savunmahavacılıkteknolojipolitikaanalizmevduatkriptosağlıkkoronavirüsenflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
35,1981
EURO
36,7471
ALTIN
2.968,65
BIST
9.724,50
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Ankara
Yağmurlu
6°C
Ankara
6°C
Yağmurlu
Cumartesi Hafif Yağmurlu
6°C
Pazar Parçalı Bulutlu
8°C
Pazartesi Çok Bulutlu
10°C
Salı Yağmurlu
9°C

Hızlandırılmış Tren Maceraları

Hızlandırılmış Tren Maceraları
A+
A-

Rayların Kralı Erdoğan

Hızlandırılmış Tren Maceraları

Baraj denince akıllara Süleyman Demirel, otoyol denince Turgut Özal ve demiryolu denince de Mustafa Kemal Atatürk ile 10.  Yıl marşında geçen ‘‘Demir ağlarla ördük Anayurdu dört baştan’’ dizesi gelmektedir. Gerçekten de Atatürk döneminde yılda ortalama 250 kilometre demiryolu yapılmıştır.

Ercan Caner, Sun Savunma Net, 02 Temmuz 2024

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan 19 Ağustos 2012 tarihinde Kartal-Kadıköy metrosunun açılış töreninde bir konuşma yapar ve aşağıdaki 10.Yıl Marşı’na atıfta bulunarak; Biliyorsunuz 10. Yıl Marşı’nda geçer, demir ağlarla ördük falan… Neyi ördün hiçbir şeyi örmüş falan değilsin; ortada duranlar belliydi. Demir ağlarla şimdi Türkiye’yi biz örüyoruz” der. Erdoğan’ın ‘‘Neyi ördün? Hiçbir şey falan örmüş değilsin’’ sözleriyle kimi hedef aldığı bellidir.

Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları inşaatının ilk yüklenicilerinden ve 10.000 kilometrelik demiryolunun 1250 kilometrelik bölümünü inşa ettiği için, kendisine Atatürk tarafından Demirağ soyadı verilen Nuri Demirağ’ın (1886-1957) torunu Nursuna Memecan AKP Sivas milletvekilidir. Sayın Memecan; Atatürk, dedesi Demirağ ve genel başkanı Erdoğan arasında kalmıştır ve aşağıdaki açıklamayı yapar;

Sayın Başbakanımız, dedem Nuri Demirağ’ın yaptıkları, o zamanki girişimciliği ve iş adamlılığıyla her zaman övünmüş ve Sivas Havalimanı’na da ismini vermiştir. Dedem Nuri Demirağ, o zamana kadar hep uluslararası şirketlere verilen işleri ilk defa yerli girişimle yapmış bir isim. 1500 kilometreye yakın demiryolu ağı yaptı. Atatürk bu yüzden dedemin soy isminin Demirağ olmasını istemiş. Atatürk’ün destek ve teşvikleriyle sürdürülen bu girişimler maalesef sonrasında baltalanmış. Daha sonra dedem uçak fabrikası da yapmış, pilotlar yetiştirmiş. Fakat bu girişimler, o dönem hep engellenmiş. Yurdu demir ağlarla örme girişimi orada kalmış. Sayın Başbakanın bahsettiği bu engellemeler. Ben de Başbakan’a eline sağlık diyorum. Sayın Başbakan konuşmasında demiryolu atılımının yaşandığı yıllara değil, sonraki ilgisizliğe vurgu yapmaktadır. O günden bugüne bir şey yapılmadığını söylüyor.”

Soldan sağa: Nuri Demirağ, AKP milletvekili Nursuna Memecan ve dönemin başbakanlık görevini yürüten Recep Tayyip Erdoğan

Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları (TCDD) Genel Müdürü Süleyman Karaman 20 Eylül 2012 tarihinde bir açıklama yapar ve “Atatürk döneminde yıllık 250 kilometre demiryolu yapılmışken, kendi yönetimimiz altında 2004 yılından bu yana 1086 kilometre yol yapıldı” der. TCDD genel müdürü kendi dönemimiz derken AKP’nin iktidara geldiği 2004 ile 2012 arasındaki sekiz yıllık dönemi kastetmektedir.

TCDD genel müdürünün verdiği rakamlara göre AKP’nin yıllık demiryolu döşeme uzunluğu sadece 135 kilometredir (1086÷8~135).

Demiryolları Devlet Politikası Oldu – Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Web Sitesi, Temmuz 2024

Cumhuriyetin ilk yılları ile birlikte başlayan demiryolu seferberliğine yıllarca verilen arayı kapatmak ve demiryollarının tekrar hak ettiği yeri alabilmesi için Bakanlığımız, demiryollarını öncelikli iyileştirilmesi gereken sektör olarak belirlemiştir. Yeni bir demiryolu seferberliğine dönüşen bu tercih sonucunda, yılda ortalama 134 kilometreden 18 kilometreye düşen demiryolu yapımı yılda ortalama 135 kilometreye ulaşmıştır.

