Yunan Savunma Bakanı Panos Kammenos Pontus Yunanlıları ve Ermeni Soykırımını Anma Töreni Basın Konferansı
«Günaydın,
Savunma Bakanlığı, daha önce bildirildiği gibi Pontus Yunanlıları ve Ermeni soykırımlarını anmak maksadıyla 17 Mayıs – 22 Mayıs 2016 tarihleri arasında bazı organizasyonlar düzenleyecektir.
17 – 22 Mayıs tarihleri arasında, bugün aramızda olmakla bizleri onurlandıran Profesör Konstantinos Fotiadis tarafından, Syntagma Metro İstasyonunda Pontus Yunanlılarına ait tarihi soykırım fotoğrafları ve belgeler sergilenecektir. Bu çalışma, Pontus Yunanlılarının tarihi hatıralarını canlı tutan ve bizlere felaketler ile verilen kurbanları hatırlatan muhteşem bir sanatsal ve tarihi çalışmadır. Bu değerli tarihi belgeleri bizlere sunması nedeniyle Bay Fotiadis’e özellikle şükranlarını sunmak isterim.
21 Mayıs 2016 Cumartesi günü, saat 11.00’de Dionysiou Areopagitou caddesinde başlayacak ve Olympian Zeus Tapınağında sona erecek yürüyüş ile, geleneklerini ve kültürlerini gelecek nesillerin de katılımı ile devam ettiren ve Pontus geçmiş ve mirasını muhafaza eden Pontus Yunanlılarını anacağız. Bu organizasyon esnasında seçkin Pontus Yunanlıları ve Ermeniler saygıyla anılacaktır.
20 Mayıs 2016 Cuma günü Savunma Bakanlığında, devlet başkanının katılımı ile Küçük Asya ve Pontus Yunanlıları için Ortodoks inancın sembolü olan Virgin Mary of Sumela (Sümela Manastrı Bakire Meryem)’nın kutsal ikonunu karşılayacağız.
Bize Ortodoks Hıristiyanlığının en büyük sembolü olan bu kutsal ikonu sundukları için Virgin Mary of Sumele Vakfına, özellikle Başkan Bay Tanimanidis ve Yönetim Kuruluna teşekkür etmek istiyorum, çok büyük bir dini yadigar olan bu ikon, halkın ziyaretine de açık olacaktır. Tarihte ilk kez Savunma Bakanlığının kapıları Virgin Mary of Sumela ikonu önünde dua etmek isteyen vatandaşlara açılacaktır.
Herşeyin ötesinde, bu organizasyonları hazırlayan Silahlı Kuvvetlere, üç genel komutanlık karargahına sıkı çalışmalarından dolayı teşekkür etmek istiyorum. Yunanistan Pontus Federasyonuna, Güney Yunanistan Pontus Halkları Birliğine ve ‘Hamazkayin’ Kültür Derneğine olduğu kadar, bireysel veya kollektif olarak katkıları olan bütün Pontus Yunanlılarına da Olympian Zeus Tapınağında organize edilen faaliyete katkıları nedeniyle teşekkürlerimi sunmak istiyorum.
Meçhul Asker Anıtı Tören Birliği
Organizasyonun direktörü Bayan Sofia Spyratos, sanatsal yönetmen Bay Elias Yfantidis ve yapımcı Bay Fanis Synadinos kadar, karşılık beklemeksizin Olypian Zeus Tapınağındaki organizasyonun tertiplenmesine katkıda bulunan sanatçılara ve özellikle katılımı ile bizi onurlandıran Bay Antonis Kalogiannis’e şükranlarımı arz etmek istiyorum.
Sümela Manastırı Bakire Meryem İkonu
Her yıl olduğu gibi Meçhul Asker Anıtındaki başkanlık muhafızları bu yıl da geleneksel Pontus üniformalarını giyecekler ve Virgin Mary of Sumela ikonunu karşılamak için burada olacaklar.
Organizasyonun genel koordinasyonu Hava Kuvvetlerinden Albay Dimosthenis Georgiadis tarafından yürütülecektir.
Bu organizasyonun ağır sorumluluğunu üstlenen ve faaliyetleri düzenleyen çalışma arkadaşlarım Bayan Kalogiannis ve Bayan Tsatsaronis’e teşekkürlerimi sunmak istiyorum. Sorularınızı dinlemeye hazırım’.
