TÜRK ASKERİ KİMSENİN JANDARMASI DEĞİLDİR!

TÜRK ASKERİ KİMSENİN JANDARMASI DEĞİLDİR!

“Amerikalı askerin canını kurtarmak için kendi askerini feda etmeye bu kadar hevesli olma. Böyle devlet yönetilmez. Bu maceraya atacağın kınalı kuzuların ayağına taş değse senden biliriz, hesabını da sana sorarız. Bunu da böyle bilesin. Sayın Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı sıfatıyla öncelikli görevi Afganistan’da havaalanı güvenliği sağlamak değil, kendi milletinin huzur ve refahını sağlamaktır.” Meral Akşener

Ercan Caner, Sun Savunma Net, 25 Haziran 2021

Kabil Havaalanında düzenlenen cenaze töreninde Türk askerleri helikopter kazasında kaybettikleri silah arkadaşlarının tabutlarını taşırken, 17 Mart 2021. Türkiye’ye ait helikopterin bir eve çarpması sonucu 12 Türk askeri ve iki Afgan vatandaşı hayatlarını kaybetmiştir. Fotoğraf: Massoud Hossaini/AFP via Getty Images

Türkiye’de neler olup bittiğini ne yazık ki artık dış basından öğreniyoruz. Biliyorsunuz, 14 Haziran 2021 tarihli NATO zirvesinde, Erdoğan’ın uzun süreden beri dört gözle beklediği Biden görüşmesi gerçekleşti, ancak bu görüşmede Türkiye Cumhuriyeti devleti yer almadığından ikilinin aralarında neler konuştuğunu bilmiyoruz, Biden de ben söylemem ‘‘o’’ açıklasın diyor.

Bu görüşmeyle ilgili bazı ilginç bilgiler dış basında yer alıyor. Örneğin; NATO ve diğer ülkeler, savaş ve işgal süresince kendilerine yardım eden Afganlılar ve aileleri dâhil Afganistan’dan çekilirken, Türkiye’nin, NATO’nun politik, finansal ve lojistik destek sağlaması karşılığında Kabil havaalanının güvenliğini sağlamayı teklif ettiği iddiaları dış basında yer alıyor.

Afganistan cehenneminde kalmanın Türkiye’ye ne gibi faydalar sağlayacağını bilmiyoruz, belki Dışişleri ve Milli Savunma Bakanlığı yetkilileri bir açıklama yapar da öğreniriz. Ancak Pentagon Sözcüsü John Kirby’nin söylediği bir cümle oldukça ürkütücü. Kirby bu kararın Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından verilmesi gereken milli bir karar olduğunu ve buna saygı duyduklarını söylüyor.

Sözcü Kirby, Afganistan’daki güvenlik durumunu yakından takip ettiklerini, ancak çekilme planlarında herhangi bir değişiklik olmadığını ifade etmektedir. Güvenlik durumu demişken Afganistan’da neler olduğunu hatırlayalım. ABD yönetimi ve Taliban, 29 Şubat 2020 tarihinde ABD askerlerinin ülkeden çekilme takvimini içeren bir anlaşma imzaladı. ABD’nin çekilmesi karşılığında Taliban ise, kendi kontrolü altındaki bölgelerin teröristler tarafından kullanılmasına müsaade etmeyeceği ve Afganistan hükümeti ile Mart 2020’de müzakerelere başlayacağı sözünü verdi.

ABD ile Taliban arasında 29 Şubat 2020’de varılan anlaşmaya rağmen Afganistan’da resmi bir ateşkes anlaşması bugüne kadar imzalanamadı ve Taliban ile hükümet güçleri arasındaki şiddetli çatışmalar halen sürmekte ve taraflar, anlaşmaya uyulmadığı yönünde birbirlerini suçlamaktadır. Taliban tarafı ayrıca; anlaşma gereği 20 yıldır NATO güçlerinin bir parçası olarak ülkede bulunan Türk askerleri dâhil bütün dış güçlerin ülkeyi terk etmesini talep etmektedir.

ABD tarafı çekilmekte kararlı gibi görünüyor. Ülkedeki karışıklığı dikkatle incelediklerini ve değişen koşullara göre planda bazı değişiklikler yapılabileceğini söyleyen Pentagon sözcüsü Kirby, ne olursa olsun ABD askerlerinin Afganistan’dan çekileceğini ve çekilmenin de 11 Eylül saldırılarının (!) 20’nci yıldönümü olan 11 Eylül 2021 tarihine kadar tamamlanacağının altını çizmektedir.

Pentagon sözcüsünün vurguladığı önemli konulardan bir tanesi de ABD’nin bütün dünyada olduğu gibi Afganistan’da da teröre karşı mücadele etmeyi sürdüreceğini ifade etmesi ve ihtiyaç halinde Afgan hükümetine ufuk ötesi ABD desteğinin sağlanacak olmasıdır. Yani; ABD Taliban’ın terörist olduğunu ve çekilme sonrası ülkedeki güvenlik ortamının çok daha kötüye gideceğini çok iyi bilmektedir.

Yazıyı Sayın Akşener’in sözleriyle noktalayalım: “Türk askeri orada görev yaptığı süre boyunca asla muharip görev üstlenmedi. Tam tersine kardeş Afgan halkına yaptığı yardımlarla gönülleri kazandı. Şimdi hiçbir güvenlik gerekçesi yokken ve sırf sen yeni Amerikan başkanına şirin görüneceksin diye böyle bir riske girmenin akılla izah edilir bir yanı yoktur”