Yapılan yatırımlar ile ülkemiz hızlı trenle tanışmış, 13 Mart 2009 tarihinde Ankara-Eskişehir arasında başlayan hızlı tren taşımacılığı 23 Ağustos 2011 günü Konya’ya da ulaşmıştır. Ülkemizin baştanbaşa hızlı tren hatlarıyla örmek için ise gerek proje gerekse yapım çalışmaları hızla devam etmektedir. 2023 yılında 10.000 km hızlı tren hattına ulaşmaya yönelik bu hedef doğrultusunda yürütülen faaliyetlerin yanı sıra bakımsızlıktan çürümeye yüz tutan hatlarımızda 6.375 km yol yenilenmesi yapılmıştır.

Planlanan çalışmalar tamamlandıkça Türkiye’nin demiryolu sektöründe uluslararası ve bölgesel çapta önemi büyük oranda artacak ve Avrupa ile Asya arasındaki yaklaşık 75 Milyar Dolarlık taşımacılık hacminden çok daha büyük bir pay alacak olan Türkiye demiryolu taşımacılığının kalbi durumuna gelecektir.

Ankara-İstanbul Rehabilitasyon Projesi – 08 Haziran 2003

Ankara ile İstanbul’u birbirine bağlayacak olan hızlı tren projesinin birinci etabının temeli başbakanlık görevini yürüten Recep Tayyip Erdoğan tarafından atılır. Bizzat Erdoğan projenin tamamının 05 Aralık 2005 tarihinde bitirileceğini temel atma töreni esnasında açıklar.

15-31 Aralık 2003 tarihleri arasında Ankara-İstanbul arası tren seferleri birer hafta durdurulur ve yol yenileme çalışmaları yapılır. Dâhice düşünceye göre 15 gün içinde bütün demiryolunun bakımı tamamlanacak ve trenler birden hızlanacaktır, mucize gibi bir şeydir.

Fakat ne yazık ki 15 günde yol bakım çalışmasının tamamlanması mucizesi gerçekleşemez. Ve 80 teknik eleman, 602 işçi ve sekiz adet makine grubu ile aralıksız yürütülen çalışmalar sonucu; makas geçişlerinden 44 dakika, geniş kurp (İng. Curve. Demiryolundaki dönüşler. Demiryolu dönüşleri, maksimum hızı, çekiş için gereken gücü ve tekerleklerin yıpranmasını etkileyen önemli bir faktör. Dönüşlerin keskinliği “kurp yarıçapı” ile ölçülür. Kurp yarıçapı: İng. Curve radius. Demiryolundaki dönüşlerin keskinliğini gösteren ölçüdür. Yolcu trenleri için minimum kurp yarıçap 200 metre olarak kabul edilir. Diğer demiryolu araçları için ise minimum yarıçap 125 metredir) ile kapatılan hemzeminlerdeki geçişlerden 50 dakika ve istasyon sayısının azaltılmasından 6 dakika olmak üzere seyir süresinden toplam 100 dakika kazanılır.

Dmitri Maruta/Getty Images

Ancak diğer ekspreslerde 6 saat 30 dakika olan seyir süresi 100 dakika azaltılmaz ve yukarıdaki iyileştirmeler nedeniyle kazanılan 100 dakikanın sadece 75 dakikası (1 Saat 15 Dakika) Hızlandırılmış Tren seyir süresine yansıtılarak seyir süresi 5 saat 15 dakikaya indirilir.

Pamukova Tren Kazası – Wikipedi

Pamukova tren kazası veya Pamukova faciası, 22 Temmuz 2004 günü Sakarya’nın Pamukova ilçesinde meydana gelen tren kazasıdır. Ankara-İstanbul arasında hızlandırılmış tren seferini yapan Yakup Kadri Karaosmanoğlu adlı tren aşırı hızdan dolayı raydan çıkmış, toplam 230 yolcudan 41 kişinin ölümüne, 89 kişinin de yaralanmasına sebep olmuştur. Kaza, Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları (TCDD) bünyesinde sürmekte olan özelleştirilme süreci ve yeni hayata geçirilen hızlı tren projesinin ilk adımında meydana gelmiştir. Yolcu sayısı olarak en yoğun hat olan Ankara-İstanbul tren hattı arasında hızlı tren uygulamasına yetersiz altyapıya rağmen aceleyle yapılan geçiş yüzünden meydana gelen kazadan sonra kamuoyu tepki göstermiştir.

