savunmahavacılıkteknolojipolitikaanalizmevduatkriptosağlıkkoronavirüsenflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
34,5503
EURO
36,4552
ALTIN
2.965,61
BIST
9.131,88
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Ankara
Hafif Yağmurlu
17°C
Ankara
17°C
Hafif Yağmurlu
Cuma Hafif Yağmurlu
17°C
Cumartesi Karla Karışık Yağmurlu
2°C
Pazar Karla Karışık Yağmurlu
2°C
Pazartesi Az Bulutlu
2°C

SAYISAL EĞİTİM 2.0: İÇERİKTEN BAĞLANTILI EĞİTİME

SAYISAL EĞİTİM 2.0: İÇERİKTEN BAĞLANTILI EĞİTİME
A+
A-

SAYISAL EĞİTİM 2.0: İÇERİKTEN BAĞLANTILI EĞİTİME

Yazarlar: Dr. Preeta M. Banerjee & Gerald Belson

Çeviren: Ercan Caner

anna

Yıl 2021 ve 14 yaşındaki Anna bir uzay mühendisi olmayı hedeflemektedir. Sabah yataktan kalktığı andan itibaren ‘phablet’ olarak adlandırılan ileri düzeyde yapay zekâya ve bilişsel analitik özelliklere sahip kişisel sihirbazı ile hem sözlü olarak hem de hareket kontrolü, yüz ifade kodlama, hareket takibi ve ses tanıma kabiliyetleri olan yapay zekâ özellikli akıllı gözlüklerini kullanarak iletişime geçmektedir. Anna’nın phablet’i internet aracılığı ile evreni araştıran bir devlet ajansının Eğitim Koordinatörü (EK)’ne bağlanabilmektedir.

‘Sosyal değişimlere geniş bir açıdan bakılmadığı sürece yeni teknolojik gelişmeler sadece, sosyal eşitsizliğin mevcut kurumsal hedef ve formlarının güçlenmesine hizmet edecektir. Teknolojik gelişmeleri eğitim reformunda kullanmak maksadıyla bugüne kadar sürdürülen bütün çabalar, eğitim sistemine yapılan bütün müdahaleler, geniş sosyal, politik ve ekonomik şartlar yerine, belirli medya ve teknolojilerin yaygınlaştırılması üzerine yoğunlaştığından ne yazık ki başarısızlığa uğramışlardır.

‘Bağlantılı eğitim, sosyal kapsamlı olması ve ilgi uyandırmasının yanı sıra, eğitim, ekonomik ve politik fırsatlara da oryante olmuş durumdadır. Gençler bu eğitime, ailelerinin veya arkadaşlarının yönlendirmeleri sonucu, herhangi bir alana ilgi duyduklarında veya içlerinde belirli bir alanda öğrenme tutkusu oluştuğunda başlayabilirler ve eğitim süresi sonunda bu ilgi ve öğrenme tutkularını akademik başarı, kariyer başarısı ve sosyal katılıma kolaylıkla dönüştürebilirler.

Professor Mizuko Ito (1), Kaliforniya Üniversitesi

 Eğitim Koordinatörü, Anna gibi öğrenme arzusu ile yanıp tutuşan potansiyel öğrencilere gelecekteki iş hayatlarında ihtiyaç duyacakları becerileri kazanmaları için tasarlanmış bilgisayarlı sanal bir yardımcıdır. Anna’nın kişisel phableti onun performansını kişisel bir öğrenme planı oluşturmak maksadıyla Eğitim Koordinatörü ile paylaşmakta ve Anna’nın gelişmesi ve ilerlemesine yardımcı olmak maksadıyla, sayısal içerikler, sanal gerçeklik oyunları, deneysel öğrenme egzersizleri ve onaylı iletişim ağında bulunan profesyonel uzay mühendisleri ile interaktif görüşmeler eklemektedir. Anna’nın phableti onun ebeveynleri ile iletişime geçerek ders planını onaylamalarını ve Anna’nın ilerlemesi için alınması gereken ilave tedbirleri de koordine edebilmektedir.


Anna, phabletini öğrenim gördüğü lisedeki sanal eğitim merkezine götürebilmektedir. Orada, diğer öğrenciler ile birlikte iki saat süresince, gerçek bir uzay aracını tasarlayabildikleri, bulut tabanlı bir uzay aracı modelleme simülasyonunda çalışabilmektedir. Bu yaklaşım öğrencilere, projenin değişik safhalarında birbirleri ile rekabet edebilme ve birlikte iş yapabilme yeteneklerini kazandırmakta ve süratli, hassas ve tim halinde çalıştıklarında ilave bonus puanları kazandırmaktadır. Anna uzay aracı modelleme simülatöründe aracını tasarlamayı bitirdiğinde, öğrenme merkezinde bulunan 3D yazıcı, Anna için minyatür bir model oluşturmaktadır. Okulda başka bir eğitim merkezinde bulunan Anna’nın bilim öğretmeni, Anna’nın phabletine bağlanarak onun yaptığı ödevleri, performansını, aldığı notları ve faaliyet gelişimini izleyebilmekte, uzay aracı tasarımı ile ilgili olarak geri beslemeler yapabilmekte ve yol gösterebilmektedir. Akıllı gözlük tarafından izlenen Anna’nın göz hareketlerine dayanarak, phablet, Anna’nın ilgi seviyesini ölçmekte ve dinamik olarak içeriği değiştirme ve derhal sisteme dâhil edebilme imkânı olan öğretmenine iletmektedir. Öğrenim merkezinin uyumlu eğitim sistemi ve eğitim koordinatörünün eğitim planından yararlanan Anna’nın öğretmeni onun performans panelini yeniden konfigüre ederek gelişiminin son durumunu yansıtmaktadır.

Anna eğitim hedeflerini dilediği zaman değiştirebilir, bu durumda phabletinde bulunan paneli, dinamik olarak geçmişte yapılan bütün faaliyetleri göz önüne alarak Anna’nın yeni eğitim hedefleri ile uyumlu hale gelecektir. Anna öğrenme gelişimini, arkadaşları ve ailesi ile birkaç sosyal medya arayüzleri vasıtası ile paylaşabilir. Phableti onun gelişim haritasını oluşturacak ve ilkokuldan başlayarak eğitim-öğretim hayatının sonuna kadar Anna’nın gelişimini takip edebilecektir.

