savunmahavacılıkteknolojipolitikaanalizmevduatkriptosağlıkkoronavirüsenflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
35,2773
EURO
36,8136
ALTIN
2.977,01
BIST
10.025,47
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Ankara
Çok Bulutlu
6°C
Ankara
6°C
Çok Bulutlu
Pazartesi Açık
6°C
Salı Açık
7°C
Çarşamba Açık
8°C
Perşembe Açık
7°C

Jandarma Genel Komutanlığı mahkemeye öyle bir evrak gönderdi ki…

Jandarma Genel Komutanlığı mahkemeye öyle bir evrak gönderdi ki…
A+
A-

Jandarma Genel Komutanlığı mahkemeye öyle bir evrak gönderdi ki…

 

Ortaya film gibi bir hikâye çıktı

 

Müyesser Yıldız, Odatv, 17 Şubat 2020


Bir atama kararının iptali için Ankara 12. İdare Mahkemesi’nde açılan dava, sonunda öyle bir noktaya vardı ki, ortaya film gibi bir hikâye çıktı.

 

Olayın geçtiği yer İçişleri Bakanlığı’na bağlı Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi… Tarafları da tayini çıkarıldığı için dava açan bir albay ile davada kurumu savunmak adına mahkemeye gönderilen evrakların altında imzası olan 2 albay ve 1 yarbay…

 

En baştan başlayalım.

 

Albay, Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi (JSGA) İnşaat ve Emlak Şube Müdürü olarak görev yapmaktadır.

 

31 Ekim 2018’de şöyle bir olay yaşanır:

 

Albayın oturduğu siteye akşam saatlerinde bir araç gelir. İçinden 2 kişi çıkar. Kapıdaki güvenlik görevlisine kendilerini polis memuru olarak tanıtarak, Gölbaşı İlçesi’nden çalınan bir araçla ilgili şüphelileri araştırdıklarını söylerler. Peşinden eşi de emekli emniyet görevlisi olan bu albayın dairesinin numarasını vererek, “Kim oturuyor? Araç plakası nedir?” diye sorarlar.

 

Görevli, istenen bilgileri verip, kendilerini site yönetimiyle görüştürebileceğini bildirir, ama o 2 kişi kaçarcasına buradan ayrılır.  

 

Güvenlik görevlisi, durumdan albayı haberdar eder. O da karakola giderek, olayı anlatır, gelen aracın plakasını bildirir ve şikâyetçi olur.

 

Yaklaşık 1 hafta sonra aynı kişiler, bu defa farklı plakalı bir araçla yine gelir. Güvenlik görevlisi bu defa hemen albayı arar. Albay, site girişine gidip, kim olduklarını ve kimin tarafından görevlendirildiklerini sorup, kimliklerini göstermelerini ister. Gelenler, hiçbir şey söylemeden, buradan ayrılır. 

 

Bir süre sonra Albayın gittiği karakoldan bilgi gelir. Plakasını verdiği aracın polise değil, Jandarma’ya kayıtlı olduğu belirlenmiştir!..

 

GÖREV YERİ DEĞİŞTİ… RAPORUNA “SAHTE” MUAMELESİ YAPILDI

 

Söz konusu olaylar yaşanırken, Albayın görev yeri hiçbir gerekçe gösterilmeksizin değiştirilir. İnşaat ve Emlak Şube Müdürlüğü’nden alınıp, Eğitim Merkezi Komutanlığı’na öğretim görevlisi olarak atanır.

 

Yeni görevine başladıktan sonra da rahatsızlanır. Sağlık Bilimleri Üniversitesi’ne bağlı Ankara Gaziler Fizik Tedavi Rehabilitasyon Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden heyet raporu alır.

 

Ancak amirleri inanmamış olacak ki, doğruluğunu tespit etmek için rapor bir de Ankara Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne gönderilir. Hastane, albayın rahatsızlığını ve raporu doğrular.

 

Bu ön bilgilerden sonra dava sürecine gelelim.

 

Albay, atamanın iptali için Ankara 12’inci İdare Mahkemesi’ne dava açar.

 

Dava devam ederken, yine gerekçesiz bir şekilde bu defa Doğu’daki bir ile tayin edilir.

