren: Ercan Caner, Sun Savunma Net, 27 Nisan 2021
F-35 modeli savaş uçağı. Kaynak: EXTREME TECH
Biden yönetimi, 13 Nisan 2021 tarihinde Kongre’ye; Birleşik Arap Emirlikleri (BAE)’ne Trump yönetimi zamanında onaylanan, F-35 modeli modern savaş uçakları dâhil toplam 23 milyar dolar değerinde gelişmiş silah sistemleri satmayı planladığını bildirmiştir.
Başkan Biden henüz bu silah satışları için gerekçesini açıklamış değildir, fakat önceki yönetimin mantığı ile bakan satışın yapılmasını destekleyenler, bu silah satışının İran’ın Orta Doğu’daki ihtiraslarını frenleyeceğini inanmaktadır. Fakat gerçek, bu satışların Birleşik Devletleri problemli bölgeye daha da fazla bulaştıracak ve sürmekte olan çatışmaları büyütecek olmasıdır.
Satışla ilgili ilk sorun, ABD’nin İsrail savunmasına olan taahhütlerini derinleştirirken eş zamanlı olarak bu taahhüdü çok daha maliyetli hale getirecek olmasıdır. Mevcut durumda bölgede yüksek teknoloji ürünü F-35 modeli savaş uçaklarına sahip olan tek ülke İsrail’dir ve bu durum, potansiyel bir çatışma durumunda İsrail’e çok büyük bir avantaj sağlamaktadır. Bu durum göz önüne alındığında, İsrail’in BAE’ye F-35 satışına karşı çıkacağı değerlendirilebilir.
Oysa BAE’ye pek fazla sevgi beslemiyor olsa da İsrail, ABD’nin İsrail’in askeri kabiliyetlerini önemli derecede geliştirme kararı nedeniyle, bu durumun tam aksine olarak Birleşik Arap Emirlikleri’ne yapılması planlanan silah satışlarına itiraz etmemektedir.
İsrail’in çevresindeki ülkelerde bulunacak F-35 savaş uçakları için endişelenmemesini sağlayacak yeterli ateş gücüne kavuşturulması gerçekten oldukça maliyetli olacaktır. Daha da kötüsü ise İran’ın Natanz nükleer tesislerine düzenlediği son saldırıda da görüldüğü gibi Amerika’nın açık kart verdiği İsrail’in komşularına karşı daha saldırgan davranması için güven verecek olmasıdır.
Solda İran İslam Cumhuriyeti bayrağı, sağda ise Rusya’nın İran’a satmayı planladığı S-400 modern hava savunma sistemleri.
BAE’ye F-35 savaş uçaklarının satışının, bölgedeki silahlanma yarışını hızlandırmanın yanı sıra; Birleşik Devletler ile Rusya arasındaki gerginliği de yükseltme riski bulunmaktadır. Rusya; ABD’nin Birleşik Arap Emirlikleri’ne F-35 savaş uçakları satışına karşılık olarak İran’a S-400 hava savunma silah sistemleri satışını değerlendirmektedir. S-400 füzeleri, F-35 savaş uçaklarının hayalet teknolojisini alt edecek şekilde tasarlanmıştır ve bölgede konuşlanmaları, İsrail’in İran’a karşı gelecekte düzenleyebileceği hava saldırılarını çok daha tehlikeli hale getireceğinden İsrail’de büyük endişelere neden olmuştur.
İran’ın S-400 füzelerini konuşlandırması öncesinde Kudüs’ün daha fazla hava saldırıları gerçekleştirme isteği önemli hale gelecektir. Buna karşı İran’ın tepkisinin ne olacağı ise hiç kimsenin tahmin edemeyeceği bir şeydir. En azından İran’ı caydırmak yerine, BAE’ye F-35 savaş uçaklarını satmak daha yoğun bölgesel rekabeti ve şiddeti körükleyecek ve Rusya ile ABD arasındaki gerginliği artıracaktır.
Son olarak BAE’ye gelişmiş silah sistemleri satışı, bölgede halen sürmekte olan çatışmaları daha da şiddetlendirecektir. BAE, 2019 yılına kadar, kendisi de İran ve İran’ın düşmanları arasındaki bölgesel nüfuz mücadelesinin bir parçası olarak, Suudilerin Yemen’deki trajik ve sonuçsuz müdahalesine katılan ana ülkelerden bir tanesi olmuştur.