DEĞİŞME GÜDÜSÜ

Hemen hemen 10 yıl kadar öncesine dayanan sayısal eğitimin ilk dalgasında, çevrimiçi kurslar, sayısal kütüphaneler, oyunlar ve çeşitli uygulamaları kapsayan, oluşturma, paylaşma ve sayısal formlardaki içeriklere ulaşabilme gibi kavramlar üzerinde odaklanılmıştır. Eğitim içeriklerinin sayısallaştırılması, okullara cihazların götürülmesi, kapalı ve tek bir sistemi içeren eğitim uygulamaları teknolojinin sınıflara getirdiği imkânlardan bazılarıdır (2). Öğretimi saysallaştırma yönündeki ilk çabalara rağmen 12 yılı kapsayan başlangıç eğitiminde üç ana problem ile karşılaşılmıştır;

  • Yetenek boşlukları,
  • Eğitime yapılan yatırımın düşük geri dönüş oranı ve
  • Yenilik, girişimcilik ve iş yaratma ihtiyacı.
  1. Öğrencilerin iş yaşamına hazırlık seviyelerinin geliştirilmesi ve yetenek eksikliklerinin giderilmesi

Mezun olan öğrenciler giderek kendilerini kurumsal işlere çok daha az hazır bulmaktadırlar. Kitaplardan öğrenme ve didaktik derslere dayanan konvansiyonel öğretim yöntemlerine ağırlık verilmesi pratik ve uygulamaya dayanan becerilerin kazanılmasında eksikliklere neden olmuştur (3). İşverenlerin ihtiyaç ve gereksinimleri sürekli olarak değişmekte ve giderek ilk, orta ve okul sonrası eğitimi esnasında yani neredeyse yaşamın yarısını kapsayan bir sürede kazanılan becerilerin yetersiz kalmasına neden olmaktadır. Ayrıca günümüzde ve gelecekte ihtiyaç duyulan eğitimin 5 yıllık bir sürede verilmesini zorunlu hale getirmekte, bu da okullar ve liselerin bu ihtiyaçları karşılamakta yetersiz kalmalarına neden olmaktadır (4), (5). Bu soruna çözüm bulmak maksadıyla ABD’de, öğrencilerin matematik ve İngilizce gibi temel alanlarda becerilerini artıracağı ümit edilerek ortak bir standart geliştirilmiştir (6). Bu standart sistem bazı okullar tarafından kullanılmasına rağmen, 2015 yılı sonuna kadar bütün okullarda kullanılmasına yönelik belirsizlikler mevcuttur (7).

  1. İlk, orta, lise ve üniversite eğitimlerinde eğitim yatırım geri dönüş oranını yükseltmek

ABD, diğer OECD (Organisation for Economic Co-operation and Development)  üyeleri ile karşılaştırıldığında, milli gelirinin daha fazlasını eğitim için ayırmasına rağmen, eğitime yaptıkları yatırımdan en fazla yararlanan dünyadaki ilk on ülke içerisinde yer almamaktadır (8). Araştırmalar, aynı zamanda,  ABD’li ailelerin % 80’inin lise öğretimine yaptıkları yatırımın geri dönüş oranının yetersiz olduğunu düşündüklerini ortaya çıkarmıştır (9). Yükselen eğitim ücretleri ve öğrencilerin geri ödemeleri gereken borçlar, mezunların işe hazırlık seviyelerinin düşmesi ile birleşerek ABD’de eğitim sisteminin toplum tarafından algılanan değerinin düşmesine neden olmuştur (10). Eğitimin, her bir öğrencinin belirli ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde kişiselleştirilmesi eğitime yapılan yatırımların geri dönüş oranının yükselmesine yardım edebilecektir (11).

  1. Küresel ve rekabetçi iş ortamında yenilik kaçınılmazdır

Makroekonomik şartlar, özellikle ABD’de yüksek ücretli endüstri alanındaki iş sayısının ve yeni firmaların kurulmasının azalmasına neden olmuştur (12). Bu trendler küresel iş alanı etkisi ile daha da kötüleşmiştir. İnovasyon ve girişimcilik, temel bilimler tarafından da ispatlandığı gibi yeni iş alanları yaratmak ve ekonomik gelişimi sürdürebilmek için hayati önemi haizdir (13). Bu bağlamda ilk-orta-lise eğitimi veren okullar, erken yaşlarda inovasyon ve girişimciliği geliştirmek, güçlendirmek ve öğrencilere yeni işler kurmalarında ve kendi geleceklerini şekillendirmede yardımcı olmak maksadıyla özel olarak tasarlanmış eğitim programları oluşturabilirler (14).

SAYISAL EĞİTİMİ İÇERİKTEN BAĞLANTILI EĞİTİME TAŞIMAK

Teknoloji sorunun cevabı mıdır, ya da cevabın bir parçası mıdır? Birçokları, eğitim teknolojilerine yapılan yatırımları göz önüne alarak cevabın evet olduğunu düşünmektedirler. ABD eğitim harcamaları son 20 yılda ikiye katlanmış ve 2013 yılında 1.17 trilyon dolara ulaşırken bu alanda en hızlı gelişme sayısal eğitim teknolojilerinde yaşanmıştır, 2014 yılında 23,6 milyar dolar olan miktarın 2018 yılında 26,8 milyar dolara ulaşacağı beklenmektedir (15), (16), (17). Bilgisayarın 35 yıl önce ilk icadından günümüze kadar okullar, liseler ve üniversitelerde eğitimde teknolojinin kullanılması sistematik olarak gelişmektedir. Özellikle işletmeler çalışanların eğitim ve geliştirilmesi maksatları ile teknolojiden istifade etmektedirler.

Öğrenim içeriklerine her yerden ulaşım ihtiyacı sadece etkili ve etkin yaygınlaştırma ve kullanma yöntemlerininin gelişmesine yardımcı olmuştur (18). Günümüzde mevcut gelişmiş teknolojiler sayesinde eğitim içeriklerinin kişiselleştirilmesi ve güvenli olarak kullanıcılara ulaştırılması mümkündür. Örneğin Khan Akademisinin ‘ istediğiniz yerde ve zamanda’ eğitim modeli dünyanın her yerindeki öğrencilere talep ettikleri kişiselleştirilmiş eğitim içeriklerini gönderebilmekte ve hatta öğretmenlere geri besleme maksadıyla öğrenciler hakkında bilgiler sunabilmektedir (19). Bazı teknolojiler ise farklı öğrenim deneyimleri sunmak üzere öğrencilere uyumlu öğrenme yöntemleri tasarlayabilmektedirler (20). Bununla beraber, sayısal eğitim furyasının ilk dalgasında bugüne kadar gözlemlenen, sınıflara sadece teknolojinin getirilmesinin değişim için asla yeterli bir güdü olamayacağıdır.

