Netanyahu ve İran Nükleer Silah Programı Yalanı

Başı, başkanlık seçimlerindeki Rusya bağlantısı ve porno yıldızı ve striptiz dans sanatçısı Fırtına Daniels ile olan cinsel ilişkisi nedeniyle büyük belada olan Birleşik Devletler Başkanı Donald Trump’ın ‘‘Suriye Kimyasal Silah Yalanı’’ sonrasında, şimdi de başı yolsuzluk iddiaları ile belada olan İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu’nun ‘‘İran Nükleer Silah Yalanı’’.

Yazar: World Israel News, 1 Mayıs 2018

Çeviren: Ercan Caner, Sun Savunma Net, 7 Mayıs 2018

Netanyahu, anlaşıldığı kadarıyla 2015 yılında imzalanan anlaşmanın yürürlükten kaldırılması yönünde etkilemek ümidiyle, İran’ın gizli nükleer silah programıyla ilgili olarak, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Almanya Şansölyesi Angela Merkel’i arayarak bilgi vermiştir.

Başbakan Benjamin Netanyahu, Salı günü telefonla Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Almanya Şansölyesi Angela Merkel ile telefonla konuşarak, İsrail istihbarat servisi tarafından, İran’ın tehlikeli nükleer geliştirme programıyla ilgili elde edilen şaşkınlık yaratan (!) ve heyecan verici (!) istihbarat verileri hakkında bilgi vermiştir.

Tel Aviv’de bulunan Savunma Bakanlığında, Salı akşamı açıklama yapan İsrail lideri, geçtiğimiz günlerde Tahran’ın güneyindeki gizli bir savaş deposundan, İsrail milli istihbarat servisi Mossad tarafından ele geçirilen 100,000 adet doküman hakkında bilgi vermiştir. Uluslararası toplumu hedef alan İngilizce yaptığı konuşmada başbakan, gizli haritalar, grafikler, fotoğraflar, ayrıntılı planlar, videoları göstermiş ve İslami Cumhuriyetin silah geliştirme programı Amad Projesiyle ilgili daha birçok belgeyi açıklamıştır.

Başbakan Benjamin Netanyahu, 30 Nisan 2018 günü, Tel Aviv’de Savunma Bakanlığında yaptığı açıklamada, İsrail tarafından ele geçirilen belgelerin, İran’ın nükleer programı hakkında yalan söylediğini ispatladığını ifade etmiştir. Foto: Jack Guez/AFP

Başbakanlık Ofisi tarafından yapılan bir açıklamaya göre Netanyahu, İran’ın nükleer silah edinme gayretleriyle ilgili İsrail’in elde ettiği ayrıntılı bilgileri paylaşmak üzere, önümüzdeki günlerde Almanya ve Fransa’ya profesyonel ekipler gönderme konusunda mutabık kalmıştır.

Avrupalı Liderler, İran nükleer tehdidine karşı koymak maksadıyla, 2015 yılında imzalanan İran nükleer anlaşmasının elde mevcut en iyi alternatif olduğu yönündeki tutumlarını korumayı sürdürmekte ve Trump’ı anlaşmayı bozmaması yönünde uyarmaktadırlar.

Netanyahu mesele hakkında, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’le de görüşmüş ve Başbakanlık Ofisinin açıklamasına göre; ikili Suriye’deki durum hakkında da görüşerek yakın bir zamanda buluşmak için anlaşmıştır.

Netanyahu, İslami Cumhuriyet ile imzalanan nükleer anlaşmaya imza koyan Büyük Britanya ve Çin liderleriyle de görüşmek ve bilgilendirmek niyetindedir.

Birleşik Devletler Başkanı Donald Trump, İslami Cumhuriyet ile yapılan nükleer anlaşmaya karşı kendi tutumunun doğruluğunu kanıtladığını ifade ederek Netanyahu tarafından yapılan sunumu övmüştür. Trump yaptığı açıklamada; ‘‘Netanyahu yüzde yüz haklıdır. Bu kabul edilebilecek bir durum değildir’’ ifadelerini kullanmıştır.