MUHABİR: Sayın Bakan, SYRIZA partisinden bakanlar da organizasyona davet edildiler mi? Bu soruyu bazı bakanların daha önce yaptıkları Soykırımın kabulüne karşı açıklamaları nedeniyle soruyorum.
MUHABİR: Dün Türkler bir kez daha 1996 yılında, iddialarına göre vurularak düşürülen bir Türk F16 uçağı ile ilgili iddialarını yinelediler ve Yunanistan Anayasa Mahkemesinin hukuki katkısını gündeme getirdiler. Bu konuda yorumunuzu almak istiyorum.
1996 F16 Olayı
MUHABİR: Sayın Bakan, bugün Brüksel’de, NATO Karargahında görevli Yunan diplomatlar tarafından, Türkiye’nin NATO’nun Ege Denizi’nden çekilmesini talep eden bir belgesi açıklandı. İlk olarak bu olaydan haberiniz var mı? İkinci olarak, şüphesiz Başbakan ile koordineli olarak herhangi bir politik karşılık vermeyi düşünüyor musunuz?
Bununla beraber, politik seviyede de olsa, hatırladığınız gibi Almanya Savunma Bakanı, Türkiye Savunma Bakanı ve benim aramda yapılan ilk üçlü görüşme sonrasında bu antlaşma imzalanır imzalanmaz Türkiye’deki askeri komitenin bu antlaşmaya itirazları olduğu doğrudur. Yine de bu antlaşma bütün NATO üyeleri ve Türkiyenin politik liderleri tarafından kabul edilmiştir, şu anda yürütülen faaliyetler bir bütün olarak görülmelidir – Yunanistan,Yunan karasularının kullanılması için diplomatik izni vermiştir – ve bu antlaşma işe yaramış ve uygulanmıştır. O noktadan itibaren yapılan herhangi bir itiraz diğer bir ülkenin iç işlerine karışmaktır ve ben buna karışmak istemiyorum. Bu antlaşmanın kurallarına bağlıyız ve uyguluyoruz ve bu antlaşmanın herkesin yararına olduğuna inanıyoruz, Yunanistan’ın ve Türkiye’nin olduğu kadar NATO üye ülkelerinin de.
MUHABİR: Bakanlığın, 1996 yılında öldürülen Türk pilotun ailesi tarafından yürütülen hukuki süreci izlemesi gerektiğini ve bu olayda hukuki bir boyutun olduğunu düşünüyor musunuz?
MUHABİR: Sayın Bakan yarın bir kanun tasarısı ve bütçe fonlarının kesilmesi ile ilgili bir değişiklik teklifi verilecek. Otomatik kesintilere savunma harcamaları da dahil edilecek mi? Devlet Konseyinin dördüncü ve Denetim mahkemesinin memurların ücretlerinin ve emekli maaşlarının 2012 yılındaki seviyelere restore edilmesi yönündeki ikinci kararından sonra bakanlık çabalarını bu kararların uygulanması yönünde yoğunlaştıracak mı?
Devlet Konseyinin kararıyla ilgili olarak, biliyorsunuz ki hükümetin ve benim taahhütüm bu kararların derhal uygulanacağı yönündedir. Maliye Bakanlığı için yapmak zorunda olduğumuz şeyi yaptık. Bildiğiniz gibi son oturum esnasında bizim Devlet Konseyinde olmayışımız aldığımız politik karar için açıktı ve biz Devlet Konseyinin kararlarının derhal uygulanmasını talep ettik.
Mali hususlar göz önüne alındığında ilk andan itibaren bu paranın ülke Anayasa Mahkemesinin kesinti yapılan silahlanma bütçe kalemlerinden ödenmesi yönündeki kararına uyduk. Mümkün olur olmaz uygulanacağına inanıyoruz. Bu ayın 24’ünde bir dönemi sonlandıran bir Eurogroup kararı alacağız, Yunanistan, şimdiden hissedilmeye ve görülmeye başlayan diğer kabiliyetlere sahip bir döneme doğru gidecektir. Tabi ki Devlet Konseyinin kararına uymak zorundayız ve uyacağız.
