Trump’ın Aptal ve Bencil Kudüs Hamlesinin Bedelini Ödeyeceğiz

Kral Deli Donald’ın kendisinin ve Netanyahu’nun Paçasını Kurtarma Manevrası mı?

Yazar: Eugene Hung, Huffington Post, 6 Aralık 2017

Çeviren: Ercan Caner, Sun Savunma Net, 7 Aralık 2017

Dikenli teller arasından Kubbet-üs Sahra camisinin görünümü.

Birleşik Devletlerin Kudüs kentini İsrail devletinin başkenti olarak tanıdığını ilan etmesi ve Tel Aviv’de bulunan Amerikan büyükelçiliğini bu kente taşıması, Trump’ın başkanlık görevini devralması sonrasında yaptığı en dangalakça şeyler arasındadır, geçmişte yaptığı bir sürü saçmalık göz önüne alındığında, bu son hamlesi gerçekten yaptığı en büyük geri zekâlılıktır. Aynı zamanda inanılmaz ölçüde bencil bir harekettir.

Aptalca Olmasının Nedenleri

1. Trump, Filistinlilere böylesine pervasızca hakaret ederek, aslında İsrail ile Filistin arasındaki barış görüşmelerini sabote etmektedir ve mevcut olaylara bakıldığında yakın bir gelecekte sonlandıracaktır. Cumhuriyetçi ve Demokrat başkanlar tarafından onlarca yıldır sürdürülen iki devletli bir çözüm çabalarının üzerine sifon çekilmiştir.

Başkan Clinton iki eski düşman olan İsrail Başbakanı Yitzhak Rabin ve Filistin Kurtuluş Örgütü Lideri Yasser Arafat’ı, 1993 yılı Eylül ayında imzalanan Oslo Anlaşmaları sonrasında birbirlerine doğru yaklaştırırken. Rabin ve Arafat gayretleri nedeniyle Nobel barış Ödülüne layık görülmüştür. Rabin, barış anlaşmasına karşı çıkan aşırı milliyetçi bir İsrailli tarafından anlaşmanın imzalanmasından iki yıl sonra öldürülmüştür.

2. Trump teröristlere yıllardır aradıkları mümkün olabilecek en iyi adam toplama argümanını vermektedir. El Kaide bugüne kadar Amerikan-İsrail ittifakını Müslüman karşıtlığı gibi sunarak sayısız terörist devşirmiştir. Trump, mankafa hamlesi ile teröristlerin elini kuvvetlendirmektedir.
3. Trump’ın hamlesi diğer ülkelerde yaşayan Amerikalılar ile burada ana vatan topraklarında yaşayanlara yönelik tehdidi öylesine artırmaktadır ki bunu neden ve şimdi yaptığı kendisine sorulmalıdır.

Bencil Olmasının Nedenleri

1. İnsanları aşağılamak ve küçümsemekten hoşlanmam. Daha çok tercih ettiğim insanlarda bir şüphe uyandırmaktır. Fakat Trump açık bir şekilde, son birkaç yıldır da olsa, olaylar aleyhine geliştiğinde, genellikle asılsız yalanları son çare olarak kullanarak konuyu değiştirmeyi açık bir şekilde bir davranış paterni haline getirmiştir. Bir kadının cinsel organını avuçladığını anlattığı kayıt, Bill Clinton’u suçlayanları Hillary ile yaptığı ikinci televizyon tartışmasına getirmesi, Rusya ile ilgili açığa çıkan olayların Birleşik Devletler Genel Savcısı Jeff Sessions’un istifa etmesi ve Obama’yı kampanyası esnasında telefonlarını dinlemekle suçlaması olaylarında hep asılsız yalanlara sığınmaya çalışmıştır.

En büyük olay ise şu anda yaşanmaktadır. Bugün, sonradan Trump’ın avukatı tarafından yalanlansa da, Trump ve kampanya yetkililerinin Rusya hükümeti ile demokratik sürecimizi baltalamak maksadıyla iş birliği yapıp yapmadığını soruşturan özel savcı Robert Mueller’in, bir alman bankasından Trump’ın finansal kayıtlarını mahkeme emri ile talep ettiği bildirilmiştir. Soruşturmanın kapsamında Trump ve yardımcılarının bazı olayları örtbas etme ve adaleti engelleme gayretlerini de kapsamaktadır. Bu tür suçlamalar Bill Clinton’a karşı açılan soruşturma ile geçmiş olsaydı Richard Nixon’a karşı olan soruşturmanın da temellerini oluşturmaktadır. Geçtiğimiz hafta Trump’ın eski ulusal güvenlik danışmanı Michael Flynn, Mueller tarafından yürütülen ceza davası soruşturması kapsamında suçunu itiraf eden Trump Ekibinden ikinci kişi olmuştur.

Her şeyin ötesinde Trump nedense mali işlerini bir sır olarak muhafaza etmek istemektedir. İşte bu nedenle 2016 yılı Ocak ayında vergi beyannamelerini yayınlama sözünü vermesine rağmen, bir ilkokul öğrencisinin yaptığı gibi ‘‘ev ödevimi yapmıştım ama köpek yedi’’ şeklinde çocukça mazeretler uydurarak bu sözünü bugüne kadar nedense yerine getirmemiştir. Trump birkaç ay önce, Mueller’in kendisinin finans işlerini karıştırarak kırmızı çizgiyi aşmasının onu özellikle mutsuz edeceğini dahi açıklamıştır.

