savunmahavacılıkteknolojipolitikaanalizmevduatkriptosağlıkkoronavirüsenflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
34,2423
EURO
36,9795
ALTIN
2.933,31
BIST
8.882,31
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Ankara
Açık
14°C
Ankara
14°C
Açık
Perşembe Açık
16°C
Cuma Açık
14°C
Cumartesi Çok Bulutlu
13°C
Pazar Az Bulutlu
14°C

HAMAS ve İsrail içindeki kriptolar

HAMAS ve İsrail içindeki kriptolar

HAMAS ve İsrail İçindeki Kriptolar

Osman Başıbüyük, Sun Savunma Net, 11 Ekim 2023

Fotoğraf: Sputnik

HAMAS, Yom Kippur Savaşı’nın yıl dönümünde Yahudilerin kutsal gününde Aksa Tufanı adını verdiği operasyonla İsrail’e saldırarak savaşı başlattı. Savaşı başlatmak kolaydır ama sonucunu tahmin etmek zordur. Savaşın ne gibi sonuçlar doğurabileceğini gelin beraberce analiz etmeye çalışalım:

VATANSIZ PARA

İsrail’i kuran Vatansız Para’dır. Dolayısıyla savaşın hedeflerinin Vatansız Para’nın planları açısından da değerlendirilmesi gerekir. Siyonistler “Büyük İsrail”den yanayken, Vatansız Para dünyanın tamamını ister. İsrail’i kurmuş olmalarına rağmen gerektiğinde yok da edebilirler.

1800’lerin sonundan itibaren çoğunluğu Rusya’dan kaçmış işsiz-güçsüz, cübbeli, zülüflü Yahudi, Avrupa’da gettoları doldurmuştu. Antisemitizmin yükselmesine neden olan bu durum finansal sermayenin sahibi Vatansız Para’yı ürküttü. Engizisyonu hortlatma tehlikesine önlem olarak bu sokaktaki Yahudilere bir vatan kurmak ihtiyacı hâsıl oldu. Zaten Yahudiler yüzlerce yıldır İsrail hayali ile yaşamaktaydı. Birinci Dünya Savaşı’nda Balfour Deklarasyonu ile uygun ortam hazırlandı. Fakat Yahudilerin Avrupa’yı terk etmek istememesi sebebiyle bu plan o zaman hayata geçirilemedi. Plan ancak İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra uygulanabildi. Vatansız Para’nın tetikçisi Hitler, gerekli korkuyu yaratarak Yahudileri Filistin’e sürdü. Ne hikmetse ABD, İngiltere, Fransa, Türkiye, kısacası hiçbir ülke Yahudileri göçmen olarak kabul etmemişti, tek adres Filistin idi. Theodor Herzl’in “Yahudi Devleti” kitabında anlattığı şeyleri yapan Hitler İsrail’in kurulmasına yardım etti.

Günümüzde İsrail, dünyadaki bütün Yahudilere kucak açmış durumda. Ülkeye Yahudi göçünü teşvik ediyorlar. Büyük İsrail’e ulaşmak için nüfus artışına ihtiyaç var. Ancak aynı zamanda Vatansız Para’nın da her ülkede kendine hizmet eden bir ağa (network) ihtiyacı var. Ülkelerin içinde yer alan şebeke zayıflarsa, gerekirse İsrail yok edilerek potansiyel elemanların dünyaya yayılması tekrar sağlanabilir. En azından HAMAS’ın başlattığı bu saldırı İsrail’e yönelen göçü zayıflatacak ve hatta tersine göçü tetikleyecektir. Yahudiler, Vatansız Para’ya İsrail’de değil daha çok bulundukları ülkelerde lazımdır.

Diğer yandan Vatansız Para “Büyük Sıfırlama”nın peşindedir. Dijital teknoloji ile kurmayı tasarladığı yeni dünya düzeni için büyük bir savaşa ihtiyacı var. Dünya nüfusunu azaltma planları için de yine bir savaş gerekli. Bu maksatla çıkartılan Rusya-Ukrayna savaşı beklenen büyük savaşı tetiklemeyi başaramadı. Yeni kriz noktalarına ihtiyaç olduğu aşikâr.


