Dini Siyasete Alet Eden Trump’a Büyük Tepki
‘Başkan, dün St. John Kilisesinde elinde İncil’i tutuyordu. Elinde sallaması yerine ara sıra da olsa onu açıp okumasını dilerdim’’ sözlerine yer vermiştir.
‘‘Başkan Trump’ın, Floyd ailesi ve ulusumuz için dua ederken, bütün Amerikalıları kendisine katılması için çağrı yaptığı bir zamanda, başkanın en eski ve tarihi kiliselerimizden bir tanesine saygısını göstermek için yaptığı ziyarete iten derin inancı ve güdüleri sorgulamak büyük bir alçaklıktır ve iğrençtir.’’ Beyaz Ev Basın Sözcüsü.
Yazarlar: Touluse Olorunnipa, Sarah Pulliam Bailey, The Washington Post, 03 Haziran 2020
Çeviren: Ercan Caner, Sun Savunma Net, 06 Haziran 2020
ABD Başkanı Tump ve eşi Melania Trump, Washington kentinde ziyaret ettikleri St. John Paul II Ulusal Tapınağı önündeki Papa Paul II heykeli önünde kameralara poz verirken. Kaynak: Tom Brenner/Reuters.
Trump’ın dini açık ve net bir şekilde politik araç olarak kullanması; bazı inanç önderleri, Demokratlar ve hatta kendi partisinden bazı senatörlerin büyük tepkisine neden olmuştur.
Hava da rahatsız edici kimyasal bir kokunun yayıldığı, tarihi St. John Piskoposluk Kilisesi önünde, elinde kutsal kitapla kameralara poz veren Birleşik Devletler Başkanı Donald Trump’ın, sağ elinde sıkıca tuttuğu kitabın içeriği ile ilgili fotoğrafını çeken muhabirlerle paylaşacak hiçbir şeyi yok.
Sağ eliyle başının biraz yukarısında tuttuğu, kapağı kapalı İncil’den paylaşacak hiçbir şeyi olmayan Trump, muhabirler ona soru yağdırırken sessizce poz vermeyi tercih etmiştir. Yetkililerin barışçıl göstericileri güç kullanarak bölgeden uzaklaştırması sonrasında, Beyaz Ev yakınlarındaki kilisenin önünde gerçekleşen Başkan Trump’ın bu gülünesi görüntüsü, onun din ile olan karmaşık ve bazen de dönüşümlü ilişkisini ortaya koymaktadır.
Başkan Trump yanında eşi Melania Trump, Başkan Yardımcısı Mike Pence ile birlikte, Washington kentindeki National Cathedral’de düzenlenen Ulusal Dua Töreni esnasında kandil taşıyan kilise mihrap çocuklarını seyrederken, 21 Ocak 2017. Foto: Manuel Balce Ceneta/AP
Çok nadir olarak kiliseye giden Başkan Trump, Birleşik Devletler başkanlığını devir aldığı 2017 yılından günümüze kadar geçen sürede Beyaz Ev’in yakınlarındaki St. John Piskoposluk Kilisesinde de sadece birkaç kez gitmiş ve bu kiliseyi, eleştirmenlerin dini inancı reddettiğine yönelik iddialarına kanıt olmak üzere kameralara verdiği pozlarda arka fon olarak kullanmıştır.
Beyaz Ev, hiç vakit kaybetmeden, bir seçim kampanyası reklamı gibi Trump’ın kilise ziyaretinin video görüntülerini yayımlamış ve başkanın yandaşları onu, protesto gösterileri esnasında bir kısmı ateşe verilen 200 yıllık kilisenin önünde din için sergilediği duruş nedeniyle yere göğe sığdıramamıştır.
Fakat Washington Piskoposluğu başpiskoposu dâhil birkaç dini lider, Demokratlar ve bazı Cumhuriyetçiler, protestocuları ezmek için gerekirse orduyu kullanacağını ifade eden Birleşik Devletler başkanının, dini bariz bir şekilde siyasete alet ederek elinde kutsal kitabı sallamasını hiç hoş karşılamamıştır. İçlerinden bazıları, dini inançlara çok az bağlı olan Trump’ı, siyasi çıkarları için dini istismar etmekle suçlamıştır.
