Ey Arap! İşkenceye Derhal Son Ver!
Ben bir rehineyim. Temiz hava almak için dahi dışarıya çıkamıyorum. Ne zaman serbest bırakılacağımı ve serbest bırakıldığımda koşulların nasıl olacağını bilmiyorum. Her gün güvenliğim ve hayatımdan endişe duyuyorum. Sheikha Latifa
Ercan Caner, Sun Savunma Net, 21 Şubat 2021
Solda zalim babası tarafından villa hapsinde tutulan Sheikha Latifa, ortada Latifa’nın Cezayir asıllı annesi Houria Ahmed Lamara ve sağda Latifa’nın babası Birleşik Arap Emirlikleri’nin Başkan Yardımcısı, Başbakanı ve Dubai Emirliği hükümdarı Şeyh Muhammed bin Rashid el Maktoum. Kaynaklar: (sol) BBC ekran görüntüsü, (orta) Celebpie, (sağ) Pinterest.
Üç yıl önce 2018 yılının Mart ayında, BAE Emiri Sheikha Latifa, Dubai’deki bir alışveriş merkezinin tenha bir köşesinde, yakın arkadaşı Tiina Jauhiainen ile birlikte babasının zalim pençelerinden kurtulmak için bir kaçış planı yapar. İkilinin nihai kaçış planı tıpkı filmlerdeki gibidir. Latifa kılık değiştirir ve iki arkadaş araba ile Dubai’den kaçarak deniz kıyısına ulaşır, iki adet deniz motoruna (jet-ski) binerek kendilerini özgürlüğe kavuşturacak olan bota doğru hızla yol alırlar.
Fakat planları suya düşer.
Hindistan açıklarında, Hindistan özel kuvvetler komutanlığına bağlı komandolar tarafından yolları kesilir ve Prenses Latifa zorla Dubai’ye geri götürülür. Zulümden kaçan iki kadının içinde olduğu deniz taşıtına Hindistan tarihinin en başarılı deniz operasyonlarından bir tanesini gerçekleştirerek zavallı prensesi ele geçirmeyi başaran Hintli komandoları ve prensesi zalim babasına geri veren Hindistan’ı kınama hakkımı kullanarak kelimelerin kifayet edebileceği en sert şiddetle kınıyorum.
Neden mi kaçmak istiyordur?
Tek dileği normal bir insan gibi yaşamak ve sokağa da çıkabilmektir…
BBC’de yayınlanan video görüntülerinde; Dubai emirinin kızı o günden beri hapis hayatı yaşadığını ve kaçma teşebbüsü nedeniyle bir gün öldürüleceğinden korktuğunu dile getirmiştir.
Sheikha Latifa kaçma girişiminden beri ortalıkta görülmemiştir ve BBC tarafından kaçma girişiminden yaklaşık bir yıl sonra yayınlanan video görüntülerinde banyo dediği yerde çömelmiş olarak görülmektedir. Villadan hapishaneye çevrilen bulunduğu yerde rehine olduğunu ifade eden prenses dışarıda beş, evin içinde ise iki polisin sürekli olarak nöbet tuttuğunu dile getirmektedir.
Başka bir video görüntülerinde hayatının her gün daha da zorlaştığını ifade eden Latifa, artık bulunduğu villada hapis hayatı yaşamak istemediğini ve özgürlüğüne kavuşmak istediğini dile getirmektedir.
Dubai emirinin eski eşi Prenses Haya bint Al Hussein’in yaşamından kesitler. Kaynak: Youtube.
Latifa’nın babası Şeyh Muhammed bin Rashid el Maktoum, Dubai’nin kurucu üyesi olduğu Birleşik Arap Emirlikleri’nin başkan yardımcısı ve başbakanıdır. BBC, Latifa’nın arkadaşlarının ondan gelen gizli mesajların kesilmesi nedeniyle duyduğu kaygılar üzerine video görüntülerini yayınlama kararı almıştır. Videolar, Latifa’nın kaçmaya birlikte teşebbüs ettiği Finli arkadaşı Tiina Jauhiainen tarafından gönderilmektedir. Videoları yayınlama kararı alan BBC, detayların doğru olduğunu başka kaynaklardan da teyit ettiğini açıklamıştır.
Bir Dubai hükümet kaynağı ise kaçarken Hintli komandolar tarafından yakalanarak geri getirilen Latifa’nın, rahatsız olduğunu ve gerekli tedaviyi gördüğünü söylediği fotoğraflarının BAE yetkilileri tarafından yayınlandığını ifade etmiştir.
Şeyh Mohammed’in altı eşinden biri olan eski eşi Haya Bint Al Hussein 2019 yılında Londra’ya kaçar ve okul çağındaki çocukları için bir zorla evlendirme koruma emri çıkarılmasını talep eder. Dubai emiri, Haya’yı tehdit etse de bir İngiliz Yüksek Mahkemesi geçtiğimiz yıl çocuklarının anneyle birlikte Londra’da yaşamasına karar verir.
Mahkeme kararında Yargıç Andrew McFarlane; emirin önceki evliliğinden kızları Latifa ve kız kardeşi, Sheikha Shamsa’nın da Dubai’ye zorla geri götürüldüğüne karar vermiştir. Yargıç McFarlane bu kararı verirken, Latifa’nın denizde Hindistan özel kuvvetler mensubu komandolar tarafından tutuklandığına yönelik ifadesini dikkate almıştır.
Ey! Arap Kafası! Seni derhal insan haklarına ve hukukun üstünlüğü ilkesine uymaya davet ediyorum. Biliyorum, sahip olduğun Arap kafasıyla senden bunları istemek ve uyacağını beklemek büyük bir safdillik ve aslında sana da çok büyük bir haksızlık. Ama ben yine de senin o Arap kafanı, insan hakları ve hukukun üstünlüğü prensibine uymaya davet ediyorum.
Yazıyı Birleşik Arap Emirlikleri ve kadın sünneti hakkındaki verilerle sonlandıralım. BAE’de kadın sünnetiyle ilgili veriler net olmasa da 2011 yılında Wafa Marzouqi tarafından yapılan ve kadınların dergisi Desert Dawn’da yayınlanan bir okul bitirme araştırmasında, her iki cinsten 200 BAE vatandaşına kadın sünnetiyle ilgili sorular sorulmuş ve kadınların %34’ü sünnet olduklarını ifade etmiştir. Sünnet edilen kadınların ne yazık ki %40’ı kadınların sünnet edilmelerini desteklediklerini ve çok daha ne yazık ki gelecekte kendi kızlarını da sünnet ettirmeyi planladıklarını ifade etmişlerdir. Ankete katılan kadınların %82’si ise kadın sünnetine karşı olduklarını ifade etmiştir.