Hükümet, okullar ve iş çevrelerinin bağlantılı öğretim talepleri göz önüne alındığında sayısal eğitimin ikinci bir dalgasının olacağı kaçınılmazdır (21). Okul idareleri, öğretmenler, öğrenciler, aileler, eğitim teknolojisi hizmet sağlayıcıları ve devlet eğitim ajansları gibi, eğitim eko sisteminde yer alan katılımcılar Anna’nınkine benzer bir eğitim ortamı oluşturmak maksadıyla çok daha güçlü ilişkiler kurmak ve geliştirmek zorundadırlar. Entegre gelecek nesil teknolojileri, her yaşta ve altyapıdaki öğrencilerin eğitimlerini, okul içinde ve dışında bütün yaşamları boyunca sürdürmelerini sağlayabilir.

Bu teknolojiler değişime üç açıdan katkı sağlayabilirler, bunlar; öğrencilerin yeteneklerini geliştirmek, eğitim yatırım geri dönüş oranını hızlandırmak ve öğrencilerin daha yenilikçi ve girişimci bir ruha sahip olmalarını sağlamak. Bu zorlukları yenmek maksadıyla eğitim teknoloji sağlayıcıları odak noktalarını içerikten bağlantılı eğitime kaydırmak zorunda kalacaklardır.

VİTES DEĞİŞTİRME: SAYISAL EĞİTİMİN ÜÇ KONNEKTÖRÜ

Üç konnektörün sayısal eğitimin temelleri olduğu genel bir kabul görmektedir:

Konnektör 1. Entegre sayısal eğitim ekosistemi: Aileler, öğretmenler, yaşıtlar ve idareciler olduğu kadar resmi eğitim sistemi dışında kalan danışmanlar, potansiyel işverenler de ekosistemin merkezinde yeralan öğrencilerin eğitilmeleri ve yönlendirilmelerinde işbirliği içerisinde çalışan bir iletişim ağı oluştururlar.

Konnektör 2. Entegre öğrenci eğitim döngüsü: İlk eğitimden başlayarak iş hayatına kadar sürecek devamlı bir eğitim deneyimi sunmak maksadıyla eğitimciler ve öğretmenler, öğrencilerin ihtiyaçlarına, öğrenim stillerine, tutku ve potansiyel yeteneklerine uyarlanmış bir şekilde dershane ortamı ile gerçek dünya öğrenim ve eğitimini birbiriyle bağlantılı hale getirmek zorundadırlar.

Konnektör 3. Entegre teknoloji çözümleri: Eğitim teknolojisi hizmet sağlayıcıları ilerleme sağladıkları teknolojik üstünlüklerini ve rekabeti gözardı ederek güçlerini birleştirebilir ve bir araya gelerek entegre çözümler üretebilirler.

Belirli örnek olay çalışmaları ve örnekleri kullanılarak üç konnektörün, eğitim teknolojileri hizmet sağlayıcıları ile birlikte çalışarak bütün eğitim sistemini nasıl dönüştüreceği aşağıda ayrıntılı olarak açıklanmıştır.

Konnektör 1: Entegre sayısal eğitim ekosistemi

Anna’nın eğitim ortamında, öğretmeni, yaşıtları, ailesi ve dış dünyadan çeşitli uzmanlar bir araya gelerek ona bütünsel bir eğitim deneyimi sağlamaktadırlar. Benzer şekilde, sayısal eğitim modeli de, işlem esaslı ilişkilerden entegre bir değerler zincirine doğru çok hızlı bir şekilde gelişmektedir (Şekil 1’e bakınız).

tek-deger-zinciri-entegre-ekosistem

Şekil 1 Tek değer zincirinden entegre ekosisteme

Sayısal eğitim ile eğitim ekosistemi, öğrencilerin tutku ve ilgi alanlarını esas alarak öğrenci merkezli olarak gelişmesine devam etmektedirler. Dershaneler, öğrencilerin ilgi duydukları alanlardaki dış dünya uzmanları ile iletişim kurabilmelerini sağlayarak, onları stajyerlik ve iş esaslı projeler aracılığı ile iş dünyasına bağlayarak ve dış inovasyon merkezleri, araştırma laboratuvarları ve gelişme aşamasında olan iş alanları ile temas kurmalarına imkân sağlayarak sanal olarak genişleyebilirler. Yeni ekosistem öğrencilere yaşıtları ile birebir eğitim faaliyetlerine katılabileceği ve açık bir öğrenim kaynağı sunan ve işbirliğini teşvik eden sosyal eğitim platformları da sunabilir. Örneğin, Masachutsetts Teknoloji Enstitüsü ve Harvard Üniversitesi tarafından ortak olarak işletilen ve kâr amacı gütmeyen bir kurum olan edX, benzer düşüncedeki bireyleri son model sosyal öğrenme toolları vasıtasıyla birbirlerine bağlamaktadır. Online eğitim kursları sağlayan Udacity isimli sistem, her yaştan bireylere projeler üzerinde işbirliği yapmak ve dış dünya uzmanlarından geri beslemeler alabilmek imkânı sağlamaktadır (22).

ÖRNEK OLAY ÇALIŞMASI: HIGH TECH HIGH ÖZEL OKULLARI

Eğitim ekosisteminde yer alan katılımcılar ve paydaşlar arasındaki güçlü işbirliği öğrenci performansını geliştirmektedir.

High Tech High (HTH), San Diego ve Chula Vista kasabalarında,  3 ilkokul, 4 ortaokul ve 5 lise olmak üzere toplam 12 adet özel okul işleten bir eğitim kurumudur. İlk özel okul 1998 yılında, en saygın ve üst düzeydeki teknoloji firmalarının sivil otoriteler ile bir araya gelerek, öğrencilerin özellikle bilim, teknoloji, mühendislik ve matematikteki yetersizliklerini ortaya koyması sonrasında kurulmuştur.

