Yazarlar: Khizr Khan ve Yasmine Taeb, The Daily Beast, 5 Mayıs 2018
Çeviren: Ercan Caner, Sun Savunma Net, 13 Mayıs 2018
Dünya Ticaret Merkezi ve Pentagon’a düzenlenen saldırılardan sonra Amerika’nın siyasi liderleri ulusun ruhu ile savaştılar. Ne yazık ki içlerinden bazıları, onlara doğru yolu gösteren ahlaki pusulalarını kaybettiler ve bizi, üzerinden yaklaşık olarak yirmi yıl geçmesine rağmen bugün hâlâ kabullenmeye çalıştığımız karanlık bir yola soktular. O gün, bizler ve bütün Amerikan Müslüman toplumu için özellikler acı dolu bir gündü, çünkü sadece 9/11 saldırılarında hayatlarını kaybedenler için yas tutmuyor, bunu toplumumuza gösterilen aşırı tepkiler, fişlemeler, gözaltılar, tutuklamalar ve sınır dışı etmelere rağmen yapıyorduk.
Erkekler çırılçıplak soyuldu, altları bezlendi ve tavanlara zincirlendiler: acımasızca dövüldüler, ısıtılmayan ve karanlık beton bölmeler içinde soğuktan titrediler ve saatlerce küçük köpek kulubesi ebatlarındaki sandıklar içinde bırakıldılar. Bütün bu görüntüler CIA’nin dehşet veren ‘‘soruşturma’’ programının bir parçasıydılar.
Tarihi göz ardı edenlerin onu tekrarlamaya mahkûm oldukları sık sık dile getirilir. Ve Birleşik Devletler Başkanı Donald Trump’ın, işkence programında önemli bir yeri olan Gina Haspel’i Merkezi İstihbarat Örgütünün (CIA) başına aday göstermesiyle Amerika, bütün dünyaya, ülkemizin o işkenceleri yeniden yapacağı yönünde tehlikeli bir mesaj göndermektedir. Haspel’in CIA Direktörlüğü görevine aday gösterilmesi, siyasi yelpazenin her kesiminden insanları, askeri liderler, emektar insan hakları savunucuları ve dini liderleri, geçmişteki olayların yeniden yaşanacağı yönünde derin bir endişeye sürüklemiştir.
Haberlere göre Gina Haspel, CIA’nin Amerika’ya zarar vereceklerini düşündüğü Müslüman erkeklerden bilgi almak maksadıyla uyguladığı, sözde geliştirilmiş soruşturma programı adı verilen işkence ve dayak kullandığı programda görev alan üst düzey bir yetkilidir. Senato İstihbarat Komitesinin titizlikle yürüttüğü çalışmalar sayesinde, bu sözde gelişmiş soruşturma programının bizi daha güvenli bir konuma getirmediğini biliyoruz. Aslında tam tersini, hem de çok acımasız bir biçimde gerçekleştirmiştir.
Söylenenlere göre Haspel, Tayland’da bir tutuklunun defalarca su işkencesine tabi tutulduğu karanlık bir yerde görev yapmıştır. Haspel, su işkencesi uygulanan, tutukluların, tabut ebatlarında veya daha küçük sandıklar içinde neredeyse 300 saat muhafaza edildikleri ve uykusuzluğa maruz bırakıldıkları veya dövüldükleri aynı gizli hapishanede, arka planda ve gözlerden uzak bir görev almış olabilir.
Haspel’in atanmasının Amerikan halkına, müttefiklerimize ve düşmanlarımıza ve en önemlisi de işkenceyi açıkça sahiplenen Başkana, Merkezi İstihbarat Teşkilatının işkence suçuna bulaşmış biri tarafından yönetileceğini teyit etmekten başka verdiği bir mesaj var mıdır?
Göçmenler ve sonradan Birleşik Devletler vatandaşı olan bizler, ailelerimiz ve milyonlarca başka aileler için Amerika umut demektir. Amerika bugüne kadar hep fırsat demektir. Bu yönetim, toplumumuza saldıran politikaları uygulamaya koymayı sürdürürken biz, diğer göçmenler ve farklı renkten toplumlarla birlikte, bireysel özgürlükleri savunanlar ve yasalar tarafından da aynı şekilde korunan, farklı bir vizyonu sıkı sıkıya sahiplenmeyi sürdürüyoruz.
Amerikan halkının, dünyanın en güçlü ve gizemli örgütlerinden bir tanesini yönetecek kişiyi onaylama konusunda senatörlerinin kimi düşündüğünü bilmeye hakkı vardır. CIA’nin bugüne kadar Haspel ve onun CIA’deki 30 yıllık kariyeri hakkında kamuoyuna açıkladığı tek kayda değer bilgi; bir zaman çizelgesi ve onu işkence uygulamalarını gösteren videokasetlerini imha etmesiyle ilgili suçtan aklayan sekiz sayfalık bir kısa nottur.
Ve Senato İstihbarat Komitesi üyelerinden bir tanesine göre, CIA tarafından Haspel hakkında yayınlanan kısa not oldukça eksiktir ve Haspel’in yanıtlayabileceğinden çok daha fazla soru ortaya çıkarmıştır.
Senato açık bir karar vermelidir: Ulusumuzun en karanlık sayfalarındaki önemli bir kişiyi onaylayarak ve terfi ettirerek dünyaya işkence döneminin yeniden başladığı mesajını vermek. Ya da bu sayfanın kapandığını, Birleşik Devletlerin geçmişte yaptığı hatalardan ders aldığını ve onları bir daha asla tekrarlamayacağını açık ve net bir şekilde ortaya koymaktır.
Bizim güvenilir senatörlerimiz, bu mesajı bütün dünyaya gönderebilir ve Haspel’in CIA direktörlüğü görevine getirilmesine karşı çıkarak işkenceyi ret edebilirler.
Çevirenin Notları: Yazı aslına sadık kalınarak çevrilmiştir, orijinal metne aşağıdaki link üzerinden erişebilirsiniz.
Gina Haspel CIA kariyerine 1985 yılında başlamış ve esas olarak karargâhlarda ve CIA’nin deniz aşırı ülkelerde icra ettiği örtülü operasyonlarda görev yapmıştır. Ulusal Örtülü Operasyonlar Servisi dâhil çeşitli direktörlük görevleri yapan Haspel, 2017 yılında Başkan Trump tarafından CIA direktör yardımcılığı görevine atanmadan önce Terörle Mücadele Merkezi Direktörlüğünde operasyonlar şefi olarak görev yapmıştır.
Don’t Reward Gina Haspel for the Torture of Muslims
After the attacks on the World Trade Center and Pentagon, America’s political leaders wrestled with the nation’s soul. Sadly, some of them lost their moral compasses, and set us on a dark path that we are still coming to terms with today, nearly two decades later.