Başbakan Benjamin Netanyahu, 30 Nisan 2018 günü Tel Aviv’de yaptığı açıklamada, İsrail istihbarat servisi tarafından ele geçirildiğini iddia ettiği İran’ın nükleer silah arşivine ait materyali de sergilemiştir. Foto: Amos Ben-Gershom

İran ile gerçek bir anlaşma görüşmesi mümkün mü?

Başkan Trump, Birleşik Devletler’in verdiği son tarih olan 12 Mayıs 2018 gününe kadar 2015 tarihli nükleer anlaşmadan çekilip çekilmeyeceği yönünde bir açıklama yapmaktan kaçınmış, fakat çekilir ise ‘‘gerçek bir anlaşma’’ görüşmelerine hazır olduğunu ifade etmiştir.

Başkan Trump, Birleşik Devletler’in İran’a yapılan yaptırımların kaldırılması karşılığında ‘‘aldığı hiçbir şey’’ olmadığını ve anlaşmanın ABD için ‘‘berbat bir anlaşma’’ olduğunu vurgulamıştır.

Netanyahu yaptığı sunumun sonunda; ‘‘Birkaç gün içinde Başkan Trump kararını verecek, nükleer anlaşmayla ilgili bir karara varacak. Eminim doğru olanı yapacak. Birleşik Devletler için doğru olanı, İsrail için doğru olanı ve dünya barışı için doğru olanı yapacak’’ ifadelerini kullanmıştır.

İsrail, İran İslami Cumhuriyeti’ni kendi varlığı için bir tehdit olarak görmeyi sürdürmekte ve nükleer anlaşmaya imza koyan diğer devletlerin anlaşmayı düzeltmeleri veya iptal etmelerini talep etmektedir.

Çevirenin Notları: Yazı aslına sadık kalınarak çevrilmiştir, orijinal metne aşağıdaki link üzerinden erişebilirsiniz.

Açıkça savaş kışkırtıcılığı yaptığı utanmaz ve arsız sirk gösterisinde İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu, İran İslam Cumhuriyeti’nin 1999 ile 2003 yılları arasında gizli bir nükleer silah geliştirme programı yürüttüğünü iddia etmiştir.

Savaş kışkırtıcısı Benjamin Efendi, Tel Aviv’de bulunan İsrail Savunma Bakanlığındaki palyaçovari sunumunu, açık bir şekilde Amerikalı ve Avrupalıları hedeflediğinden İngilizce lisanında yapmıştır.

Başbakan Benjamin Netanyahu, 30 Nisan günü Tel Aviv’de bulunan Savunma Bakanlığında yaptığı sunumu esnasında, İran’a ait olduğunu iddia ettiği nükleer silah tasarımını da açıklamıştır. Foto: Jack Guez/AFP

Savaş kışkırtıcısı Günahın Oğlu Elohim’in Hediyesi[i] (Benjamin Netanyahu) İsrail başbakanının yaptığı sunumun tek hedefi, Amerika ve Avrupalıları, İran İslam Cumhuriyeti’ne karşı bir savaşa kışkırtmaktır.

Utanmaz ve arlanmaz Günahın Oğlu Elohim’in Hediyesi, İsrail istihbarat sevisi Mossad tarafından 55,000 sayfanın üzerinde belge ve 183 adet CD ele geçirildiğini iddia etmesine rağmen, şarlatanca sunumu esnasında bu belgelerden sadece birkaçını gösterebilmiştir.

Günahın Oğlu Elohim’in Hediyesinin, sunumu esnasında iddialarını doğrulamak adına sadece birkaç fotoğraf göstermesi, söylediklerinin gerçek dışı olduğunun en büyük kanıtıdır.

Başı, başkanlık seçimlerindeki Rusya bağlantısı ve porno yıldızı ve striptiz dans sanatçısı Fırtına Daniels ile çok büyük belada olan, eşinin bile elini tutmadığı Birleşik Devletler Başkanı Donald Trump’ın, İsrail’in geçersiz olduğunu iddia ettiği 2015 tarihli nükleer silah anlaşmasından, 12 Mayıs 2018 günü çekileceği ve yaptırımları yeniden uygulamaya sokacağı beklenmektedir.

