savunmahavacılıkteknolojipolitikaanalizmevduatkriptosağlıkkoronavirüsenflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
34,2414
EURO
36,9664
ALTIN
2.933,70
BIST
8.855,03
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Ankara
Açık
16°C
Ankara
16°C
Açık
Cuma Açık
14°C
Cumartesi Çok Bulutlu
13°C
Pazar Az Bulutlu
14°C
Pazartesi Az Bulutlu
12°C

Suriyeli Mülteciler Konferansı

Suriyeli Mülteciler Konferansı

Türkiye Davet Edilmedi

Suriyeli Mülteciler Konferansı

Türkiye’yi Damascus kentinde yapılan Mülteciler Konferansına davet etmeyen Suriye tarafı, gerekçe olarak Erdoğan’dan müspet bir adım beklenmesinin mümkün olmadığını ifade etmiştir.

Ercan Caner, Sun Savunma Net, 14 Kasım 2020


…Amerikan rejiminin başını çektiği Batılı rejimler ve komşu ülkelerden özellikle Türkiye olmak üzere ona bağımlı uydu devletler için, Suriyelileri toplu olarak ülkelerinden çıkmaya zorlamak… maksadıyla uydurma koşullar oluşturması gerekmekteydi.

Suriye’nin başkenti Damascus’ta 11-12 Kasım 2020 tarihlerinde Assad rejimi ve Rusya yetkililerinin katıldığı bir mülteci konferansı icra edilmiştir. Bu konferansın sözde hedefi Suriyeli mültecilerin ülkelerine güvenli ve gönüllü olarak dönebilmeleri için gereken şartları sağlamaktır.

Konferansa katılım daveti birkaç Avrupa Birliği üye ülkesine de gönderilmiş, fakat hiçbir AB üyesi ülke bu konferansa katılmamıştır. Suriye Dışişleri bakanlığı tarafından yapılan açıklamada konferansa; Çin, Rusya, İran, Lübnan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Pakistan ve Umman Sultanlığı’nın katıldığı, Birleşmiş Milletler’in de gözlemci sıfatıyla yer aldığı açıklanmıştır.

Başta zorunlu askerlik, sebepsiz tutuklamalar, zorla kaybedilenler, işkence, fiziksel ve cinsel şiddet, evlere, mallara ve arazilere zorla girilmelerin yanı sıra mevcut temel hizmetlerin zayıflığı veya hiç olmayışı gibi faktörler göz önüne alındığında Türkiye dâhil çeşitli ülkelerde yaşayan Suriyeli mültecilerin ülkelerine gönüllü olarak dönmeleri neredeyse imkânsız gibi görünmektedir.

Birleşik Devletler Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada da Rusya’nın desteğini arkasına alan Assad rejiminin mültecilerin ülkelerine geri dönmeleri konusunda samimiyetsiz olduğunu ve Damascus kentinde düzenlenen konferansın bir tiyatro olduğu ifade edilmiştir.

Assad rejimi, ülkede iç savaşın hâlâ sürdüğünü göstermek maksadıyla milyonlarca Suriyeli mülteciyi politik bir araç olarak kullanmak niyetindedir. ABD Dışişleri Bakanlığı açıklamasında Assad rejiminin 500.000’den fazla Suriye vatandaşının ölümünden, sivillerin bombalanmasından ve insani yardımların ihtiyaç duyan Suriyelilere ulaşmasının engellenmesinden sorumludur.

Mülteci Konferansı ile ilgili açıklama Rusya Dışişleri bakanlığı sözcüsü Maria Zakharova tarafından yapılmıştır. Kaynak: UrduPoint

ABD tarafının açıklamasında milyonlarca Suriyeli mülteciyi ülkelerinde barındıran ülkelerin yanında oldukları ifade edilmiştir. Açıklamada ABD’nin Suriye’ye 1,6 milyar dolar insani yardım, 121 milyon dolar da COVID-19 salgın yardımı sağladığı ifade edilmiş ve Suriye’de iç savaşın başlamasından bugüne kadar geçen sürede Suriye ve bölgedeki diğer ülkelere toplam 12 milyar dolar aktarıldığının altı çizilmiştir.