Kazadan sonra Prof. Dr. Sıddık Binboğa Yarman başkanlığında oluşturulan Bilim Kurulu raporuna göre kaza şu şekilde gerçekleşmiştir: Tren Mekece İstasyonu’nu geçtikten sonra 345 metre yarıçapındaki dönemece 132 kilometre/saat hızla girmiştir. Dönemeçte uyulması gereken hız limiti ise 80 kilometredir. Aşırı hız yüzünden trenin ikinci yolcu vagonunun sol tekerleği raydan çıkmış, bu vagona bağlı vagonların da raydan çıkması sonucu trenin dengesi bozularak hızla sürüklenerek yana yatmıştır. Aynı raporda kaza mahallinde makinistler için uyarıcı işaret ve tabela bulunmadığı, toplam yolculuk için verilen 5 saat 15 dakikanın yeterli olmadığı ve uygun olmayan altyapının da kazayı etkileyen faktörlerden olduğu belirtilmiştir.

Hızlandırılmış tren Pamukova’da raydan çıkmış, 41 kişi ölmüş ve 81 kişi de yaralanmıştır. Ancak kaza meydana geldiğinde kendisine verilen ulaştırma bakanlığı görevini yürüten Binali Yıldırım tren kazasıyla nedeniyle istifa etmeyeceğini ve yaptığı uygulamaların arkasında olduğunu açıklar. O, kendisine göre; zor zamanlarda bırakıp kaçacak bir adam değildir ve kesinlikle de yaptığı her uygulamanın da arkasında olan biridir.

Kendisine ulaştırma bakanlığı görevi verilen Binali’ye göre kaza elim ve üzücüdür, ancak kazayı daha da üzücü yapan hızlandırılmış tren uygulamalarıyla ilişkilendirilmeye çalışılmasıdır. Ve bu psikolojik ortam içinde hiç kolay değildir, savunulacak bir husus da görmemektedir.

Pamukova Tren Faciası – Gazete Manşetleri

Binali’ye göre hızlı tren bilimsel olarak hızı 250 kilometre ve üzerinde olan trenledir. Ve sadece 106 kilometre hız yapan bir trenin bilimsel olarak hızlı tren olması söz konusu olamaz. Daha önce de trenler ortalama 90 kilometre hız yapmaktadır ve sadece 16 kilometrelik bir iyileştirme yapılmıştır. Üstelik demiryollarında son 50 yılda hiçbir çalışma yapılmamıştır ve işte bu nedenle de Pamukova kazası öncesinde daha büyük sonuçlar içeren (öl ve yaralı sayısının daha fazla olduğu kazaları kastediyor olabilir) kazalar olmuştur. Pamukova kazası ise, son 50 yılda meydana gelen dördüncü sırada bir kazadır.

Binali’ye göre kaza sadece hız nedeniyle de meydana gelmemiştir ve insan unsuru da önemlidir. Güzergâhtaki 180 makas yenilenmiş ve bu yenileme sayesinde makaslardaki yavaşlama azaltılarak 45 dakika kazanılmıştır. Yine treni hızlandırmak ve zaman kazanmak maksadıyla ara duraklarda durmak kaldırılmıştır. Vagonların hıza yetersiz kaldığı iddialarının ise hiçbir dayanağı yoktur.

Bakan Binali’ye göre kazalar sadece hız nedeniyle oluşmamaktadır. Kazaların birçok nedeni bulunmaktadır ve kullanıcı hatası da bu nedenlerin arasındadır. Ve dünyadaki örnekler de kazaların %85’inin insan hatasından kaynaklandığını göstermektedir. Pamukova kazasını dönüp dolaştırıp sadece 16 kilometrelik hız artışıyla ilişkilendirmek insafa sığmamaktadır.

Bakan Binali hızını alamaz ve tıpkı hızlandırılmış tren gibi, Pamukova kazasını siyaset aracı yapanları da halka şikâyet eder ve ayıp sayar. Bakan istifa etsin diyenlere de yanıt veren Binali, zor anlarda bırakıp kaçacak bir adam olmadığını, yaptığı her uygulamanın arkasında olduğunu ve hesabını da sonuna kadar vereceğini söyler. Acıların bir kenara bırakılarak kendisine yüklenilmesi de yüce milletin takdirine bırakır.

Binali’ye göre kazanın meydana gelmesinin nedeni saatte 80 kilometre olması gereken viraj giriş hızının 118 kilometre/saat olmasıdır. Yani kazaya insan faktörü neden olmuştur.