HTH Mezunlar Okulu baş akademik eğitmeni Ben Daley’e (23) göre; HTH okulları, öğrenciler, öğretmenler, idareciler ve aileleri, öğrencileri hem teknik hem de sosyal bilimler alanında kolej eğitimine hazırlama maksadıyla tasarlanan geleneksel eğitim yöntemlerine ilave olarak pratik uygulamalı eğitim ve deneysel eğitim yöntemleri ile bir araya getirmektedir. Her bir öğrenci, sorumlulukları öğrenciler ile devamlı olarak etkileşimi sürdürme, onların akademik gelişmelerini izleme ve kariyer planlamalarına yardım etmek olan akademik bir danışman ile eşleştirilmektedir. Danışman öğrencinin ailesi ile de sürekli olarak yakın temasta olmaktadır. İletişimi azami seviyeye çıkarabilmek maksadıyla HTH Okulları, PowerSchool olarak adlandırdıkları, öğretmenlerin öğrencilerin devam ve not durumlarını kaydettikleri web tabanlı bir öğrenci bilgi portalı kullanmaktadırlar. Aileler ve öğrenciler PowerSchool’u gerçek zamanlı olarak öğrenme ve performans bilgilerine ulaşabilmek, öğretmenler ile temasa geçmek ve ödevleri takip etmek maksatları ile kullanmaktadırlar. İdareciler ise PowerSchool web tabanlı bilgi portalını, oda kapasitesi, öğretmen derse hazırlık süresi ve öğrencilerin uygun zamanları ve öncelikleri gibi birçok parametreler içeren etkin bir eğitim programını oluşturmak maksadıyla kullanmaktadırlar (24). HTH okulları tarafından kullanılan bir diğer tool da, temel ekosistem katılımcılarını bir araya getiren Naviance’tır (25).

HTH Okullarının bağlantılı eğitim girişimi, öğrencilerin gelişmesine çok olumlu katkılar sağlamıştır. HTH öğrencileri, 300’den fazla iş alanını kapsayan bir yelpazede 1000’den fazla deneysel öğrenme projesini başarıyla tamamlamışlardır. HTH liselerinden mezun olan öğrencilerin % 98’i üniversite eğitimine devam etmiş, öğrencilerin % 30’dan fazlası matematik ve fen bilimleri alanlarını seçmişlerdir (26).

Konnektör 2: Öğrenci eğitim döngüsü

Anna gibi öğrenciler için, teknoloji, eğitim döngüsünün bütün esaslarının entegre edilmesinde anahtar bir rol oynayabilir. Okul hayatı ve mesleki kariyerlerinin değişik aşamaları boyunca öğrenme faaliyetlerinin birbirleri ile irtibatlandırılması, öğrencilerin eğitim ilerleme seviyelerinin izlenmesi ve gerçek zamanlı ve yatay olarak geri beslemeler ve girdiler yapılmasını, ilave eğitim ihtiyaçlarının belirlenmesini, risksiz bir ortamda yardım alabilmelerini ve nihai olarak yeteneklerini geliştirmelerinde büyük avantajlar sağlamaktadır. Teknoloji, değişik modüller ve alanlarda farklı sezgisel yöntemler kullanarak bireyin yeteneklerine dayanan bir eğitim geçmişi oluşturulmasına katkıda bulunabilir. Oluşturulan bu eğitim geçmişi, yaşamlarının sonraki safhalarında öğrencilerin anlamlı gerçek dünya fırsatları ile irtibatlandırılmasında kullanılabilir.

Öğrenciler gerçek dünya projelerinde çalıştıkça ve bu eğitimlerini resmi öğrenimleri ile birleştirdikçe gelecekteki iş yaşamlarında kendilerine yardımcı olabilecek birçok yetenekler kazanabilirler. PathSource ve Pathbrite gibi kişiselleştirilmiş tool ve tekniklerin kullanılması ise öğrencilerin bir ders planı ve kariyeri boyunca karşılaşabileceği farklı tipteki içerikleri çok daha kolaylıkla öğrenmelerini sağlayabilir (27).

ÖRNEK OLAY ÇALIŞMASI: METROPOLITAN REGIONAL CAREER AND TECHNICAL CENTER (MET) (BÜYÜKŞEHİR BÖLGESEL KARİYER VE TEKNİK MERKEZİ)

Bağlantılı eğitim öğrencilere, okuldan meslek hayatlarına geçişte dershane öğreniminin dış deneyimler ile desteklenmesini sağlamaktadır.

Büyük Resim Öğrenimi (BPL-Big Picture Learning), ABD’de, kişiselleştirilmiş öğrenimin yenilikçi kullanımı aracılığı ile ilk eğitimden yetişkin eğitimine kadar bütün eğitim sisteminin yeniden tasarlanmasını öngörmektedir. İlk büyük resim öğrenimi sağlayan okul olan MET, 1996 yılında, deneyimli eğitmenler Dennis Litky ve Elliot Washor’un direktifleri ve yönlendirmeleri sonucunda Rhode Island’da açılmıştır. Kendilerine verilen görev, toplumu kökünden etkileyecek yetenekli mezunlar, yaşamboyu öğrenenler ve sorumlu vatandaşlar yetiştirmek üzere 21’nci yüzyıl için bir okul tasarlamaktır.

Kurulduğu ilk andan itibaren MET, öğrencilerin haftada iki gün, öğrenci ilgi alanlarının belirlenmesinde uzman olan bir danışmanın kontrolü altında, dershane ortamı dışında da eğitilebildikleri, ilgi aracılığı ile öğrenme yöntemini kullanmıştır. Danışmanlar ve uzmanlar bu eğitim yönteminde öğrenciler ile bir araya gelerek, onlara gerçek dünya projelerinin yürütülmesinde yardımcı olmakta ve onlarla uzun vadeli ilişkiler geliştirerek yaşam boyu öğrenme yolunda ilk adımları atmalarını sağlamaktadırlar. Sacramento Lisesi Müdürü David Berg, bu sistemde öğrencilerin bir staj programına dâhil oldukları için değil, o staj esnasında ortaya koydukları ve gerçekleştirdiklerini sunum teknikleri açısından kredilendirildiklerini ifade etmektedir (28). İlgi aracılığı ile öğrenme metodunda öğrenciler, sınıf ortamında veya dışında teknolojiyi kullanmaları durumunda kredilendirilmektedirler. Büyük resim öğrenimi yardımcı direktörü Elliot Washor’a göre öğrenciler bizzat yaparak öğrenme seviyelerini derinleştirmekte, çeşitli kaynaklardan bilgi toplamak yerine kendi bilgilerini uygulama fırsatı bularak yetenek ve becerilerini artırmaktadırlar (29).

İlgi aracılığı ile öğrenme metodu ile sağlanan kişiselleştirilmiş bağlantılı eğitim yaklaşımı MET öğrencilerini öğretim hayatlarından iş hayatlarına geçerken çok donanımlı hale getirmiştir. Okuldan mezun olan öğrencilerin üniveritelere kabul edilme oranı % 98’dir (30). Elliot Washor’un vurguladığı gibi büyük resim eğitimini alan mezunları arasında yapılan bir araştırmaya göre (31) mezunların üçte ikisi için işe esaslı öğrenme ve stajyerlik yaptıkları yerlerde uzmanlarla çalışma fırsatı lise yaşamlarından sonraki yaşamlarında başarılı olmalarını sağlamıştır (32).