MEKTUP[1]

Amerikalı general ve Mason Üstad-ı Azam’ı olan Albert Pike’in 15 Ağustos 1871 tarihinde yine bir başka Üstad-ı Azam olan İtalyan Giuseppe Mazzini’ye yazdığı bir mektuptan bahsedilir. Mazzini, kompartıman usulü hücre örgütlenmesini yaratan adamdır. O dönemde tüm Avrupa’da kurulan İttihat ve Terakki benzeri krallık karşıtı ve cumhuriyet yanlısı örgütler, Mazzini’nin yarattığı örgütlenme şeklini takip etmiştir. Neyse biz mektuba gelelim. Pike mektubunda, Mazzini’ye aydınlanmacı düşüncenin (İlluminati) hedeflerine ulaşması için yapılması gereken askeri planları anlatır. Bir, İki ve Üçüncü Dünya Savaşlarını öngören bu mektupta şunların yazdığı iddia edilmektedir:

“…Birinci Dünya Savaşı, Nathan Mayer Rothschild’in 1815’te söz verdiği gibi, Rusya’da Çar’ı yok etmek amacıyla yapılacak. Çar’ın yerine, başta Hıristiyanlık olmak üzere dinlere saldırmak için kullanılacak komünizm getirilecek. Ajanlarımız Britanya ve Alman imparatorlukları arasındaki farkları bu savaşı kışkırtmak için kullanacaklar…[2]

“…Ardından İkinci Dünya Savaşı’nı çıkarmalıyız ve bunu gerçekleştirmemiz için; Faşistler ve Siyonistler arasında savaşla sonuçlanacak bir gerginlik oluşturmalıyız. İsimleri Nazi olacak olan Faşistleri, savaş sonunda yok etmeli ve savaş sonrası Filistin’de Yahudilerin ana unsur olacağı İsrail Devleti’ni kurmalıyız. İkinci Dünya Savaşı sürecinde Uluslararası Komünizm mutlaka Hıristiyanlığı dengeleyecek bir güce ulaştırılmalıdır…”

Mektubun Üçüncü Dünya Savışı ile ilgili ön görüsü önemli. HAMAS’ın İsrail’e saldırarak başlattığı çatışma nedeniyle günümüzü ilgilendiriyor. Bakın General Pike üçüncü dünya savaşı hakkında ne yazmış:

“…Üçüncü Dünya Savaşı’nı çıkarmamız için; İslam Dünyasının liderleri ve Siyonistler arasında ajanlarımız vasıtasıyla, ayrı düştükleri konular üzerinden gerginlik çıkarmalıyız ve bu savaş, Müslüman Arap Dünyası ve İsrail Devleti’nin birbirlerini yok edecekleri şekilde dizayn edilmelidir…”[3]

Mektup, İngiltere doğumlu Kanada deniz subayı William James Guy Carr (1895-1959)’ın yazdığı “Şeytan-Bu Dünyanın Prensi (Satan Prince of This World)” isimli kitapta geçiyor. Bu mektubun aslı var mıdır yok mudur bilinmiyor. Bir dönem British Museum’da sergilendiği söyleniyor. 1950’lerden beri varlığı tartışılan bu mektubun Bir ve İkinci Dünya Savaşları için öngörüleri sanki tutmuş gibi gözüküyor. Hâl böyle olunca Şeytan’ın çocuğu Netanyahu’nun; “Vereceğimiz tepki Ortadoğu’yu değiştirecek” demesi ve ABD’nin İsrail’e destek için ikinci uçak gemisi görev grubunu Akdeniz’e göndermesi, insanın aklına kötü şeyler getiriyor.

KEDİ

Bu savaş ile neyin planlandığını keşfedebilmemiz için olayların gelişim sürecini takip etmemiz gerekir. Halk arasında bir tabir vardır; “Kediyi köşeye sıkıştırırsanız üzerinize saldırır”. Gerçekten de kedi köşeye sıkıştırılmıştır. 01 Kasım 2022 tarihinde kurulan İsrail’in 37’nci hükümeti, altı ayrı partinin oluşturduğu bir koalisyondur. İsrail’in en aşırı sağcı, ırkçı, şeriatçı ve faşist politikacılarının yer aldığı bu hükümet kurulurken yapılan koalisyon protokolüne; Yahudileri üstün ırk olarak tanımlayan ve Filistinlileri ikinci sınıf yerine koyan maddeler konuldu. Hükümetin temel hedefi olarak, Filistin topraklarının kamulaştırılması ve Yahudileştirilmesini belirlediler. Bu kapsamda işgal altındaki topraklarda yasadışı Yahudi yerleşimlerinin artmasına izin veren ve teşvik eden yasalar çıkarttılar. Filistinlileri öldüren polis memurları ve askerlere yasa yoluyla kapsamlı bir cezasızlık getirerek yargısız infazların önünü açtılar.[4] Son bir yılda yüzden fazla Filistinlinin ölümüne sebep oldular.