Rayların kralı Recep Tayyip Erdoğan kaza yerinde incelemelerde bulunurken. Fotoğraf: Getty Images

Bakan Binali’ye göre hazırlıklar tamdır. Proje ilk kez 30 Mayıs 2003 tarihinde gündeme gelmiş ve o tarihten beri 180 makas ve raylar değiştirilmiştir. AKP iktidara gelene kadar ülke rayları yurtdışından almaktadır, oysa AKP geldikten sonra raylar Karabük’te yapılmaya başlanmıştır. Karabük artık ray imal eder hale gelmiştir. Ayrıca traversler de değiştirilmiş ve yol bakımı yapılmıştır. Hemzemin geçitler de unutulmamış ve ilgili çalışmalar yapılmıştır. Deneme seferleri de yapıldıktan sonra 04 Haziran 2004 tarihinde hizmete açılmış ve kazaya kadar 192 sefer de gerçekleştirilmiştir.

Bakan Binali son olarak; bu olay üzerinden siyaset yapılmaması gerektiğini aksi takdirde 1946 yılından o güne kadar unutulan demiryollarıyla ilgili yapılanlara büyük kötülük yapılmış olacağını da söyler.

11 Ağustos 2004 tarihinde Kocaeli’nin Gebze ilçesinin Tavşancıl mevkiinde iki tren çarpışır. Kazada sekiz kişi hayatını kaybeder, 88 kişi de yaralanır. Kazanın ardından düzenlediği bir basın toplantısında gazetecilerden biri bakana ‘‘istifa edecek misiniz’’ sorusunu yöneltir. O yıllarda gazeteciler böyle sorular sorabilmektedir. Binali’nin yanıtı ilginçtir:

Görünüşe bakılırsa Bakan Binali, kendisini gelecekte başbakan ve hatta Türkiye Cumhuriyeti’nin son başbakanı yapabilecek bu hızlandırılmış tren projesinden hoşlanıyor görünmektedir. Gelecekte Binali’nin ‘‘HOŞUNA GİTMEYEN’’ onu ‘‘ZORLAYAN’’ ve ‘‘HİÇ GİRMESEYDİK BU İŞE’’ dediği projeler de olacaktır.

Dava Zaman Aşımı Nedeniyle Düşüyor…

41 insanımızın hayatın kaybettiği ve 81 insanın da yaralandığı kazanın davası 2012 yılında düşer kazanın asıl sorumluları yargılanmadan kurtulur.

Bilim insanları hiçbir altyapı oluşturulmaksızın ve plan yapılmadan; İstanbul-Ankara arasını 5 saat 15 dakikada gidecek şekilde sürat ayarlaması yapılmasının ve sadece ray değiştirerek bunun sağlanmasının imkânsız olduğunu ısrarla söylemeye devam etmektedirler. Ve kazanın asıl nedeninin de, kırılan ve personel azaltımı nedeniyle bakım için fark edilmeyen bir fren diski olduğunu iddia etmektedir.

Yıllar sonra demiryolu kazaları olmaya devam edecek ve demiryolu denince akla bir türlü Rayların Kralı Erdoğan gelmeyecektir.

Demiryolu, dünyanın en güvenli ulaşım sistemlerinden bir tanesidir, ancak AKP döneminde tren kazaları nedense artar.

AKP Döneminde Demiryolu Kazalarındaki Kayıplar

CHP Mersin Milletvekili Alpay Antmen 2019 yılında CİMER üzerinden Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’na 16 yılda tren ve demiryolu kazalarında kaç insanın hayatını kaybettiğini sorar. Yanıtta verilen rakamlar ürkütücüdür. 2003-2018 yılları arasında 1.492 kişinin tren ve demiryolu kazalarında öldüğü bildirilmektedir.

Çorlu tren kazasının ardından vagonların görüntüsü. Fotoğraf: Twitter@TrenKatliamı

CHP milletvekiline göre ehliyet ve liyakat yerine tarikat, cemaat ve rant anlayışının TCDD yönetimine yansımış olmasının kazalarda çok büyük payı bulunmaktadır. Sayın milletvekili tren kazaları sonrası istifa eden (yabancı ülkelerde) bazı sorumluları da örnek gösterir. Örneğin 2008 yılında Macaristan’da meydana gelen ve dört kişinin öldüğü tren kazasının ardından ulaştırma bakanı ve demir yolları genel müdürü istifa etmişlerdir.

Hırvatistan ulaştırma bakanı, 2009 yılında meydana gelen ve altı kişinin öldüğü bir tren kazasının ardından istifa etmiştir. Yine 2009 yılında Mısır ülkesinde bir tren kazası yaşanmış ve 18 kişi ölmüştür. Bu kazanın ardından da Mısır ulaştırma bakanı istifa etmiştir. Mısır ülkesinde tren kazaları çok olmaktadır, 2012 yılında da bir tren kazası olur ve 49 öğrenci hayatını kaybeder. Sonuç kaçınılmazdır; bakan derhal istifa etmiştir. İran’da da 2016 yılında bir tren kazası olur ve 40 kişi hayatını kaybeder. Demir Yolları genel Müdürü, yöneticilerin gerçekleşen olaylarda sorumluluk almak zorunda olduğunu söyler ve istifa eder.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.