Konnektör 3: Entegre teknoloji çözümleri

1 ve 2 numaralı konnektörleri önemli ve faydalı kılan 3 numaralı konnektördür, Anna’nın phabletinde olduğu gibi, değişik teknolojik çözümleri öğrenciler için daha iyi öğrenim fırsat ve imkanları sunmak üzere bir araya getiren entegre teknoloji çözümleridir. Kişilere uyarlanabilen eğitim kiti bütün cihazlarda kullanılabilen üniversal bir uzaktan komuta cihazına benzetilebilir.

Colorado Eyalet Üniversitesinden yardımcı doçent Antero Garcia’ya (33) göre, tool kitler öğretmenlere sadece eğitim içeriklerini değil, sınıftan sınıfa, okuldan okula farklılıklar gösteren, öğretimin nasıl olması gerektiğini de sorgulama ve irdeleme imkânı sağlamalıdır. Öğretmenler tool kitleri, gerçek zamanlı olarak öğrencilere yardımcı olacak mevcut eğitim programını destekleyen içerikler hazırlamak maksadıyla kullanabilmeli veya bir kursu ve/veya dersi, öğrencilere zenginleştirilmiş bir eğitim deneyimi sunabilmek için sıfırdan başlayarak tasarlayabilmelidirler. Tool kitler sayesinde öğrenciler, yüzyüze dershane eğitiminin yanı sıra, kendi ilgi alanlarını tespit etmelerini ve kendi öğrenme hızlarında eğitimlerine devam etmelerini sağlayan ve bilgisayar destekli aktivitelerden oluşan bir harmanlanmış eğitim sistemine sahip olabilmelidirler.

Masachutsetts Teknoloji Enstitüsü Medya Laboratuvar Direktörü ve Peer 2 Peer Universitesi kurucularından Philipp Schmidt’e göre; teknoloji öğretmenin yerini almamakta fakat izole edilmiş deneyimleri, eğitimin temel değerlerini desteklemek üzere, proje esaslı, yaşıtları ile desteklenen, tutku/amaç merkezli ve oyun odaklı bir eğitime dönüştürmektedir (34). Bu hedefe ulaşmak maksadıyla eğitim teknolojisi hizmet sağlayıcıları oyun esaslı eğitim ve simülasyon,  deneysel öğrenme, artırılmış gerçeklik ve interaktif toolları eğitim paketleri içerisinde sunmaktadırlar (35).

Bazı ortaklıklar bütünlük, güvenlik ve data akışını geliştirmek maksatları ile işbirliği ve uyum içerisinde çalışmaktadırlar (36). Diğerleri ise dershane içerisinde bulunan eğitim sistemlerini tasarlamak ve oluşturmak maksadıyla yazılım ve donanım sistem ve ekipmanlarını bir araya getirmektedirler (37). Birçok ortaklıklar, öğrenciler için kişiselleştirilmiş öğrenim deneyimleri sunmakta ve onlara öğrenme hedeflerini belirleme ve yönetmelerinde yardımcı olmaktadırlar (38). Bütün bunlara ilave olarak altyapı sağlayıcıları da temel eğitim ekosistemi oyuncuları olan öğrenciler, öğretmenler, idareciler ve aileler arasındaki bağlantıların tesis edilmesinde anahtar bir rol oynamaktadırlar. Örneğin bulut şirketleri ve eğitim yönetim sistem sağlayıcıları arasındaki ortaklıklar, öğrencilere ve öğretmenlere eğitim içeriklerine sanal ortamda istedikleri zaman, yer ve platformda ulaşabilme imkânı sunmaktadırlar (39).

egitim-teknolojisi-hizmet-saglayicilari

Şekil 2 Eğitim teknolojisi hizmet sağlayıcıları ortaklık sayıları; 201-11 ve 2013-14

Örnek olay çalışmalarının gösterdiği gibi, yukarıda bahsedilen üç konnektör, eğitimde değişim için gereken güdüleri işaret etmektedir: yetenek boşluklarını ortadan kaldırmak, eğitim yatırım maliyeti geri dönüş süresini kısaltmak ve öğrencilerin yenilikçi ve girişimci olmalarını sağlamak. Üç konnektör bağlamında, benzersiz stratejik pozisyonların farklı derinlik ve kapsamlarda uyarlanması ile eğitim teknolojisi hizmet sağlayıcıları öğrenciler için değişimin oluşturulmasında katalizör görevi görebilirler.

SAYISAL EĞİTİMİN GERÇEKLEŞMESİ İÇİN ATILAN ADIMLAR

Sayısal eğitim çözümlerinden yararlanmakta olan birçok eğitim kurumları ‘bulut’a doğru yönelmiştir, bu kurumlar eğitim yönetim sistemlerini yenileyerek, iletişim altyapısına yatırım yaparak ve öğretim ile eğitimi desteklemek maksadıyla sosyal iletişim ağlarını öne çıkararak sayısal eğitimin realize edilmesi yönünde dev adımlar atmaktadırlar. Entegre eğitim ekosisteminin oluşturulması ve desteklenmesinden istifade etmek isteyen eğitim teknolojisi hizmet sağlayıcı organizasyon ve kurumlarının üst düzey genel ve teknik yöneticileri (CEO ve CTO’lar) ile üretim, AR & GE departmanlarının başında olanlar dâhil herkes, dâhili yetkinlikler ve mevcut imkânlardan azami şekilde yararlanmayı sağlayacak stratejik bir pozisyon belirlemek zorundadırlar.

Eğitim teknolojisi hizmet sağlayıcıları entegre eğitim ekosisteminin üç temel gereksinimini göz önüne almak zorundadırlar:

  • Konnektörlerin altında yatan temeller için bir altyapı oluşturmak,
  • Öğrencinin tutku ve ilgi alanlarına dayanan ve onları birbirleri ile irtibatlandıran içerikler sunmak,
  • Kişiselleştirilmiş öğrenme seyahatleri oluşturmak maksadıyla kullanılacak değerlendirme toolları oluşturmak.

Eğitim teknolojisi hizmet ve çözüm sağlayıcıları, sundukları çözüme, kendi kabiliyetlerine ve ekosistemdeki rollerine bağlı olarak bu ihtiyaçların her birini karşılamak üzere üç stratejik pozisyon belirleyebilirler. Çalıştıkları kurumlara ve organizasyonlara ilave değer kazandırabilmeleri için, her üç stratejik pozisyon için belirlenmiş ve tanımlanmış belirli stratejik seçimlerinin yanı sıra, seçilmiş bir stratejiyi uygularken göz önüne almak zorunda oldukları sorular da mevcuttur. Burada hedef, bütün firmalar kendi stratejik pozisyonlarını kendileri belirleyeceklerinden, kesin direktifler ve yol göstermeler ile yorucu bir araştırmadan ziyade potansiyel stratejik seçeneklerin ve soruların ortaya koyulmasıdır.