Türkiye Neden Yok?

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun 2019 yılı Mart ayında yaptığı bir açıklamaya göre; Türkiye Suriyeli mülteciler için 37 milyar ABD doları harcamıştır.

Suriye Dışişleri Bakan Yardımcısı Ayman Susan konferans öncesi yaptığı açıklamada mültecilerin geri dönüş konferansına, Recep Tayyip Erdoğan rejiminden müspet bir adım beklenemeyeceği gerekçesiyle Türkiye’yi davet etmediklerini açıklamıştır.

Assad’ın Konuşması

Milyonlarca Suriyeli mülteciye ev sahipliği yapan ve milyarlarca dolar para harcayan Türkiye’nin davet edilmediği konferansta Assad’ı yaptığı konuşmadan bazı bölümler aşağıdadır:

Sevgili katılımcılar, bazı ülkeler etik ilkelere dayanarak mültecilere kucak açarken, Batı ve bölgemizdeki diğer ülkeler ise onların insani meselelerini pazarlık için siyasi bir zemine çekmenin yanı sıra, ülke dışında yaşayan Suriyelilerin çektikleri gerçek acıları dikkate almadan onları bir para kaynağı haline getirerek mültecileri en çirkin şekilde sömürmektedir.

Avrupa rüyaları Yunan askerleri tarafından donlarına kadar soyulunca sona eren zavallı mülteciler. Foto: TRT World

Ve Suriye’deki mevcut koşullar bir sığınma durumu yaratılmasına yeterli olmadığından, Amerikan rejiminin başını çektiği Batılı rejimler ve komşu ülkelerden özellikle Türkiye olmak üzere ona bağımlı uydu devletler için, Suriyelileri toplu olarak ülkelerinden çıkmaya zorlamak, Suriye’nin iç işlerine müdahale etmek ve sonra da Suriye’yi halkının değil de kendilerinin çıkarlarına hizmet eden bağımlı bir devlete dönüştürmek üzere bölünmeye zorlamak maksadıyla uydurma koşullar oluşturması gerekmekteydi.

Terörü yaymak en kolay yoldu ve terörün yayılması ABD’nin himayesinde 2006 yılında Irak’ta kurulan ve Suriye savaşında Müslüman Kardeşler ve El Nusra Cephesi ve diğer terörist organizasyonlarla katılan, İslami Devlet terör örgütünün kurulmasıyla başladı ve altyapıyı imha ettiler, masum insanları öldürdüler, ayrıca kamu hizmetlerini felç ederek ve Suriyelileri korkutarak anavatanlarını terk etmeye zorladılar.


Umuda mı yoksa ölüme mi yolculuk?

2014 yılında Suriye devleti güvenlik ve istikrarı sağlama yolunda emin adımlar atarken bu ülkeler, silahlı kuvvetleri dağıtmak ve teröristlerin Suriye topraklarının büyük bir kısmını kontrol edebilmesini sağlamak maksadıyla terörist grupları harekete geçirdiler. Bu toprakların büyük bir kısmı, milli ordumuzun fedakârlıkları ve dostlarımızın desteğiyle geri alınmıştır, dostlarımızın sağladığı destek teröristlerin yenilgiye uğratılması ve birçok bölgenin geri alınarak özgürlüğe kavuşturulmasında büyük bir rol oynamıştır.

Eminim ki bu konferans, modern tarihte dünyanın gördüğü en barbar Batı saldırganlığı sonucu ortaya çıkan bu insani krizin sonlandırılması için uygun şartları oluşturmada işbirliği bir zemin sağlayacaktır. Suriye’deki her evi ve dünyanın her yerindeki bilinçli insanları etkileyen bu insani kriz biz Suriyeliler için derin bir yara olarak kalacak ve bu yaralar, savaş kuşatma ve terör nedeniyle yurtlarından olanlar geri dönene kadar iyileşmeyecektir.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.