 

ÖNCE 96.5 SİCİL NOTU VERDİ SONRA “YETERSİZ” DEDİ

 

Kendisi de emekli bir asker olan Albayın Avukatı Alp Kaya, dava sürecinde müvekkilinin sicil dosyalarının getirtilmesini ister. Mahkeme, kabul eder ve ilgili kurumlara yazı yazar.

 

İlk olarak 23 Aralık 2019’da Jandarma Genel Komutanlığı’ndan bu albayın sicil dosyası gelir. 1 Nisan 2019 tarihinde düzenlenmiş olan “Teğmen-Albay Sicil Belgesi” şöyledir:

 

– Tüm terfi ve ilerlemeleri zamanında ve başarılıdır. Hatta yüksek lisans yaparak 1 yıl erken terfi etmiştir.

 

– Subaylık geçmişinde 50 adet takdirname, ödül, üstün başarı rozeti almıştır.

 

– Bu takdirname ve ödüllerin 25’ini dava konusu atamayı yapan Akademi’deki görevi sırasında 2010-2019 arasında almıştır. 2’si de bizzat Akademi Başkanı Jandarma Tuğgeneral Hüseyin Kurtoğlu tarafından verilmiştir.

 

Ayrıca birinci sicil amiri, sicil dosyasında yer alan kriterlerle ilgili olarak, “Kategorisindeki emsallerinin üstünde mükemmel” demiş, “Sicil üstleri gerekçe ve kanaatleri” bölümüne ise, “Kendisine verilen farklı görevleri yerine getirirken disiplin kuralları çerçevesinde azami hassasiyet göstererek eksiksiz ve zamanında yapmak için büyük gayret sarf eder” yazdıktan sonra Albaya 96.5 sicil notu vermiştir. İkinci ve üçüncü sicil amirleri de aynı değerlendirmeyi yapıp, sicil notunu 96.67 olarak belirlemiştir. 

 

Albayın çalıştığı Jandarma ve Sahil Güvenlik Komutanlığı’nın Mahkemeye gönderdiği belgelere gelelim.

 

31 Aralık 2019’da gönderilen evraklardan ilki “Sicil/Disiplin Amirlerinin Öğretim Görevlisi Performansını Değerlendirme Formu”dur. 21 Mayıs 2019, yani Albayın Doğu’ya tayininden 1 hafta sonra ve de mahkemenin belgelerin istenmesi kararı almasının ardından düzenlenmiş bir evraktır.

 

Birinci sicil amiri olan ve bölüm başkanlığı görevini yürüten Albay tarafından imzalanmıştır.

 

Buna göre; davayı açan albay, Jandarma Genel Komutanlığı’ndaki sicil dosyasında da yer alan ve “Mükemmel” denilen 17 niteliğin 3’ünde “Çok yetersiz”, 7’sinde “Yetersiz”dir. Yani aranan niteliklerin yarısını dahi karşılayamayan, 100 üzerinden 50 not alacak düzeyde başarısız ve niteliksiz bir subaydır. Özetle Jandarma’nın ilgili yönergesi kapsamında, hakkında işlem yapılması, hatta atılması gereken biridir.

 

İşin en ilginç kısmı; bu evrakın altındaki imza, Jandarma Genel Komutanlığı’ndaki sicil dosyasına göre, Albay için “Mükemmel” diyen ve 96.5 sicil notu veren isme aittir!..

 

HEM ŞAİBELİ HEM TECRÜBELİ

 

Yazının başlangıcında, Albayın oturduğu siteye gelen polis görünümlü kişileri ve aldığı sağlık raporunu anlatmıştık ya, Jandarma ve Sahil Güvenlik Komutanlığı’nın Mahkemeye gönderdiği diğer 2 evrak da bu olaylarla ilgili.

 

İlki, Personel Daire Başkan Vekili olan albayın imzasını taşıyor. 21 Mayıs 2019’da düzenlenen “Sicil/Disiplin Amirlerinin Öğretim Görevlisi Performansını Değerlendirme Formu”na atıf yapılan evrakta, albayın “Bilinçli ve kasıtlı olarak derslere girmeyerek, eğitim-öğretim planını olumsuz etkilediği” bildirilir. Ancak aldığı rapordan hiç söz edilmez. 