Bir Cizvit papazı ve yazar olan Peder James Martin, Pazar günü attığı bir Twitter mesajında; ‘‘Açıkça ifade etmek istiyorum. Bu gerçekten çok iğrenç bir olaydır. İncil asla arkanızı yaslayacak bir destek değildir. Kilise, önünde fotoğraf çektirilecek bir yer değildir. Din, politik bir araç değildir. Ve Tanrı da kimsenin oyuncağı değildir’’ ifadelerine yer vermiştir.
Washington Piskoposluğu Piskoposu Mariann Budde’nin Açıklaması
Piskopos Mariann Edgar Budde yaptığı açıklamada; ‘‘Ben, Washington Bölgesi Piskoposluğu piskoposuyum ve nezaketen de olsa kimse beni, kilisenin çevresinin göz yaşartıcı gaz kullanılarak protestoculardan temizleneceği ve kiliselerimizden bir tanesinin başkanın kameralara poz verirken arka fon olarak kullanılacağı konusunda aramadı’’ ifadelerini kullanmıştır.
Piskopos Budde, Birleşik Devletler başkanını, pencereleri kontrplak ile kaplanmış kilisenin önünde, elinde Tanrı’nın sevgi olduğunu ifade eden İncil ile kameralara poz vermesini şiddetle eleştirmektedir.
Piskopos Budde yaptığı açıklamada başkanın söylediği ve yaptığı her şeyin ateşi körüklediğini, ülkenin ahlaki bir liderliğe ihtiyacı olduğunu ve Trump’ın yaptığı her şeyin ise halkı böldüğünü ifade etmiştir.
Birleşik Devletler başkanının eşiyle birlikte Salı günü, Washington kentindeki St. John Paul II Ulusal Türbesine gerçekleştirdiği ziyaret ve kilisenin önünde elinde kutsal kitapla verdiği pozlar, Washington Başpiskoposu Wilton Gregory tarafından da çok sert sözlerle eleştirilmiştir.
Başpiskopos Gregory, başkan ve eşi Melania Trump’ın kilise ziyaretini gerçekleştirdiği esnada yaptığı açıklamada; ‘‘Herhangi bir Katolik tesisinin, aynı düşüncede olunmasa da bütün insanların haklarının savunulması çağrısını yapan dini prensipler ayaklar altına alınarak, böylesine bariz istismar edilmesi ve kötüye kullanılmasına müsaade edilmesini şaşırtıcı ve çok ayıp olarak değerlendiriyorum’’ ifadelerini kullanmıştır.
Beyaz Ev ise polisin nezaretindeyken öldürülmesi, ülke genelinde protesto gösterilerine neden olan Afrika orijinli Amerikalı George Floyd için, başkanın dini kurumlarda boy gösterme ve dua etme yönündeki kararını destekleyen bir açıklama yapmıştır.
Beyaz Ev sözcüsü Judd Deere tarafından yapılan açıklamada aşağıdaki ifadelere yer verilmiştir:
‘‘Başkan Trump’ın, Floyd ailesi ve ulusumuz için dua ederken, bütün Amerikalıları kendisine katılması için çağrı yaptığı bir zamanda, başkanın en eski ve tarihi kiliselerimizden bir tanesine saygısını göstermek için yaptığı ziyarete iten derin inancı ve güdüleri sorgulamak büyük bir alçaklıktır ve iğrençtir.’’
‘‘Başkan Trump Tanrı’ya inanmaktadır, o ülkesine inanmaktadır ve o halkına inanmaktadır ve onun liderliği altında hepimiz bir araya gelecek ve geçmişe nazaran çok daha güçlü bir şekilde yeniden doğacağız.’’
Kendisini ‘‘kanun ve düzen başkanı’’ ilan eden Donald Trump. Kaynak: BBC News
Trump’ın başkanlığı döneminde dini siyasi bir araç olarak kullanması uzun süreden beri eleştirilmektedir ve başkan da açık bir şekilde Hıristiyanlar ile arasındaki al gülüm ver gülüm tarzı ilişkisini kabul etmiştir.