İsrail, nükleer anlaşmanın geçersiz olduğu yönündeki iddialarını, İran’ın anlaşmanın imzalandığı 2015 yılındaki gizli nükleer programından bahsetmemesine dayandırmaktadır. İsrail’e göre İran İslam Cumhuriyeti, bugüne kadar gizlice 400’ün üzerinde nükleer harp başlığı imal etmiştir.

Dünya güçleri ve İran temsilcileri İran nükleer görüşmelerinde bir anlaşmaya varıldığını ilan etme öncesinde Lozan ‘da bulunan The Swiss Federal Institutes of Technology (EPFL)’de poz verirken. 2 Nisan 2015. Foto: Fabrice Coffrini.

Aşağıdaki ifadeler, İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu tarafından, ofisine dahi uğramadan Suudi Arabistan, Ürdün ve İsrail’i kapsayan Orta Doğu gezisine çıkan Birleşik Devletler Dışişleri Bakanı Şahin Mike Pompeo’ya görüşme sonrası dile getirilen sözlerdir.

Bay Dışişleri Bakanı, dünya, ülkelerimiz ve bütün ülkeler için en büyük tehdit militan İslam ile nükleer silahların evliliği ve özellikle İran’ın nükleer silahlara sahip olma girişimidir. Bugün, bu konu üzerinde de çok verimli bir görüşme yaptık. İran’ın asla nükleer silahlara sahip olmaması yönündeki Başkanın liderliğini ve sizin tutumunuzu takdir ediyorum. Başkanın ve sizin İran’ın bölgedeki saldırganlığını durdurma yönündeki tutumunuzu takdirle karşılıyorum.

İran İslam Cumhuriyeti düzenli ordularının komutanı olan Tümgeneral Abdolrahim Mousavi ise 24 Mart 2018 günü İslam Cumhuriyeti Devrim Muhafızları yayın organı Tasnim haber ajansına yaptığı açıklamada; ‘‘İnşallah Birleşik Devletleri ezeceğiz ve İsrail rejimi 25 yıldan az bir süre içinde yok edilecek’’ ifadelerini kullanmıştır.

Tümgeneral Mousavi daha önce de 24 Ağustos 2017 tarihinde yaptığı bir açıklamada; ‘‘İsrail’in Siyonist rejimi 25 yıl içinde yok olacak ve ülkemize bir saldırı olması durumunda savaşın nasıl sonlanacağını belirleyecek olan taraf İran olacaktır’’ ifadelerini kullanmıştır.

Son olarak, İsrail Savunma Bakanlığında, 30 Nisan 2018 günü Başbakan Benjamin Netanyahu tarafından yapılan sahte gösterinin, Fırtına Daniels mağduru Trump’ın İran Nükleer Anlaşması ile ilgili kararını açıklaması öncesine denk geldiğini (!) vurgulayarak bitirelim.

İsrail başbakanı Benjamin Netanyahu, 2012 yılında Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda yaptığı açıklamada da bütün dünyanın gözünde kendisini aptal konumuna düşürmüştür.

https://worldisraelnews.com/netanyahu-updates-world-leaders-irans-threatening-nuclear-program/

[i] Netanyahu’nun ‘‘Elohim’in Hediyesi’’ (Yehova’nın değil) anlamına geldiğini biliyoruz. Benjamin mi? Sanırım Bünyamin demek, onun da anlamı: İbranice ‘‘sağ elimin oğlu’’ demek. İsmin kökeninin Arapçadan geldiğini ileri sürenlere göre ise ‘‘Yakup Peygamberin en küçük oğlunun adıymış. Vaybee sitesine göre ise ‘‘Günahın Oğlu’’ veya ‘‘Şansın Oğlu’’ anlamlarına da gelebiliyormuş.