Temellerin atılması

Temellerin atılmasında çekirdek teknolojik altyapı ve hizmetlerin sağlanması yeni ve gelecek nesil eğitim çözümlerinin yapı taşları olacaktır. Bunun anlamı, çekirdek teknolojik altyapısının, öğrencilerin bilgileri, eğitim içerikleri ve eğitim teknolojileri gibi ayrık unsurları bir araya getirerek, etkili data depolanması, bilgilerin kolaylıkla aranıp bulunması, ulaşılabilirlik ve güvenlik sağlayacak şekilde, gelecek nesil eğitim yönetim sistemlerinin ve bulut tabanlı hizmetlerin geliştirilmesidir. Bulut teknolojileri iki maksatlı olarak kullanılabilirler: temel altyapıyı oluşturmak ve eğitim ekosistemindeki katılımcılar arasında bağlantıları sağlamak. Bağlantılı eğitimin temellerini atanlar, bunu yaparken, tek yönlü eğitimden entegre bir eğitim ekosistemine geçişi kolaylaştıracak sanal öğrenme ortamlarını da kullanabilirler.

Bağlantılı eğitimin temelleri atılırken stratejik bir pozisyonda olanların göz önünde bulundurması gereken sorulardan bazıları aşağıdadır:

  • Bağlantılı eğitimin temelleri atılırken öğrencilere istedikler her yerde ve her zamanda kurslar sağlanması için neler yapılabilir? Örneğin ortaklıklar oluşturulurken, öğrenme analitikleri veya içerik çözüm sağlayıcılarını birbirlerine bağlama yolu ile çözümler yaratılabilir.
  • Öğrencilere bağlantılı eğitim deneyimleri sunulurken sanal öğrenme ortamları nasıl kullanılmalıdır? Bu tür sanal ortamlar için altyapılar, mevcut gelişme aşamasındaki işler, yenilik merkezleri ve sanal ortam hazırlayıcıları olabilirler.

İçerik uzmanları

İçerik uzmanları içeriklerin oluşturulması, bir araya getirilmesi ve eğitim cihazları üzerinden ekosistemdeki katılımcılara yönelik özel çözümler sunulmasından sorumludurlar. Geleneksel içerikler, interaktif ve deneyim, keşfetme ve araştırma yolları ile öğrenmeyi kolaylaştıran görsel açıdan zengin içeriklere dönüştürülebilir. Giyilebilir sistemler göz ve vücut hareketlerini algılayarak bilişsel öğrenmeyi kolaylaştırabilirler. Bulut teknolojileri çok değişik kaynaklardan bilginin alınmasını, düzenlenmesini ve öğrencilere gerçek zamanlı olarak ve onların da katılımlarını sağlayacak şekilde sunulmasını sağlayabilirler.

İçerik kategorisinde stratejik pozisyonda olan birisinin ilgilenmesi gereken sorulardan birkaçı aşağıdadır:

  • Giyilebilir teknolojileri sağlık uygulamaları ile entegre etme fırsatları nelerdir? Örneğin, sirkadiyan ritm gibi sayısal sağlık dataları, kişinin fiziksel ve zihinsel olarak en verimli anlarının belirlenerek ‘öğrenme bloklarını’ belirlemek veya kişinin öğrenmeye odaklı zamanlarını tespit için kullanılabilirler.
  • İçeriklerin, öğrenciler ve öğretmenlerin ihtiyaçlarını daha iyi karşılayabilmek maksadıyla, pratik ve yaratıcı problem çözme özellikleri, eğitim cihazları ve sayısal dershaneler gibi mevcut öğrenme çözümleri ile nasıl bir araya getirilip harmanlanabilir? Örneğin Faulkes Teleskop Projesinde öğrenciler gerçek bilimsel dataları kullanmış ve astronotlar, diğer bilim adamları ve öğrenciler ile iletişim kurarak gerçek dünya problemlerini çözmek için onların tavsiyelerine başvurmuşlardır (40).

Bireye yönelik öğrenme hizmet sağlayıcıları

Bireylere yönelik öğrenme çözümleri sunan eğitim teknolojisi hizmet sağlayıcıları esas olarak öğrenciler ve öğretmenlere analitik, ileri öğrenme ve değerlendirme çözümleri sunmak üzerine odaklanmışlardır. ABD’de girişimci ruhlu kapitalistler aktif olarak, kendilerine önemli fırsatlar sunan analitik çözümlere ve eğitim teknolojilerine sürekli olarak yatırım yapmaktadırlar (41).

sayisal-egitim-potansiyel-ekosistem

Şekil 3 Sayısal eğitimde potansiyel ekosistem

Bir öğrenme yönetim sistem çözümü, öğrencilerin yeteneklerini belirleyerek onlara bütün yaşamları süresince kariyerlerini belirlemelerinde yardımcı olabilir. Kişiselleştirilmiş ve uyarlanmış eğitim çözümleri ekosistemdeki katılımcılar ile işbirliğini sağlayabilir. Teknoloji, öğrenme deneyimlerini oyunlaştırmak ve ilgi esaslı öğrenmeyi sağlamak maksadıyla kullanılabilir. Anlamsal analitikler gibi gelecek nesil teknolojileri öğrencilerin, öğretmen tercihleri, ilgi alanları ve yetersizliklerinin belirlenmesinde etkin olarak kullanılabilirler.

Bireylere yönelik eğitim çözümleri sunulurken göz önüne alınması gereken birkaç soru aşağıdadır:

  • Mevcut analitikler ve bilgi madenciliği kabiliyetleri tahminsel analitik çözümler ile nasıl birleştirlebilir? Örneğin, oyunlaştırma ve ödüllendirme mevcut sertifikasyonları tamamlamak ve gelecek nesil analitikler ve değerlendirme çözümlerine entegre edilmek için nasıl standart bir hale getirilebilir?
  • Hangi teknolojiler değerlendirme çözümlerini insanlaştırabilirler? Örnek olarak, 2014 Bilboards Müzik Ödülleri töreninde Michael Jackson’ın canlandırılmasında kullanıldığı gibi holografik teknolojisi, öğretmenler, danışmanlar ve gerçek dünya uzmanlarının avatarlarını yaratabilirler.