Trump, aldığı oy miktarı ve politik duruşu hakkında konuşarak Protestan cemaat ile olan ilişkisinden düzenli olarak bahsetmektedir. Bay Trump, sık olarak Protestanların kendisine başkanlığa giden yolda nasıl yardım ettiklerini ve kendisinin de yargıda yaptığı atamalar, çıkardığı başkanlık kararnameleri ve birçok Hıristiyan tarafından desteklenen diğer politikalarla bu iyiliğe nasıl karşılık verdiğini anlatmaktadır.
Geçtiğimiz ay Trump valilerin kiliselerdeki sınırlamaları kaldırması yönünde valilere talimat vermiş ve ölümcül salgının yayılmasını yavaşlatmak maksadıyla uygulanan kamu sağlık sınırlamalarına aykırı olarak Pazar ayinlerinin yapılmasına izin vermiştir. Pazar ayinlerine izin vermesinden iki gün sonra ise kilise sıralarına oturmak yerine soluğu golf sahasında almıştır.
Şubat ayında yapılan Ulusal Ayin Kahvaltısındaki konuşmasında Trump; rakiplerine siyasi saldırılar yapmış ve görevi kötüye kullanması nedeniyle azledilmesi yönünde oy kullanan Temsilciler Meclisi Sözcüsü Demokrat Partiden Nancy Pelosi ve Cumhuriyetçi Partiden Utah Eyaleti Senatörü Mitt Romney’in dini inançları ile dalga geçmiştir. Romney, başkanın azli yönünde oy kullanmasının nedenlerinden bir tanesinin, Mormon inancı olduğunu açıklamıştır.
Bay Trump çok nadir olarak Tanrı ile olan ilişkisinden söz etmektedir ve bugüne kadar da İncil öğretisinin temellerinden olan, bağışlanmayı dileyip dilemediğini hatırlamadığını ifade etmiştir. 2016 yılındaki başkanlık seçim kampanyası esnasında en beğendiği İncil ayetinin sorulması üzerine, düşmanlara dahi alçakgönüllülük, affetme ve sevgi gösterilmesi çağrısı yapan İsa tarafından reddedilen Eski Ahit’ten, intikam ile talimatları içeren bir ayetten bahsetmiştir.
Bay başkan hiçbir Washington kilisesinin cemaatinden değildir ve genellikle Noel ve Paskalya tatillerinde çok nadir olarak kilise ayinlerine katılmaktadır.
Bazı Hıristiyanlar için Trump’ın dini inanca olan alışılmadık yaklaşımında endişelenecek hiçbir şey yoktur. Diğerleri ise Trump’ın politikalarını övmek için onun geçmişte yaptığı; iki muhafazakârın Anayasa Mahkemesine atanması, kürtajın sınırlandırılması için çıkardığı kararnameler ve başkan tarafından ‘‘dini özgürlük’’ olarak lanse edilen gelişmeler gibi kişisel uygulamalarına bakmaktadır. Başkanın, özellikle İsrail’e yönelik olmak üzere, dış politikası da bu destekçileri tarafından alkışlanmaktadır. Trump ayrıca, düzenli olarak Evanjelik liderleri Beyaz Ev’e davet etmekte ve bazı Evanjelik Hıristiyanlar tarafından bağlılığının işareti olarak görülen, dua ederken fotoğraf çektirmektedir.
Anketler, beyaz Evanjelik Hıristiyanların Trump’ı güçlü bir şekilde desteklediğini göstermektedir ve taraftarları, başkanın eşiyle birlikte Salı günü gerçekleştirdiği kilise ziyaretini savunmakta hiç gecikmemiş ve politikacıların her zaman fotoğraf çektirdiklerini söyleyerek, onun St. John Piskoposluk Kilisesine yaptığı ziyaretin arkasında durmuşlardır.
