Korona Virüs Belası-Sırada Ne Var?
Zorunlu Aşılar ve Dijital Sertifikalar
Yazar: Dr. Ron Paul, ACTIVIST POST, 28 Nisan 2020
Çeviren: Levent Kağan, Sun Savunma Net, 30 Nisan 2020
#microsoft #covid19 #billgates #aşı #antikor #nanopartiküller
Yazar: Dr. Ron Paul, ACTIVIST POST, 28 Nisan 2020
Çeviren: Levent Kağan, Sun Savunma Net, 30 Nisan 2020
1976 yılında Birleşik Devletler Temsilciler Meclisindeki ilk haftamda, domuz gribi aşı programına fon ayrılmasının onaylanması için yapılan oylamada aleyhte oy kullanan iki kişiden biriydim. O zamanlar domuz gribi salgını gazete manşetlerindeydi, bu nedenle de Washington DC’de birçok senatör, virüs hakkında derhal bir şeyler yapılması taraftarıydı.
Ne yazık ki acele geliştirilmiş ve etraflıca düşünülmeden üretilerek piyasaya sürülen domuz gribi aşısı, etkisiz kalmasının yanı sıra tehlikeli de olmuştur. Aşı uygulanan yaklaşık olarak 50 insanda sonradan, potansiyel olarak ölümcül bir felç formu olan Guillain- Barré sendromuna (GBS – İlerleyici kas zayıflığı veya felciyle seyreden akut bir hastalıktır. Vücudun bağışıklık sisteminin kendi sinir sistemine saldırıp sinir kılıfını zedeleyerek iltihaplanmaya yol açtığı bir otoimmün bozukluğudur) rastlanmıştır. Hastalık Korunma ve Kontrol Merkezlerinden (Centers for Disease Control) bir uzmana göre domuz gribi aşısı uygulanan insanlarda Guillain- Barré sendromu görülmesi dört kat artmıştır.
Bu üzücü tarihsel olay çok yakında yenilenebilir. Şu anda hükümetler ve özel endüstriler, bir korona virüs aşısı geliştirmek ve kullanıma sunmak üzere hızlı bir şekilde çalışmaktadır. Bu çalışmaların ana fon sağlayıcısı olan Microsoft’un kurucusu Bill Gates, aşı uygulanan herkese, aşı olduğunu kanıtlaması maksadıyla bir ‘‘dijital sertifika’’ verilmesini önermiştir. Yanlış öngörüleriyle epidemiyoloji (salgın hastalıklar ve tedavi) biliminin Bill Kristol’ü (ÇN: 2000-2008 yılları arasında Saddam’ın El Kaide ve 11 Eylül saldırılarıyla bağlantısında yanılgıya düşmesine ve felaketlerle sonuçlanan birçok hatalı reçeteler sunmasına atıf yapılmaktadır), olan Dr. Anthony Fauci de insanların aşı olduklarını ispatlayan bir kanıt taşımalarını istemektedir.
Korona virüsle mücadelede ortaya çıkan başka bir otoriter öneri de bütün insanları, hareketlerini izleyen bir telefon uygulamasını cep telefonlarına yüklemeye zorlamaktır. Bu uygulama, hükümet yetkililerine korona virüs bulaşmış insanlara kimlerin yaklaştığını belirleme imkânı sağlayabilir. Fakat böyle bir ‘‘temas izleme’’ uygulaması, özel yaşam ve özgürlüğümüzün ihlali anlamına gelmektedir.
Aşılar insanların sağlıklı yaşamalarını sağlayabilir. Örneğin, aşılar çocuk felci gibi hastalıkların azalmasında yardımcı olmuştur. Fakat bütün aşılar, herkes için güvenli ve etkili değildirler. Bunun da ötesinde; çocuklara bir kerede çoklu aşı yapılması gibi bazı modern uygulamalar sağlık problemlerine neden olabilirler. Aşıların bazı insanlar ve hatta insanların çoğu için faydalı olduğu gerçeği, hükümetlere insanları aşı olmaya zorlama hakkı vermemelidir. Bu gerçek hükümetlere, çocukları ailelerinin rızası olmadan aşılama hakkını da vermemektedir. Ve aşı olduklarını ispatlayan kanıt taşımadıkları gerekçesiyle kişileri ve aileleri zorla karantina altına alma hakkını da kesinlikle vermemektedir.
Eğer devlet insanları rızaları olmadan tıbbi tedavi almaya zorlayabiliyor ise insanları sağlık sigortası yaptırmaya zorlamasının, ateşli silah satın almalarını yasaklamasının, çalışma şartlarını dikte etmesinin ve esrar içmek veya çiğ süt içmek gibi zararlı faaliyetleri yapmalarını engellemesinin önünde de hiçbir engel olmaması gerekmektedir. Benzer şekilde, eğer devlet ailelerin çocuklarının tıbbi tedavileriyle ilgili isteklerinin aksi yönde hareket edebiliyor ise, ebeveynlerin eğitim gibi alanlardaki yetkilerini zorla ellerinden alamamasında da bir neden yoktur.
Kaynak: TRUTH REVOLUTION
İnsanların zorunlu aşı olmalarını ve daha fazla gözlenmesini savunanlar, sokağa çıkma yasağının bir sağlık gözetim devleti oluşturmadıkça ve aşıyı zorunlu hale getirmedikçe mümkün olamayacağını öne sürerek Amerikan halkına şantaj yapmaktadırlar. Hükümetin koyduğu yasaklar nedeniyle; işine, okuluna veya kiliseye gidememekten ve hatta çocuklarını parka götürememekten bıkan giderek artan sayıda insan bu ‘‘anlaşmaya’’ karşı çıkmalıdır. Bunun yerine, sokağa çıkma yasağının derhal sona erdirilmesi ve kendi sağlıklarını en iyi nasıl koruyacaklarına karar vermede bireysel sorumluluğun yeniden öne çıkarılmasını talep etmelidirler.
Çevirenin Notları: Yazı aslına sadık kalınarak çevrilmiştir, orijinal metne aşağıdaki link üzerinden erişebilirsiniz.