İsrail parlamentosunda muhalefetteki solcu Hadash koalisyonunun bir milletvekili olan Ofer Cassif, yaptığı bir açıklamada; “İsrail hükümetinin Filistinlilere yönelik politikalarını değiştirmemesi halinde durumun ‘patlayacağı’ konusunda Başbakan Netanyahu’yu defalarca uyardık diyor.[5] Demek ki bir patlama bekleniyormuş. Bunu parlamentoda da konuşmuşlar. Belki de İsrail hükümeti içindeki kriptolar bu patlamayı istiyordur. Bakalım öyle mi?

BASKIN

Herkes HAMAS’ın “başarılı bir baskın” yaptığını söylüyor. Bence bu söylem, operasyonun perde arkasındaki amacını gizleme maksadıyla kullanılıyor. Bazıları bilerek bazıları ise aptallıklarından bu söylemi sürekli tekrarlayarak plana hizmet ediyor.

İsrail, dünyanın birçok ülkesine “Pegasus” istihbarat toplama programını satmaktadır. Bu program, devletlerin kendi halklarının telefonunu dinlemesine, elektronik posta yazışmalarını okumasına ve tüm sosyal medya paylaşımlarını takip etmesine imkân tanımaktadır. Böyle bir teknolojik kabiliyete sahip olan İsrail’in bir de HAMAS’ın içine sızmış onlarca istihbarat elemanına sahipken baskın yemesi bana çok ilginç geliyor!

HAMAS’ın içinde diğer ülkelerin de istihbarat elemanları vardır. Onların da uzun süren bu baskın hazırlığından haberi olmaması imkânsızdır. Örneğin İsrail inkâr etse de Mısırlı yetkililer HAMAS’ın saldırı hazırlığı konusunda İsrail’i uyardıklarını söylüyor.

Operasyonda HAMAS’ın elinde Amerikan menşeli silahlar görüldü. Bu silahlar Ukrayna’dan mı yoksa Afganistan’dan mı geldi yoksa her ikisinden birden mi geldi? Şimdi bu tartışma yapılıyor. Bir günde 7 bin tane roket atıyorsunuz. Bu silahlar Filistin’e nereden ve nasıl geldi? Kimsenin ruhu duymadı mı? Bu mümkün değil.

O zaman geriye tek bir ihtimal kalıyor. Kilit noktalara yerleşmiş kriptolar bu istihbarat akışının tedbir alacak makamlara ulaşmasını engellemiştir. Bir başka deyişle, HAMAS’ın çoluk çocuk demeden masum İsrail vatandaşlarını öldürmesine, esir almasına müsaade eden İsrail içinde kripto bir yapı vardır. Peki, Yahudi halkının kriptoların bu planından haberi var mı? Olsa ölmezlerdi. Ne yazık ki masum Yahudi halkının da kripto planlardan hiçbir haberi yoktur.

OYUNCAK

Gelelim HAMAS’a. HAMAS’ı İsrail kurmuştur. Amacı Filistin Kurtuluş hareketini bölmek ve mücadeleyi dini platforma çekerek dünyada oluşan radikal İslam düşmanlığından yararlanmaktır. Bu sebeple ne yazık ki HAMAS’ın şimdiye kadar yaptığı her şey İsrail’e yaramıştır. HAMAS’ın başlattığı saldırının sonuçlarının kime yarayacağı, tezgâhı kimin kurduğu konusunda bize ciddi bir ipuçları verecektir.

Şu hususa dikkatinizi çekmek isterim. HAMAS, Müslüman Kardeşler (İhvânü’l-Müslimîn) örgütünün Filistin şubesidir. Libya’da ayaklanmayı başlatanlar Müslüman Kardeşlerdi. Sonucu hepimiz biliyoruz. Peki, Suriye’de iç savaşı kim çıkarttı? Müslüman Kardeşler. Savaş en çok kimin işine yaradı? İsrail’e. HAMAS’ın İsrail’de ne yaptığı ve sonucun kime yarayacağı çok açık değil mi? O zaman insan sormaz mı kendi kendine; “Bunlar kimin kardeşi?” diye. Müslümanların kardeşleri olmadıkları kesin.

