Vicdani Ret
ABD Ordusu Başpiskoposu Timothy P. Broglio, Katoliklerin vicdani gerekçelerle; Pfizer, Moderna ve Johnson & Johnson COVID-19 aşılarını ret edebileceklerini açıkladı.
Ercan Caner, Sun Savunma Net, 13 Ekim 2021
Daha önce Başkan Joe Biden’in zorunlu aşı emrini destekleyen ABD Ordusu Başpiskoposu Timothy P. Broglio, yaptığı yazılı açıklamada Katolik mezhebi mensubu ABD’li askerlere sadece vicdani ret temelinde COVID-19 aşılarını reddetme hakkının verilmesi gerektiğini savunmuştur.
1895 yılında kilise tarafından kurulan Askeri Hizmetler Başpiskoposluğu, 220 tesiste toplam 1,8 milyon asker ve ailelerinin sorumluluğunu taşımaktadır. Başpiskopos Broglio, 2007 yılında Papa 16’ncı Benedict tarafından atanmıştır.
COVID-19 aşılarıyla ilgili tartışma kürtajla alınan insan fetüslerinden türetilen hücre dizilerinin kullanılmasından kaynaklanmaktadır. Başpiskopos Broglio, geçmişte başka bir seçenek olmadığında Katoliklerin fetal doku kullanılarak türetilen aşıların kullanılması yönünde fetva vermiştir.
Daha önce Vatikan da kürtaj yapılan insanlardan elde edilen fetüs dokusu kullanılan COVID-19 aşılarının Katolikler için kullanımının dinsel açıdan uygun olduğunu ilan etmiştir.
Aşıyla ilgili geçmişteki sözleriyle çelişen Başpiskopos Broglio; aşı olmayı reddeden Katoliklere maske takmalarını, sosyal mesafe kurallarına uymalarını ve düzenli olarak test yaptırmalarını tavsiye etmektedir.
Başpiskopos Broglio yazısını: kürtaj yapılan fetüslerden (üçüncü gebelik ayı başından doğuma kadarki devre içinde ana rahmindeki canlı) elde edilen hücre dokuları kullanılmayan tedaviler geliştirildiğinde Katolik askerlerin aşı olabileceği yönündeki sözleriyle bitirmiştir.
ABD eski başkanı Donald Trump’ın COVID-19 antikor tedavisinde fetal dokudan alınan hücrelerin kullanıldığı iddia edilmiştir. Trump’ın tedavisinde kullanılan Regeneron kokteyli; fare ve hamster hücreleri kullanılarak geliştirilmiş, ancak antikorun virüsü nötralize etme yeteneği, 1970’li yıllarda kürtajla alınan bir fetüsten türetilen hücre dizisi kullanılarak test edilmiştir.
Aşı geliştirme ve test çalışmalarında insan ceninlerinden alınan canlı hücrelerin kullanılması uzun yıllardan beri uygulanan bir tekniktir. Fetüse ait hücreler ve genetik materyaller saflaştırma işleminden geçirilerek yok edilmekte ve aşı nihai ürün haline getirildiğinde fetüse ait DNA’dan arınmış olmaktadır.
Her ne kadar etik olarak tartışmalı da olsa, yeni olmayan bu yöntem; çeşitli nedenlerle düşük yapan ya da kürtaj olan kadınların izniyle kullanılmış, aşı üretmek maksadıyla hamileliklerin sonlandırılması söz konusu olmamıştır.