BAE ve Suudi Arabistan hava saldırıları ölümcül iç savaşı uzatmış ve Yemen’de dünyanın en kötü insanlık felaketlerinden bir tanesinin oluşmasına katkı sağlamıştır. BAE, Yemen’in yanı sıra aktif olarak katıldığı Libya’da da F-35 savaş uçaklarını kullansaydı, bu uçakların hayalet teknolojisi ve diğer yüksek teknoloji kabiliyetleri çok daha fazla ölüm ve felakete neden olabilirdi.
Suudi Arabistan liderliğindeki koalisyon güçlerinin Sanaa’ya gerçekleştirdiği hava saldırısı sonrasında kalıntıların arasında dolaşan Yemenli bir adam. Kaynak: Hani Mohammed/AP.
BAE, her ne kadar 2019 yılında Suudi koalisyonundan çekilmiş olsa da Yemen’de İran’a karşı mücadele etme niyetinden vazgeçtiğine dair ortada çok az kanıt bulunmaktadır. Amerikalı yetkililer, 2020 yılında BAE’ye satılan 2,5 milyar dolar tutarındaki Amerikan silahlarının yasadışı yollardan Yemen’deki milislere ve devlet dışı aktörlere verildiği yönündeki haberlerden dehşete düşmüştür. Haziran 2020’de BAE Dışişleri Bakanlığı Orta Doğu’daki durumun çok daha aktif bir dış politika gerektirdiğini ileri sürmüştür. Bu zihniyet göz önüne alındığında, BAE’nin bu stratejisini sürdürmek maksadıyla envanterinde mevcut en gelişmiş silahlarını kullanmayacağına inanmak büyük bir saflık olacaktır.
Biden yönetiminin BAE’ye F-35 savaş uçaklarının satışını onaylama kararı oldukça tedirgin edici olmasının yanı sıra, Biden’in silah satış politikası hakkında endişelere de neden olmaktadır. Başkan Biden, ABD’nin Yemen’deki savaşta işbirliğini sonlandırmak maksadıyla Suudi Arabistan’a saldırı silah satışlarını durdurma kararı almıştır. Fakat Biden yönetimi, Ürdün, Tayvan, Filipinler ve Şili gibi büyük risk oluşturan ülkelere ve kendisini savunma maksatlı kullanılmak üzere Suudi Arabistan’a milyarlarca dolar tutarındaki silah satışlarını onaylamış durumdadır.
Suudi Arabistan liderliğindeki koalisyon güçlerinin Saada eyaletinde bir okul otobüse gerçekleştirdikleri hava saldırısında 40’ı çocuk olmak üzere toplam 51 Yemenli hayatını kaybetmiştir. Kaynak: Naif Rahma.
Afganistan’dan çekilmeyle ilgili yaptığı açıklamada Başkan Biden ‘‘sonu olmayan savaşları bitirmekten’’ bahsetmiştir. Fakat aynı Biden, Birleşik Devletlerin Orta Doğu’daki varlığını gerçekten azaltmak ve kanlı Yemen savaşını barışçıl bir şekilde sonlandırmak istiyor ise Birleşik Arap Emirlikleri’ne F-35 savaş uçaklarının satışı yanlış yönde atılacak bir adım olacaktır.
Çevirenin Notları: A. Trevor Thrall ve Jordan Cohen tarafından kaleme alınan ve Defense One haber sitesinde 17 Nisan 2021 tarihinde paylaşılan yazı aslına sadık kalınarak çevrilmiştir. Yazının çevrilerek paylaşılması Sun Savunma Net sitesi ve çevirenin içeriğini paylaştığı anlamına gelmemektedir.
Birleşik Devletler Başkanı Joe Biden defalarca Yemen’deki kanlı iç savaşı sonlandırmak istediğini dile getirmiş, ilk dış politika mesajında ‘‘Yemen’deki savaş bitmeli’’ demiş ve Yemen’e müdahale eden Suudi Arabistan ordusunu artık desteklemeyeceğini ifade etmiştir.
ABD Başkanı Joe Biden, herkese içki ısmarladığı Stonewall Inn barında görülürken. Haziran 2019. Kaynak: Querrty
Para söz konusu olduğunda geçmişte söylediklerini unutan, başkanlık görevini üstlendikten sonra defalarca ‘‘U Dönüşü’’ yapan Biden’in, Suudi Arabistan ve BAE’ye yönelik silah satışlarını geçici olarak durdurduğunu unutarak, Birleşik Arap Emirlikleri’ne 23 milyar dolar silah satışı için Kongre’den onay talep etmesi hiç te şaşırtıcı değildir.
Yazının orijinal metnine aşağıdaki link üzerinden erişebilirsiniz.
https://www.defenseone.com/ideas/2021/04/no-f-35s-uae-please/173430/