savunmahavacılıkteknolojipolitikaanalizmevduatkriptosağlıkkoronavirüsenflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
35,1981
EURO
36,7471
ALTIN
2.968,65
BIST
9.724,50
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Ankara
Yağmurlu
6°C
Ankara
6°C
Yağmurlu
Cumartesi Hafif Yağmurlu
6°C
Pazar Parçalı Bulutlu
8°C
Pazartesi Çok Bulutlu
10°C
Salı Yağmurlu
9°C

İdlib’de Türk Askerlerine Hava Saldırısı

İdlib’de Türk Askerlerine Hava Saldırısı

 

Kâbus Gecesi

 

İdlib’de Türk Askerlerine Hava Saldırısı

 

Birleşik Devletler, Türk yetkililerin açıklamalarına göre 33 askerin hayatını kaybettiği, Ankara’ya Suriye’deki çatışmalarda bugüne kadarki en kötü gününü yaşatan saldırıyı kınadı.

 

Yazar: Bethan McKerman, The Guardian, 28 Şubat 2020

Çeviren: Ercan Caner, Sun Savunma Net, 28 Şubat 2020

 

Foto: Aref Tammawi/AFP via Getty Images

 

Suriye’de, isyancıların elinde kalan son kale olan İdlib eyaletinin kontrolünü ele geçirmek maksadıyla; son zamanlarda dramatik bir şekilde şiddetlenen mücadelede düzenlenen bir hava saldırısında, düzinelerce Türk askeri hayatlarını kaybetti.

 

Türk yetkililer yaptıkları açıklamada; Perşembe gecesi düzenlenen hava saldırısında en az 33 askerin hayatını kaybettiğini açıkladılar. Ilımlı ve cihatçı isyancı gruplardan çeşitli askeri kaynaklar, ölümlerin Suriye’nin kuzeydoğusunda yer alan Türkiye sınırındaki eyaletin Balioun köyü yakınlarında, iki katlı bir binaya gerçekleştirilen hassas bir hava saldırısı sonucu meydana geldiğini ifade ettiler.

 

Bölgedeki isyancı gruplara yardım maksadıyla bu ayın başlarında gönderilen takviye birliklerinden bir Türk konvoyu, Perşembe sabahı ağır ateş altında kalmış ve korunmak maksadıyla Balioun köyü mahalli belediye meclis binasına sığınmıştır.

 

Türkiye’nin güneydoğusunda, Suriye sınırında yer alan Hatay kentinin Valisi Rahmi Doğan, Perşembe gecesi yaptığı açıklamada; ambulansların Suriye sınırını geçerek yakınlardaki Reyhanlı kasabasındaki hastaneye gittiklerini ifade etmiştir.

 

Türk yetkililer saldırı nedeniyle Suriye rejimini suçlamaktadır,  fakat İdlib eyaletinden birkaç kaynak ve doğrulanmamış video görüntüleri saldırının, son üç aydır İdlib eyaletine düzenlenen şiddetli saldırılarda Şam yönetimine yardım etmekte olan Rus hava kuvvetleri tarafından gerçekleştirildiğini ortaya koymaktadır.

 

Birleşmiş Milletler, saldırı sonrası yaptığı açıklamada; çatışmaların giderek daha da şiddetlenme riskine dikkat çekerek, Suriye’nin kuzeydoğusu için acil eylem çağrısında bulunmuştur.

 

Ülkede dokuz yıldır sürmekte olan iç savaşta en kötü insanlık dramına neden olan; Rusya destekli Suriye rejim kuvvetlerinin Aralık ayından beri düzenledikleri saldırılar ile bölgeyi Türkiye destekli isyancılardan geri alırken, Türk sınırındaki İdlib eyaletinde yaklaşık bir milyon sivil yaşadıkları yerleri terk etmek zorunda kalmıştır.

 

Ankara ve Moskova önemli ticaret, enerji ve savunma anlaşmalarına imza atarken, farklı tarafları destekleyen iki ülke arasındaki ilişkinin gerçek mahiyeti, Suriye’deki son şiddet olayları ile ortaya çıkmış durumdadır.

 

Ülkenin İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cuma erken saatlerde yaptığı açıklamada rejimin bilinen bütün hedeflerinin hava ve kara ateş destek unsurları ile ateş altına alındığını ve alınmaya devam ettiğini ifade etmiştir. Anadolu Ajansının haberine göre; Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde düzenlenen Güvenlik Zirvesine ilişkin yaptığı yazılı açıklamada Altun, aşağıdaki ifadelere yer vermiştir:

 

‘‘Zirvede, Esed rejiminin yüz binlerce Suriyelinin ölümünden sorumlu olduğu vurgulanarak, namlusunu, Türkiye Cumhuriyeti’nin hak ve menfaatlerini korumak üzere görev yapan askerlerimize doğrultan gayrı meşru rejime misliyle mukabele edilmesi kararlaştırılmıştır. Bu kapsamda hava ve kara ateş destek unsurlarımızla rejimin bilinen tüm hedefleri ateş altına alınmıştır, alınmaya devam etmektedir. Bu vesileyle rejimin işlediği insanlığa karşı suçların durdurulması amacıyla Astana Süreci’nin tarafları başta olmak üzere tüm uluslararası toplumu üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmeye çağırıyoruz. Geçmişte Ruanda’da, Bosna Hersek’te yaşananların bugün İdlib’de tekrarlanmasına seyirci kalınamaz; kalınmayacaktır. Kahraman askerlerimizin kanı yerde bırakılmayacaktır. Suriye sahasında devam eden faaliyetlerimiz, bayrağımıza uzatılan eller kırılana dek sürecektir.”