Konnektörler, bireyler, organizasyonlar ve teknolojilerin, Anna gibi yeni nesil öğrencilerin dinamik eğitim ihtiyaçlarını karşılamasını sağlayabilirler. Sayısal eğitimin yaklaşan ikinci dalgasında, eğitim teknolojisi hizmet sağlayıcıları, değer zincirindeki teknoloji sağlayıcı durumundaki pozisyonlarını, entegre bir eğitim ekosistemi yaratmak ve güçlendirmek üzere çözüm sağlayıcı pozisyonuna dönüştürebilirler. Farklı bir pozisyona bürünmek arzusundaki eğitim teknolojileri çözüm ve hizmet sağlayıcıları, öğrenme platformlarının standardizasyonu,  teknoloji güvenliği, bilgilerin gizliliği, yaşam boyu öğrenmenin yönetilmesi ve değişen eğitim ekosistemi gibi faktörleri dikkate almak zorundadırlar. Bir firmanın stratejik seviyede pozisyon seçimi onun ekosistemdeki rolüne, temel üstünlüklerine ve optimal iş modeline bağlıdır. Bütün bu faktörleri göz önüne alan ve son teknoloji trendlerini keşfeden çözüm sağlayıcıları, yaklaşmakta olan sayısal eğitimin ikinci dalgasında yatırım yapabileceklerdir.

 

Çevirenin Notu: Bir ülkenin gelişmesi ve modern dünyada tartışmasız bir şekilde yerini alabilmesi ekonomik gücüne bağlıdır. Ekonomik gücü oluşturan, ülkeye saygınlık ve itibar kazandıran ise o ülkenin, insanın modernleşmesi, teknoloji seviyesinin gelişmesi ile bilim ve sanata yaptığı katkılardır.

Geleceğin Türkiye’sini bugünden hazırlamak ve ekonomimize rekabetçi bir güç sağlamak ancak ve ancak yarınlarımızın sahibi olan çocuklarımıza modern bir eğitim vermekten geçer. Ne yazık ki eğitim sistemimiz belirtilen bu hedefleri sağlayabilecek durumda değildir.

Eğitimin sayısallaştırılması yönünde adımlar Türkiye’de de atılmış ve sayın yazarların belirttiği gibi bizde de maalesef sınıflara tablet ve akıllı tahtaların dâhil edilmesi ile sınırlı kalmıştır. Çocuklarımızın eğitim seviyelerini yükseltmek, onlara eleştirisel analitik düşünme yeteneklerini kazandırmak ve geleceklerini onlara gönül rahatlığı ile teslim etmenin temelinde sağlıklı ve teknolojinin bütün imkânlarından yararlanan bir eğitim sistemi olmalıdır.