Saldırıyı HAMAS’ın askeri kanadı İzzeddin El Kassam Tugayları’nın lideri Muhammed Deif’in planladığı söyleniyor. Muhammed Deif kim? Gerçek kimliğini bilen yok. Adamı gören de yok. Emin olun Filistinliler de hiç görmemiştir. HAMAS’lıların bile adamın yüzünden haberi yoktur. Ancak bu zat, yedi kez İsrail’in suikast girişimlerinden kurtulmayı başardığı gerekçesiyle HAMAS ve Filistinlilerin gözünde “Kahramanlık” abidesi haline getirildi. Saldırıdan önce Deif kutsal bir kişilik mertebesine ulaştırılmıştı. Artık verdiği her talimat ölümüne yerine getirilebilirdi.

Deif, saldırıdan bir yıl önce ortadan kayboluyor ve saldırının hazırlıklarına başlıyor. Bu faaliyet Fasişt Netanyahu hükümetinin Filistin halkına pogrom uygulamalarına başlamasıyla eş zamanlıdır. Ne ilginç öyle değil mi? Sonra bu ajan provokatör Filistin’e geliyor ve kimseye gözükmeden bir ses kaydı yayınlıyor; “Halkımıza karşı ABD ve batı ülkelerinin devam ettirdiği suçlara son vermeye karar verdik. Düşman artık hesap vermeden eğlenemeyeceğini anlayacak” diyerek operasyonun düğmesine basıyor. Bunun üzerine geri zekâlı HAMAS militanları sınırı geçerek müzik festivalini basıp çoluk çocuk demeden 280 kişiyi öldürerek İsrail içindeki kripto yapıya beklediği gerekçeyi yaratıyor.

Sizce Filistin halkının HAMAS’ın planladığı bu operasyondan haberi var mıdır? Operasyon çok gizili planlandığı için kimseye haber verilmiyor. Yani gariban Filistin halkının hiçbir şeyden haberi yoktur. Ama kabak onların başına patlıyor, acıyı onlar çekiyor. İsrail ordusu hedef gözetmeksizin Gazze’ye bomba yağdırıyor.

TİMSAH

Timsahın alt ve üst çenesindeki dişler düşmancasına birbirine karşı baksa da kendisine değil avına düşmandırlar. Bu dişler avı parçalamak için sertçe birbirlerine doğru çalışırlar. Emin olun İsrail’de istihbarat akışını önleyen kripto yapı ile HAMAS’ın içindeki kripto yapı aynı merkezden talimat almıştır. İsrail’in Yahudi halkı ile Müslüman Filistin halkını birbirine karşı kışkırtanlar aynı ekiptir. Bu ekip Vatansız Para’nın emrinde küresel bir plana hizmet etmektedir.

Eminim ki her ülkenin milli istihbarat teşkilatına sızmış Vatansız Para’ya hizmet eden ciddi sayıda ajan vardır. Bu ajanlar bir şebekeye bağlı olarak koordineli çalışır. Büyük ihtimalle hepsi de bulundukları ülkelerde kendi ülkesini savaşa sürüklemek için istihbarat üretip gerekçe yaratmaya çalışıyordur. Bir ve İkinci Dünya Savaşlarında da aynısını yapmışlardı. Bu ekibin dünyayı savaşa sürüklemeye çalıştığı kesindir. İsrail’de de olanlar budur.

SAVAŞIN SONUÇLARI

1) İsrail’de ciddi bir yönetim sorunu vardı. Yahudi halkı arasındaki kutuplaşma, İsrail’in bekasını tehdit edecek boyutlara ulaşmıştı. Yahudi halkını birleştirecek ciddi bir çatışmaya ihtiyaç vardı. Bu savaş, Yahudi halkının tekrar birleşmesine yardımcı oldu. Artık şeriatçı hükümetler işbaşında kalmaya devam edebilir.