 

Birleşik Devletler Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada ise saldırı nedeniyle büyük endişe duyulduğu ve NATO müttefiki Türkiye’nin yanında yer aldıkları ifade edilmiş ve Assad rejimi ile Rusya ve İran destekli unsurlar tarafından yapılan aşağılık saldırılara derhal son verilmesi çağrısı yapılmıştır.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Perşembe gecesi acil bir güvenlik zirvesine başkanlık etmiş ve Türk yetkililer gazetecilere; İdlib eyaletindeki operasyonda Avrupa Birliği ve NATO desteğini sağlamaya yönelik bir hamle olarak, Ankara’nın bundan sonra Suriyeli mültecilerin Avrupa’ya kara ve deniz yoluyla geçişlerini durdurmama kararı aldığını açıklamıştır.

 

Türk yetkililer; sahil güvenlik ve sınır polisine, Avrupa’ya gitmek isteyen mültecileri engellememe emrinin verildiğini de ifade etmiştir.

 

Bashar al-Assad’ın ordusu ve Rus hava gücüyle desteklenen militanlardan kaçan neredeyse bir milyona yakın insan, İdlib eyaletinin Türkiye sınırında, soğuk kış şartlarında çok kötü koşullarda yaşamaktadır.

 

Türkiye 3,6 milyon Suriye vatandaşını ülkesinde barındırdığını ve artık daha fazla mülteci almak istemediğini ifade etmiştir. Ankara yönetimi, son üç hafta içinde,  Güneydoğu sınırını emniyete almak maksadıyla beklenmedik bir adım atarak binlerce asker ve askeri donanım konvoylarını İdlib eyaletine göndermiş ve rejim unsurlarıyla ilk direkt çatışmalar yaşanmıştır.

 

İdlib eyaleti ve çevresindeki alanların, teknik olarak 2018 yılında imzalanan bir gerginliği azaltma anlaşması ile korunurken, geçtiğimiz yıl; bölgede kontrolün ılımlı isyancı gruplardan Suriye’nin eski El Kaide kolu olan Hayat Tahrir al-Sham (HTS) terör örgütüne geçmesi nedeniyle anlaşma bozulmuştur.

 

Birleşmiş Milletler ve yardım kuruluşlarının İdlib eyaletindeki savaşın üç milyon sivili tehlikeye sokacağı yönündeki uyarılara rağmen Şam yönetimi, HTS’nin gerginliği azaltma anlaşmasına dâhil olmadığı argümanına sığınarak, eyalete önce yıpratıcı, sonrasında da tam ölçekli bir saldırı başlatmıştır.

 

Türkiye, isyancılara bir kasabanın ele geçirilmesinde yardım etmiş, fakat Perşembe sabahı düzenlenen ve üç askerin hayatını kaybettiği saldırı ile aynı günün gecesi düzenlenen hava saldırısında kaybettiği 22 (Türk yetkililer şehit sayısını 33 olarak açıklamıştır) asker öncesinde, 17 askeri personelini bölgedeki çatışmalarda kaybetmiştir. Bu sayı bugüne kadar Türkiye’nin bir günde kaybettiği en büyük sayıdır.

 

Ateşkesin yeniden tesis edilmesi yönündeki Türk girişimleri ve şiddetin durdurulması için yapılan giderek artan uluslararası çağrılar bugüne kadar Kremlin tarafından dikkate alınmamıştır. Erdoğan, İdlib eyaleti konusunda Ankara’nın Şam ve Moskova yönetimleri karşısında geri adım atmayacağını dile getirmiş ve rejime Şubat ayı sonuna kadar çekilmesi için süre vermiştir.

 

Birleşik Devletler Senatörü Lindsey Graham Perşembe günü bir açıklama yapmış ve sivillere yönelik saldırıların durdurulması maksadıyla; Başkan Donald Trump’tan, İdlib eyaleti üzerinde uçuşa yasak bölge oluşturulmasını talep etmiştir

 

Cumhuriyet Partisi Senatörü Graham açıklamasında; İdlib eyaletinin Assad, İran ve Rusya tarafından tahrip edilmesine bütün dünyanın seyirci kaldığını dile getirmiştir. Graham açıklamasında; Birleşik Devletler önderliğinde dünyanın, İran, Rusya ve Assad’a baskı yapması durumunda, geri adım atacaklarından ve Suriye iç savaşının siyasi görüşmeler yoluyla çözülmesinin önünün açılacağından emin olduğunu dile getirmiştir.

 

Birleşik Devletler NATO Büyükelçisi Kay Bailey Hutchinson da Perşembe günü gerçekleşen olayların Türkiye’ye kimin güvenilir ortak olduğunu göstermesi gerektiğini ve Washington yönetimince batı ittifakını tehlikeye soktuğu ifade edilen Rus füze savunma sistemleri alımından vazgeçmesi gerektiğini dile getirmiştir.

 

Çevirenin Notları: Öncelikle alçakça saldırıda hayatlarını kaybeden kahraman askerlerimize rahmet, yaralananlara da acil şifalar diliyorum.

 

Yazı aslına sadık kalınarak çevrilmiştir. Yazının çevrilerek paylaşılması yazıda ifade edilen ve ileri sürülen iddiaların Sun Savunma Net ve çeviren tarafından paylaşıldığı anlamına gelmemektedir.

 

Yazının orijinal metnine aşağıdaki link üzerinden erişebilirsiniz.

 

Dozens of Turkish soldiers killed in strike in Idlib in Syria

Dozens of Turkish soldiers have been killed in an airstrike in Syria’s Idlib province, in a dramatic escalation in the battle for control of the country’s last opposition stronghold. Turkish officials said at least 33 of its military personnel were killed in the attack on Thursday night, and more than 30 others injured.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.