Yazar: Meira Svirsky, Clarion Project 14 Ekim 2018
Çeviren: Ercan Caner, Sun Savunma Net, 14 Ekim 2018
Türkiye tarafından yeni serbest bırakılan Rahip Andrew Brunson, Beyaz Ev Oval Ofis’te Birleşik Devletler Başkanı Donald Trump’a teşekkür ederken ve onu kutsarken Dış İşleri bakanı ve Ulusal Güvenlik Danışmanı huşu içindeki başkanı izliyor. Foto: Mark Wilson/Getty Images
Rahip Andrew Brunson’un dramatik salıverilmesiyle, Amerika onun Türkiye’de ev hapsinden 24 saat içinde Beyaz Ev Oval Ofiste Başkanla bir araya gelişine tanık oldu.
Bir Amerikan vatandaşı olan ve Türkiye’de 23 yıldan beri papazlık yapan Brunson, 2016 yılı Ekim ayında, Türk hâkimler, emniyet görevlileri, askerler, üniversite hocaları, devlet memurları ve daha birçok insanla birlikte, Türkiye’nin İslamcı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın darbe sonrası muhalif olarak gördüklerini ezme dalgasında tutuklanmıştır.
Başkan Donald Trump Rahip Brunson’un serbest bırakılmasıyla ilgili açıklama yaparken, bu meselenin kendisi ve Dış İşleri Bakanı Mike Pompeo tarafından günde en az bir kez gündeme getirildiğini ifade etmiştir.
Başkan Trump yaptığı açıklamada, büyük bir olasılıkla Obama Yönetimi tarafından, İslami cumhuriyet tarafından esir olarak tutulmakta olan dört Amerikalı için İran’a yapılan 400 milyon dolarlık nakit paraya atıfta bulunarak ‘‘Biz fidye ödemeyiz, en azından artık bundan sonra ödemeyeceğiz, aksi takdirde kötü şeyler olacaktır, birçok kötü şeyler olacaktır’’ ifadelerini kullanmıştır.
İran’a yapılan bu ödeme, 1,7 milyar tutarındaki daha büyük bir ödemenin parçasıdır ve 1,7 milyar dolar bazı kaynakların bildirdiğine göre 2017 yılı mali bütçesinde İran’ın savunma bütçesindeki artış tutarını göstermektedir.
Erdoğan birçok kez rahip Brunson’u, en büyük düşmanı olan ve Birleşik devletlerde yaşayan ve Erdoğan tarafından Temmuz 2016 darbesinin arkasında olmakla suçlanan Türk imam Fethullah Gülen ile mübadele etmek için alıkoyduğunu dile getirmiştir.
Geçen yıl Eylül ayında Erdoğan; ‘‘Amerika bizden bir papazın iadesini istiyor, sizde de bir papaz var. Onu iade edin biz de yargılayalım’’ ifadelerini kullanmıştır.
Brunson’un salıverilmesinin ardındaki gerçek hikâyeyi asla bilmeyecek olsak da Türk lirasının serbest düşüşüne katkıda bulunan Trump’ın Türkiye’ye karşı yaptırımlarının onun serbest bırakılmasında büyük bir rol oynadığı yadsınamaz bir gerçektir.
Başkan Trump, Brunson, ailesi, Pompeo, Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton, Kongre’den birçok üye ve çektiği çileler esnasında Brunson’a destek olanlar ile buluşması esnasında Erdoğan’a iki kez teşekkür ederken oldukça dikkatli davranmıştır.
Başkan Trump, Erdoğan’la ilgili yorumunda; ‘‘Onun için kolay değildi, ne demek istediğimi anlıyorsunuz’’ ifadelerini kullanmıştır.
Twitter mesajında ise Trump; ‘‘Rahip Andrew Brunson’un serbest bırakılması ve dönüşü için Türkiye ile yapılan hiçbir anlaşma yoktu. Ben rehineler için anlaşma yapmam. Bununla birlikte, Birleşik Devletler ile Türkiye arasında iyi, belki de çok güzel ilişkilere yol açan Birleşik Devletler adına büyük takdir var!’’ ifadelerini kullanmıştır.
Türk yetkililer başlangıçta Brunson için 35 yıl hapis cezası talebinde bulunmuştur. Fakat (muhtemelen Erdoğan’ın yönlendirmesiyle) bir Türk mahkemesi Brunson’u üç yıldan daha az bir hapis cezasına mahkûm etmiş ve içeride yattığı süreyi göz önüne alarak serbest bırakmıştır.
Birleşik devletler Uluslararası Din Özgürlüğü Komisyonu Başkan Yardımcısı Sandra Jolley’e göre son duruşma geçmiştekilere oranla oldukça farklı cereyan etmiştir. Jolley, on bir saat süren son duruşmanın, konuşulacak tek bir gerçek kanıt olmadan, bir sürü vahşi komplolar, konudan konuya atlayan bir sürü karmakarışık tartışmalar ve gizli tanıklarla dolu olduğunu anlatmaktadır. Jolley son duruşma hakkındaki düşüncelerini; ‘‘Bir adamın hayatı bütün bu safsatalara bağlıdır. Hâkim tarafından, Rahip Brunson’un savunma ekibi tarafından çağrılan bütün tanıkların ifadelerinin tek bir dakika dahi dinlenmeden duruşma sonunda karar verilmesi ise basit olarak ifade etmek gerekirse gerçekten kabul edilemez ve çok daha kötü bir durumdur’’ sözleriyle anlatmaktadır.
Türk mahkemesine üstten bir baskı uygulandığı açıktır.
Trump yaptığı açıklamada ayrıca, yönetimi devraldığından günden beri geçen sürede, Kuzey Kore ve Mısır dâhil yurt dışındaki hapishanelerde bulunan 19 Amerikalının kurtarılmasında başarılı olduğuna dikkat çekmiştir.
Bu rakam bahsedilmeye değer bir rakamdır. Amerika’nın gücü, mesele güç ve ahlaki açıklığa geldiğinde en büyük güçtür. Trump’ın Rahip Brunson’un salıverilmesini sağlamadaki faaliyetlerinin yanı sıra, birkaçından bahsetmek gerekirse; İran nükleer anlaşmasından çekilmesi ve İslam Cumhuriyetine yaptırımlar uygulaması, teröristlere aktardıkları için Filistin otoritesine yapılan finansal yardımları durdurması ve Irak ile Suriye’de İslami devlet terör örgütünü yenmesi dâhil radikal İslam ile savaşındaki diğer başarıları, dünyada çok önemli ve olumlu gelişmelere neden olmuştur.
Çevirenin Notu: Yazı aslına sadık kalınarak çevrilmiştir ve yazar ile yayıncı kuruluşun görüşlerini yansıtmaktadır. Yazının çevrilerek paylaşılması Sun Savunma Net ve çevirenin yazıda ifade ve iddia edilen görüşleri paylaştığı anlamına gelmemektedir. Yazının çevrilerek paylaşılmasında maksat, Rahip Brunson’un salıverilmesinin Amerika tarafında nasıl görüldüğünü bir nebze de olsa okuyuculara aktarmaktır.
Yazının orijinal metnine ve hakkında terör ve casusluktan 35 yıl hapis cezası istenen ve bağımsız Türk yargısı tarafından serbest bırakılan Rahip Andrew Brunson’un Birleşik Devletler Başkanı Donald Trump ile Beyaz Ev Oval ofisteki buluşmasını gösteren video görüntülerine aşağıdaki link üzerinden erişebilirsiniz.
https://clarionproject.org/dramatic-release-of-pastor-andrew-brunson/