Dipnotlar

  1. Mizuko Ito (professor in residence, University of California, Irvine), interview with the authors, September 23, 2014.
  2. Kirsten Edwards and Ryan Mahoney, New rules, new schools, new market, ThinkEquity Partners LLC, May 26, 2005, <http://www.educationindustry.org/assets/thinkequity-k12-report.pdf>.
  3. Out of 1.8 million high school graduates who took the ACT in 2013, only 26 percent reached the college readiness benchmarks in all four subjects—meaning roughly only one in four was academically capable to take up college coursework in the four key subject areas. Source: “ACT, The condition of college and career readiness 2013,” 2013, <http://www.act.org/research/policymakers/cccr13/pdf/CCCR13-NationalReadinessRpt.pdf>; William D. Eggers and John Hagel III, Brawn from brains: Talent, policy and the future of American competitiveness, Deloitte University Press, September 27, 2012, <http://dupress.com/articles/brawn-from-brains-talent-policy-and-the-future-of-american-competitiveness/> Nancy Hellmich, “Survey: More employers plan to hire new college grads,” USA Today, April 30,2014, <http://www.usatoday.com/story/money/personalfinance/2014/04/24/college-graduates-jobs-careerbuilder/8017155/>.
  4. Deloitte Touche Tohmatsu Ltd., “Massive open online courses (MOOCs): Not disruptive yet, but the future looks bright,” 2014, <http://www2.deloitte.com/content/dam/Deloitte/global/Documents/Technology-Media-Telecommunications/gx-tmt-2014prediction-MOOCs.pdf>; Marie Bjerede, “The dilemma of authentic learning: Do you destroy what you measure?,” O’Reilly Radar, March 7, 2012, <http://radar.oreilly.com/2012/03/education-making-testing.html>.
  1. National Center for Education Statistics’ June 2012 issue of Digest of Education Statistics noted that more than 1 million children drop out of US schools every year. The percentage of 16–24-year-olds who were not enrolled in a school and have not earned a high school credential was reported to be 7.1 percent in 2011.
  2. Developed by education chiefs and governors in 48 states, Common Core State Standards were designed to help students prepare for the demanding needs of colleges and businesses. These standards offer a set of clear guidelines for K-12 math and English language proficiency requirements, as well as critical thinking, problem-solving, and analytical skills needed for entry-level careers and corporate training programs. Using the standards, teachers can more easily track and assess student progress throughout their school years and academic careers. Source:  Common Core State Standards Initiative, “What parents should know,” <http://www.corestandards.org/what-parents-should-know/>, accessed October 17, 2014.
  1. Roberto M. Robledo, “Test expert: Most schools not ready,” Californian, May 7, 2014, <http://www.thecalifornian.com/story/news/education/2014/05/14/not-ready-common-core/9085155/>, accessed June 3, 2014.
  2. US higher education spending, as percentage of total spending, increased from 1 percent in 1962 to 3 percent in 2012, according to “Not what it used to be: American universities represent declining value for money to their students,” The Economist, December 1, 2012; Associated Press, “U.S. education spending tops global list, study shows,” CBS News, June 25, 2013, <http://www.cbsnews.com/news/us-education-spending-tops-global-list-study-shows/>.
  3. Lawlor Group, Ten trends for 2013: How marketplace conditions will influence private higher education enrollment—and how colleges can respond, 2013, <http://www.sumsem.com/testing/2013_trends.pdf>.
  4. “Not what it used to be,” The Economist.
  5. Darby Carr, “Online school perspective: Student focused learning,” AdvanceEd, October 7, 2013, <http://www.advanc-ed.org/perspectives/online-school-perspective-student-focused-learning>.
  6. Annie Lowrey, “Recovery has created far more low-wage jobs than better-paid ones,” The New York Times, April 27, 2014, <http://www.nytimes.com/2014/04/28/business/economy/recovery-has-created-far-more-low-wage-jobs-than-better-paid-ones.html?_r=0>; MaryBeth Matzek, “Fewer businesses get out of the starting gates,” WisBusiness, May 16, 2014, <http://bizopinion.wisbusiness.com/2014/05/marybeth-matzek-fewer-businesses-get.html>.
  7. Ian Hathaway and Robert E. Litan, Entrepreneurship and job creation in the U.S. life sciences sector, Brookings Institution, June 11, 2014, <http://www.brookings.edu/research/papers/2014/06/entrepreneurship-job-creation-life-sciences-sector-litan>.
  8. For example, see Blue Valley School District’s CAPS program, which helps high school students to become next-generation scientists, engineers, and entrepreneurs. Source: Blue Valley Schools, “Blue Valley’s CAPS program announces new Executive Director,” August 12, 2014, <http://www.bluevalleyk12schools.org/assets/files/2014/CAPS%20announces%20ED.pdf>.
  9. National Center for Education Statistics, “Table 106.10. Expenditures of educational institutions related to the gross domestic product, by level of institution: Selected years, 1929–30 through 2012–13,” Digest of Education Statistics, February 2014, <http://nces.ed.gov/programs/digest/d13/tables/dt13_106.10.asp>.
  10. The segment includes educational devices, software, games, and apps; and related IT services, connectivity, and data center solutions.
  11. Rishi Sood, Rika Narisawa, Anurag Gupta, and Katell Thielemann, Forecast: Enterprise IT spending for the government and education markets, worldwide, 2012–2018, 2Q14 update, Gartner, July 18, 2014.
  12. The Deloitte-Brandeis University joint survey conducted in November 2013 focused on understanding demographic preferences regarding learning: how students and professionals absorb, retain, and use knowledge. The survey aimed to ascertain interest in prospects of individualized learning, experiential learning, online learning, collaborative learning spaces, and game-based learning. It covered a total of 130 students and working professionals globally.
  13. Peter High, “Salman Khan, the most influential person in education technology,” Forbes, June 1, 2014, <http://www.forbes.com/sites/peterhigh/2014/01/06/salman-khan-the-most-influential-person-in-education-technology/>.
  14. Phil Hill, “Differentiated, personalized and adaptive learning: Some clarity for EDUCAUSE,” e-Literate, October 15, 2013, <http://mfeldstein.com/differentiated-personalized-adaptive-learning-clarity-educause/>.
  15. For example, in June 2013, President Obama launched the ConnectED initiative to provide high-speed broadband and wireless connectivity to all schools within five years. Besides providing connectivity, he emphasized bringing educational technology into classrooms, into the hands of teachers, and training them on using ed-tech solutions. See White House, “President Obama unveils ConnectED initiative to bring America’s students into digital age,” June 6, 2013, <http://www.whitehouse.gov/the-press-office/2013/06/06/president-obama-unveils-connected-initiative-bring-america-s-students-di>.
  16. edX, “How it works,” <https://www.edx.org/how-it-works>, accessed October 17, 2014; Udacity, “The Udacity course experience,” <https://www.udacity.com/course-experience>, accessed October 17, 2014.
  17. Ben Daley (chief academic officer and chief operating officer, High Tech High Graduate School of Education), interview with the authors, August 15, 2014.
  18. High Tech High, “Parent/student access in PowerSchool,” <http://dp.hightechhigh.org/~jwade/syllabus/Parent%20PS%20Instructions2.pdf>, accessed October 17, 2014.
  19. Naviance, “Case study: High Tech High,” <http://www.naviance.com/resources/case-studies/high-tech-high>, accessed October 17, 2014.
  20. High Tech High, “Results,” <http://www.hightechhigh.org/about/results.php>, accessed October 17, 2014.
  21. PathSource, “What we do,” <http://www.pathsource.com/about>, accessed October 17, 2014; Pathbrite, “About us,” <http://pathbrite.com/about-us/>, accessed October 17, 2014.
  22. David Berg (vice principal, The Met Sacramento High School), interview with the authors, August 21, 2014.
  23. Elliot Washor (cofounder and codirector of Big Picture Learning), interview with the authors, August 19, 2014.
  24. The Metropolitan Regional Career and Technical Center, “College transition,” <http://metcenter.org/about-us/one-student-at-a-time/college-transition/>.
  25. Survey conducted by third-party evaluator.
  26. Elliot Washor (cofounder and codirector of Big Picture Learning), interview with the authors, August 19, 2014.
  27. Antero Garcia (assistant professor at Colorado State University), interview with the authors, August 25, 2014.
  28. J. Philipp Schmidt (MIT Media Lab director’s fellow and cofounder of Peer 2 Peer University), interview with the authors, August 19, 2014.
  29. Pearson announced a partnership with GlassLab, a group of institutions focused on game- and simulation-based learning and assessment. (Source: Pearson, “Pearson and GlassLab: Game on!” December 2012.) In March 2013, McGraw-Hill Education launched the McGraw-Hill Practice, a suite of hands-on, experiential learning games that provides digital and personalized learning experiences. Government in Action is one such game, which McGraw-Hill Education developed in conjunction with Muzzy Lane Software. (Source: McGraw Hill Education, “McGraw-Hill Education enters higher education gaming market with launch of McGraw-Hill Practice line of simulations at SXSWedu,” March 2013.) Pearson collaborated with augmented reality provider Layar to allow parents, teachers, and students to instantly launch interactive instructional content directly from a textbook page. (Source: Pearson, “New app makes print textbook pages come to life on a mobile device,” October 2013.)
  30. PRWeb, “Blackboard and Pearson collaborate in effort to better support K-12 schools,” February 12, 2014, <http://www.blackboard.com/news-and-events/Press-Releases.aspx?releaseid=122714>.
  31. D. Frank Smith, “Samsung’s first K–12 tablet strikes the right balance for the classroom,” EdTech, May 16, 2014, <http://www.edtechmagazine.com/k12/article/2014/05/samsungs-first-k-12-tablet-strikes-right-balance-classroom>.
  32. Knewton, “Houghton Mifflin Harcourt and Knewton announce pioneering partnership to deliver adaptive learning solutions to K–12 students,” June 6, 2013, <http://www.knewton.com/about/press/houghton-mifflin-harcourt-and-knewton-announce-pioneering-partnership/>.
  33. Canvas Network, “Box builds ecosystem to modernize collaboration in education,” August 8, 2013, <http://www.instructure.com/news/press-releases/box-builds-ecosystem-to-modernize-collaboration-in-education>.
  34. Faulkes Telescope Project, “Research-based learning,” <http://www.faulkes-telescope.com/education/rbl_approaches> accessed October 17, 2014.
  35. Based on our analysis of VentureSource data from 2010 to 2014 (July 2014 YTD) and next-generation ed-tech companies that received venture capital funding.

 

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.