George Floyd’un polis tarafından öldürülmesi sonrasında ülke genelinde başlayan protesto gösterilerinden bir görüntü. Kaynak: The Wall Street Journal
Başkan Trump’ın St. John Kilisesine yaptığı ziyaret Protestan Episkopal Kilisesi tarafından hoş karşılanmamış, fakat onun en önemli Evanjelik destekçisi olan Rahip Fraklin Graham, Facebook sayfasında yaptığı açıklamada; kiliseye yürüyerek gitmesi ve elinde İncil tutması nedeniyle Bay Trump’a teşekkür etmiştir.
‘‘Başkan Donald J. Trump Lafayette Park içinden yürüyerek geçerek, Pazar gecesi protestocuların saldırısına uğrayan ve kısmen ateşe verilen St. John Episkopal Kilisesine bir ziyaret gerçekleştirmiştir. Kilisenin önünde elinde kutsal kitabı tutarak kendisini izleyenleri şaşkınlığa uğratmıştır’’. Peder Billy Graham’ın oğlu ve vaizliğinin mirasçısı Peder Franklin Graham.
Peder Franklin Graham yaptığı açıklamada ayrıca, St. John kilisesinin Beyaz Ev’e yürüme mesafesinde olduğunu ve Bay Trump’ın istediği her zaman oraya gitme hakkı olduğunu ifade etmiştir. Başkanın, elinde Tanrı’nın sözlerini içeren kutsal kitapla kilisenin önünde kameramanlara poz vermesi, aziz peder Franklin Graham’ı çok mutlu etmiştir.
Aziz peder Franklin Graham, başkanın kiliseye bir ziyaret yapmayı planladığını kilise görevlilerine önceden haber vermek zorunda olmadığını, fakat ziyaret öncesinde St. John Kilisesi görevlilerini arayıp, onları ziyaret etmeyi veya kilisenin dışında birlikte bir ayin düzenlemeyi planladığını söyleyebileceğini ifade etmiştir. Peder Billy Graham’ın oğlu ve onun vaizinin mirasçısı ve Trump’ın yılmaz savunucusu peder Franklin Graham, kentlerinin kontrolünü kaybeden valiler ve belediye başkanlarının isyanlara neden olduğu bir ortamda, insanların Başkan Trump’ı paramparça etmek için gerekçeler aradığını da sözlerine eklemiştir.
Ülke genelinde tanınan ve başkana danışmanlık yapan bir düzine kadar Evanjelik lider arasında olan İspanyol Evanjelik lider Samuel Rodriguez de yaptığı açıklamada; başkanı, tıpkı bir patron gibi elinde kutsal kitap İncil’i tutarken görmenin çok iyi olduğunu ifade etmiştir.
Donald Trump’ın kiliseyi ziyaret nedenini anlıyorum. Bu ziyaret, Trump’ın protestoculara verdiği; ‘‘Siz hepiniz, Beyaz Ev’in hemen arkasındaki bir kiliseyi ateşe verme cüretini gösterdiniz. Buna nasıl cüret edersiniz? Size bir şey göstereyim’’ mesajıdır.
Bununla birlikte ülke çapında tanınan Evanjelik İspanyol Rodriguez, başkanın ziyareti öncesinde kilise çevresindeki protestocuların bölgeden nasıl uzaklaştırıldıkları konusunda tereddüdünü gizlememiş ve ‘‘Umarım barışçıl göstericiler bölgeden göz yaşartıcı bombalarla uzaklaştırılmamıştır’’ ifadelerini kullanmıştır.
Beyaz Ev, konu hakkında yorum yapması taleplerine şu ana kadar bir tepki göstermemiştir. Beyaz Ev’den bazı idari yetkililer, başkanın yürüyerek geçeceği Lafayette Parkındaki protestocuların, güvenlik güçleri tarafından başkanın geçişinden dakikalar önce güç kullanılarak dağıtılması kararının Trump ile bir ilgisi olmadığını ileri sürmüşlerdir. Protestoları bastırma faaliyetlerine katılan Birleşik Devletler Park Polisi, Salı günü yaptığı bir açıklamada; kilise çevresindeki gösteriler barışçıl görülmesine rağmen güvenlik güçlerinin şiddetli provokatif eylemlerle boğuştuğunu ifade etmiştir.