2) ABD’de başkanlık yarışını eğer engellenemezse Trump’ın kazanacağı gözüküyor. Trump, Filistin sorununda iki devletli çözümden yana. Bütün dünyada da iki devletli çözüme yönelik ciddi bir temayül vardı. Yani yakın gelecekte Filistin devletinin tanınması kuvvetle muhtemeldi. Siyonistler ve İsrail, iki devletli çözümü kesinlikle kabul etmez. İki devletli çözüm “vaat edilmiş topraklar” inancına ölümcül bir darbedir. Diğer yandan Gazze Şeridi’nin karşısında çok ciddi doğalgaz yatakları vardır. Filistin Devletinin tanınması deniz yetki alanları paylaşımı problemi yaratacaktır. Düşünsenize Filistin Devleti denizdeki doğalgazdan para kazansa kendi davasını kendi finanse eder hale gelecektir. Buna İsrail kesinlikle izin vermez.

Sonuç itibariyle HAMAS içindeki kriptoların planladığı bu saldırı İsrailli kriptoların ekmeğine yağ sürmüştür. Timsahın çeneleri karşılıklı çalışmıştır. Şimdi var güçleriyle Filistin halkını Gazze’den sürmeye çalışıyorlar. Emin olun dünyanın her tarafındaki kriptolar da çocukları kurtaralım gibi insani gerekçelerle sınır kapılarının açılması sağlamaya yönelik propaganda yapacak ve böylece Gazze’nin boşaltılmasına yardımcı olacaktır. Herhalde en merhametli ülke olarak Türkiye’de ciddi sayıda Filistinliye ev sahipliği yaparak, Filistin sorununu da içimize taşır. Planın bu olduğu anlaşılıyor.

3) Dünyada antisemitizmde bir yükselme var. Bu yükseliş İsrail’e Yahudi göçünü teşvik etmekteydi. Ancak Yahudiler dini inançları gereği kullanışlı bir halk olarak Vatansız Para’ya İsrail’de değil bulundukları ülkelerde lazımdır. Bu savaş İsrail’e yönelen göçü durduracak, hatta tersine göçü tetikleyecektir.

4) Ortadoğu’da yeni bir dizayn çabası olduğu çok açık. Bu çabanın sadece Ortadoğu ile sınırlı kalıp kalmayacağını hep birlikte göreceğiz. Gelişmeler, Ortadoğu üzerinden yeni bir kutuplaşma ve büyük bir bölgesel savaşın habercisi gibi. Vatansız Para’nın ülke istihbaratlarına sızmış elemanları elbirliği ile dünyayı savaşa zorluyorlar. Dikkat etmezsek tuzağa düşmek an meselesi. Vatansız Para’nın küresel bir savaş ile Büyük Sıfırlamayı gerçekleştirerek, dijital kölelik üzerine kurulmuş yeni dünya düzeni peşinde olduğunu bir kez daha hatırlatalım.

5) Müslüman Kardeşler Arap ülkelerinin FETÖ’südür. HAMAS, İsrailli kriptoların en yakın müttefiki ve en büyük hizmetkârıdır. Türkiye’de Müslüman Kardeşleri destekleyen aklı evvellere soruyorum: Siz kimin hizmetkârısınız? Müslümanların mı yoksa Vatansız Para’nın mı?

Son söz olarak İsrail’in Yahudi ve Müslüman halklarına seslenelim. Kayıplarınız için çok üzgünüm. Hepinize başsağlığı diliyorum. Allah sabırlar versin. Bu meseleyi çözmek istiyorsanız işe önce içinizdeki Vatansız Para’nın kriptolarını temizleyerek başlamalısınız.

 

[1] https://davidicke.com/2023/10/08/david-icke-whats-really-happening-in-israel/

[2] https://www.amazon.com/gp/customer-reviews/R1EXQAOAQOHPK?ASIN=1595479236

[3] https://dogruhaber.com.tr/yazar/yusuf-can/18596-ilginc-kareler-albert-pikein-mektubu-kissengerin-demeci-ve-einsteinin-yorumu-isiginda-yasananlar/

[4] https://www.adalah.org/en/content/view/10770

[5] https://www.google.com/amp/s/www.aljazeera.com/amp/news/2023/10/8/israeli-lawmaker-blames-pogroms-against-palestinians-for-terrible-attacks

“Büyük İsrail”: Orta Doğu için Siyonist Plan – Kanlı “Oded Yinon Planı” Tam Metni


Yorumlar
  1. Yeter Artık... dedi ki:

    Çok iyi bir analiz olmuş. 👏👏👏

  2. Tuncay dedi ki:

    İtrailin müslüman halkı yok Filistin in müslüman halkı var son söz kısmına kafam takıldı orayı duzeltirseniz sevinirim