Solda yolsuzluk ve rüşvet iddiaları ile protesto edilen İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu ve sağda, yakın aile dostu Kral Deli Donald’ın damadı Jared Kushner, eşi Trump’ın kızı Ivanka Trump.

2. Özel savcı Mueller rahatını kaçıracak şekilde Trump’ın ensesine yaklaşmış durumdayken İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu’nun başı da İsrail vatandaşlarının protesto gösterileri ile derttedir. Tel Aviv kentinde toplanan toplam 20.000 kişi yolsuzluk ve rüşvet suçlamaları ile onu istifaya davet etmişlerdir. Netanyahu’nun kendisinin açılacak bir davada suçlanıp suçlanmayacağı dahi belli değildir. Netanyahu’nun başı 1990’lı yılların başlarına, başbakan olmadan çok önceki yıllara kadar uzanan bir skandal ile derttedir. Netanyahu aynı zamanda Trump’ın damadı olan Jared Kushner’in de çok uzun bir zamandan beri yakın bir aile dostudur.

 Trump’ın inanılmaz ölçüdeki aptalca hamlesi bana göre hem kendisi hem de Netanyahu’nun iyiliği açısından konuyu değiştirme gayretinden başka bir şey değildir.

3. Güvenilir birisi olmamasıyla ünlü ve kendini beğenmiş Trump Dinsel Haklar ile ilgili şeyleri söyleme ve yapmak gibi bir alışkanlığı bulunmaktadır. Onlar da karşılık olarak ilahilerini söylemekte ve hatta birçok davranış bozukluklarına rağmen, başkanın aslında gerçek bir ‘‘bebek Hıristiyan’’ olduğunu dahi iddia etmektedirler. Birçok önde gelen dinsel kişiliğin inandıkları şey; İsrail devletinin mevcut durumunun, İncil’de de geçen, Tanrı’nın seçilmiş halkı olan Yahudilerle ilgili kehanetin gerçekleşmiş olduğudur. Bu nedenle bu dinsel kişilikler Hıristiyanlara, İsrail’in Arap komşularına karşı siyasi çıkarlarını korumak için her şeyi yapmalarını öğretmektedirler. Aksini yapmak ise Tekvin 12,3 numaralı ayette; Tanrının Abraham’a söz verdiği gibi gazap ve lanet riskini içermektedir. ‘‘Sizi kim kutsarsa, onları kutsayacağım. Sizi kim lanetlerse, onları lanetleyeceğim’’.

Fotoğrafta Başkan Jimmy Carter, Mısır Devlet Başkanı Enver Sedat ve İsrail başbakanı Menahem Begin ile 1978 Eylül ayında, bir Arap devleti ile İsrail arasında imzalanan ilk barış anlaşması olan Camp David anlaşmasını kutlarken görülmektedir. Sedat ve Begin barış için gösterdikleri çabalar nedeniyle Nobel Barış Ödülünü almışlardır. Üç yıl sonra Sedat, anlaşmaya karşı çıkan Mısır İslami Cihat örgütü üyeleri tarafından bir suikastla öldürülmüştür.

Bölgede yaşayan Hıristiyanların büyük çoğunluğunun, Birleşik Devletlerin İsrail’i aşırı bir şekilde desteklediğini düşünen Araplar olduklarını unutmayın. Beyaz muhafazakâr evanjelistlerin mevcut İsrail devletinin politik hedeflerini desteklemelerine neden olan İncil yorumlarının deforme edilmesini de unutmayın.

Başkanın böylesine açık bir şekilde aptalca ve bencilce davranmasının bedelini, biz ve bütün dünya ödeyecektir.

Çevirenin Notları: Yazı aslına sadık kalınarak çevrilmiştir ve tamamen yazar ile yayımcı kuruluş Huffington Post’un görüşlerini yansıtmaktadır. Yazının çevrilmesi Sun Savunma Net ve çevirenin yazıda ifade edilen görüşleri paylaştığı anlamına gelmemektedir.

Öncelikle İsrail ile Filistin barışı için çaba gösteren ve bu yolda hayatlarını kaybedenleri saygıyla anarak başlayalım. Fazla söze gerek yok diye devam edelim ve sayın okuyucularımıza bu yazıyı, Sun Savunma Net sitesinde yayımlanan; ‘‘Orta Doğu İçin Siyonist Plan’’, ‘‘Michael Flynn & Türkiye Bağlantısı’’, ‘‘Kral Deli Donald’’, ‘‘İslam Düşmanı Michael Flynn Milyon Dolarlık Türkiye Anlaşması Nedeniyle Mercek Altında’’, ‘‘Türkiye ve İslam Düşmanı Michael Flynn Bağlantısı’’, ‘‘Gizemli Bir Dava’’ ve ‘‘Türkiye: Arka Plan ve ABD İlişkileri’’ başlıklı yazılarla birlikte okumalarını önererek bitirelim.

Tahtını kaybetmek üzere olan Kral Deli Donald’ın üstüne de fazla gitmeyelim ve her birlikte neler olacağını bekleyelim ve görelim.

Yazının orijinal metnine aşağıdaki link üzerinden erişebilirsiniz.

https://www.huffingtonpost.com/entry/declare-jerusalem-the-capital-move-the-embassy-trumps_us_5a27c2e6e4b073bb87c98029

İLGİLİ MAKALELERİ BURADAN OKUYABİLİRSİNİZ