Bazı Cumhuriyetçi parti mensupları, protestocuların federal yetkililer tarafından bölgeden güç kullanılarak uzaklaştırılmasının hemen arkasından, Başkan Trump’ın elinde kutsal kitap İncil ile kameramanlara poz verirken, St. John Kilisesini arka plan görüntüsü olarak kullanmasına karşı çıkmışlardır.
Nebraska Eyaleti Senatörü Cumhuriyetçi Partiden Ben Basse, Salı günü yaptığı açıklamada; Tanrı’nın Sözünü siyasi bir destek malzemesi yapan bir fotoğraf için barışçıl göstericilere karşı güç kullanılmasına karşı olduğunu ifade etmiştir.
Geçmişte 15 yıl süreyle gençler ve aileleriyle çalışan Oklahoma Senatörü Cumhuriyetçi Partiden James Lankford da yaptığı açıklamada; Trump’ın kiliseye gitmesine hiçbir itirazı olmadığını, fakat yapılan ziyaretin zamanlamasının yanlış olduğunu ifade etmiştir. Senatör Lankford açıklamasında, herkesin bölgede protesto gösterilerinin yapılacağını bildiğini ve Trump’ın verdiği mesajın zamanlamasının yanlış olduğunu vurgulamıştır.
Kaynak: ISTOCK
Bazı Trump destekçileri de St. John Paul II Ulusal Mabedine yapılan ziyaretin zamanlamasının uygun olmadığını dile getirmiştir.
Küresel Katolik ağı Ebedi Söz Televizyon Ağının (EWTN-Eternal Word Television Network) önde gelen sunucusu ve yönetici editörü Raymond Arroyo, Başkan Trump’ın kilise ziyaretinin, kendisini Papa John Paul II komünizm karşıtı tutumuyla aynı çizgiye getirme girişimi olduğunu ifade etmiştir. Bununla birlikte, başkan kilise önündeki gösterisinde hiçbir yorum yapmadığından ve içeriye de kamera alınmadığından, Arroyo’ya göre bu kaçırılmış bir fırsat olmuştur. Raymond açıklamasında; ‘‘Beyaz Ev’in bu fırsatı onun bilgeliğine davet için kullanmasını dilerdim. Politikacıların her zaman inanç toplumuna çeşitli jestler yaptığını ifade eden Arroyo, Demokratik Parti başkanlık adayı Joe Biden’in Salı günü yaptığı bir kilise ziyaretine dikkat çekmiştir.
Demokrat Partiden bazı senatörler de Başkan Trump’ın eylemleri ile Hıristiyan dinine olan inancını karşılaştırarak onu eleştirmiştir.
Eski başkan yardımcısı John Biden, Salı günü Philadelphia’da verdiği bir demeçte; ‘‘Başkan, dün St. John Kilisesinde elinde İncil’i tutuyordu. Elinde sallaması yerine ara sıra da olsa onu açıp okumasını dilerdim’’ sözlerine yer vermiştir.
İnsan hakları savunusu lideri ve Repairers of the Breach eylem grubunun başkanı Peder William J. Barber II de yaptığı açıklamada Trump’ın St. John Kilisesi ziyaretinin samimiyetten uzak ve gücün apaçık kötüye kullanılması olduğunu ve İncil ayetlerine atıfta bulunarak, başkanın inanç meselelerine yaklaşımıyla doğrudan çeliştiğinin altını çizmiştir.
Peder Barber, Trump’ın aşırılığın alevlerini körüklediğini, şimdi de bu alevleri söndürebilecek tek insanın kendisi olduğunu iddia ettiğini ve hedefinin tabanını genişletmek olduğunu da sözlerine eklemiştir.
Çevirenin Notları: Yazı aslına sadık kalınarak çevrilmiştir. Orijinal metne aşağıdaki link üzerinden erişebilirsiniz.
Trump’s naked use of religion as a political tool draws rebukes from some faith leaders
Standing in front of the historic St. John’s Episcopal Church as the scent of a chemical irritant hung in the air, President Trump had no words to share Monday from the book in his right hand. Instead, he posed silently for photos, holding a closed Bible slightly above his head as reporters shouted questions at him.