 

Disiplin ve Hukuk İşleri Şube Müdürü Yarbayın imzaladığı diğer evraka gelince; Önce yine 21 Mayıs tarihli belge referans gösterilir. Ardından şu iddialarda bulunulur:

 

“Davacının şube müdürü olarak görev yaptığı Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi Başkanlığı İnşaat ve Emlak Şube Müdürlüğü bünyesinde büyük bütçeli projeler yürütülmektedir. Davacının bu görevi esnasında yapılan kontrol ve denetlemeler ile alınan duyumlar neticesinde iş ilişkisi içerisinde olunan veya olunabilecek firma yetkilileri ile makam ve memuriyetine uygun olmayan tutum ve davranışlar geliştirdiği, eğlence mekânlarında bu kişilerle eğlendiği ve bu durumun maiyetindeki personel açısından disiplin ve mesleki olarak olumsuz etkisi olduğu yönünde bilgi edinilmiştir. Diğer taraftan ilgilinin dosyasında yapılan incelemelerde, mal beyanının memuriyet göreviyle orantısında şüphe oluşturduğu değerlendirilmiştir. İlgilinin tutum ve davranışları ile kurduğu ilişkilerin, gerek memuriyet görevi ve unvanı etkisi altında olan personele olumsuz olabilecek etkisinin engellenmesi, gerekse JSGA’nde yürütülen büyük ölçekli ve bütçeli projelerin kişiler üzerindeki soru işaretini kaldıramayacak mahiyette olması nedeniyle ve de akademi bünyesinde yürütülen eğitim öğretim faaliyetleri kapsamında öğretim görevlisine duyulan geniş çaplı ihtiyaç ve hizmet verimliliğini karşılamak maksadıyla kendisinin mesleki bilgi ve tecrübesinden de istifa edilebileceği değerlendirilerek, Eğitim Merkezi Komutanlığı emrine görevlendirilmiştir.”

 

Önemli ve ciddi ithamlar… Peki, bilgi-belge var mı?.. “Kontrol ve denetlemeler ile alınan duyumlar” denildiğine göre, yok. Ve anlaşılan, siteye giden polis görünümlü kişiler, bu iddiaları araştırıyormuş!.. 

 

Bunları geçelim; İddialar doğru idiyse, öncelikle bu albay hakkında yasal işlem yapılması, sicilinin de buna göre verilmesi gerekmez miydi?

 

Öte yandan, o iddialar sıralandıktan sonra, “Kendisinin mesleki bilgi ve tecrübesinden de istifa edilebileceği değerlendirilerek Eğitim Merkezi Komutanlığı emrine görevlendirilmiştir” denilmesi, başlı başına bir çelişki değil midir?

 

TAYİN DAVASINDAN “KUMPAS” DAVASI MI ÇIKACAK?

 

Bu evraklardan sonra ne mi olur?

 

Albayın Avukatı Alp Kaya, müvekkili hakkında tesis edilen işlemlerde “Kamu yararının gözetilmediği ve hukuken kötü niyetli olunduğunun” ortaya çıktığını savunarak, yapılan atamanın iptali yönünde karar verilmesini ister.

 

Bir şey daha yapar; Akademi’den gelen evrakların altında imzası olan 2 albay ve 1 yarbay hakkında, “Görevi kötüye kullanma, iftira ve hakaret, adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs, resmi belgede sahtecilik ile suç işlemek amacıyla örgüt kurmaktan” suç duyurusunda bulunulmasını talep eder.

 

Av. Kaya, dilekçesinde şunu da özellikle vurgular:

 

“Eylemin işleniş biçiminin daha önce TSK’nde görev yapan ve tasfiye edilmek veya etkisiz kılınmak istenen askerlere karşı sergilenen eylemlerle benzerliği göz önünde bulundurularak, şüphelilerin eyleminin bu bağlamda da incelenmesi ve soruşturulması…”

 

Hangisine yanalım; Jandarma gibi kurumda bunların yaşanmasına mı, geçmişte kendisi de “FETÖ” kumpasına maruz kalmış bir ismin başında bulunduğu kurumun “Kumpasla” suçlanmasına mı?..

 

Kaynak: https://odatv.com/jandarma-genel-komutanligi-mahkemeye-oyle-bir-evrak-gonderdi-ki-17022018_m.html

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.