MUHABİR: Sayın Bakan Türkiye Maliye Bakanlığı sözcüsü bugün bir açıklama yaparak Yunanistan otoritelerini, kendi ifadesine göre, Trakya’daki Türk Azınlığa karşı yükümlülüklerini yerine getirmemekle suçladı. Bu, geçen sefer ve bütün zamanlarda olduğu gibi süreklilik gösteren Ankara’nın iddiaları ve provokasyonlarını yansıtmaktadır. Bu sizi endişelendiriyor mu? Bu konuyu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Batı Trakya Türkleri
Batı Trakya Türkleri
MUHABİR: Sayın Bakan Ege Denizinde son üç günde Türk provokasyonlarında bir artış gözlemlenmekte. Son zamanlarda Yunanistan bölgesinde son 2-3 yılda uçtuklarından çok daha fazla uçuş gerçekleştirdiler. Bunun da ötesinde ihlaller son günlerde iyice arttı ve kanaatime göre bir Türk uçağının Yunan uçağı tarafından düşürüldüğü yönündeki iddiaların tekrar ileri sürülmesi tesadüf değil. Yunanistan tarafında, Milli Savunma Bakanlığınca Ege Denizindeki Türk provokasyonlarının neden arttığı yönündeki açıklamanız nedir?
Tabi ki artan Türk provokasyonları bizi endişelendirmektedir. Bildiğiniz gibi Dış İşleri ve Milli Savunma Bakanlığı kanalları ile müttefiklerimizi ve tüm Birleşmiş Milletler (BM) üye devletlerini durumdan haberdar ettik. Bölgede NATO gemilerinin varlığı müttefiklerimizin bu ihlalleri kendi gözleriyle görebilmelerine imkan sağlamaktadır. Bununla beraber anladığım kadarı ile sadece son iki günü kastediyorsunuz, size söylemek isterim ki bu ihlaller sadece Yunan hava sahasına giren askeri hava araçları tarafından gerçekleştirilmemiştir. Yunanistan Milli Savunma Genel Komutanlığı tarafından bildirilen, son saatlerde meydana gelen yaklaşık olarak 80 adet ihlal, uluslararası sularda demirli bulunan gemilerden ‘White Storm’ tatbikatına katılmak üzere havalanan helikopterlerdir.
İt Dalaşı
Bu durum ihlalleri önemsemiyoruz anlamına gelmemelidir. Tekrar ediyorum, Yunan hava sahasını ihlal eden ne olursa olsun önleme yapılacaktır. Arzumuz; Türkiye’nin bu tür meydan okumaların kendisi için de problemler yarattığını ve bu tür provakatif davranışların iki ülke arasındaki iyi ilişkileri geliştirmeyi engellediğini anlamasıdır. Bunların Türkiye’de son bir kaç gündür meydana gelen politik gelişmelerle de ilgisi olduğunu düşünüyorum. Bu noktadan hareketle, bizim tutumumuz belli ve sabittir ve politik niyetler ne olursa olsun öyle kalmaya devam edecektir. Silahlı kuvvetler, planlara bağlı kalarak yapmak zorunda olduğu görevlerini yapmaktadır ve bu plan uygulanmaya devam edecektir. Sizi temin ederim ki bu tam bir kararlılıkla uygulanacaktır.
MUHABİR: Sayın Bakan, bilgilendirme ile ilgili söylediklerinize istinaden müttefiklerimiz nezdindeki diplomatik girişimleriniz sonucunda cevapları ne oldu?
MUHABİR: Sayın Bakan, geçtiğimiz son yıllar boyunca gerilimin tırmandığı anlarda Yunanistan ve Türkiye Savunma Bakanları, esas olarak genelkurmay başkanları arasında bir kırmızı telefon hattı tesis edilirdi. Hatırlıyorum da sizden öncekiler gerilim zamanlarında bu kırmızı telefon hattını kullanıyorlardı. Siz de Türk paydaşınızla aranızda bu kırmızı telefon hattını kullandınız mı, kullanmadınız ise bunun nedeni nedir?
Türkiye’nin yeni gerilimlere yol açabilecek bu provokatif hareketlerini durdurmasının gerekliliği açıktır. Yunan tarafı olarak dikkatli bir şekilde egemenlik haklarımızı koruyor, bu meydan okumalar ile uğraşıyoruz fakat aynı zamanda bu tür hareketleri derhal durdurmasını da talep ediyoruz.
MUHABİR: Bu tür meselerle ilgili karşı taraftan genelde kiminle görüşüyorsunuz?
Yani burada ifade etmek istiyorum ki bu tür olayların müttefiklerin gözleri önünde gerçekleşmeleri iyidir. Kişisel konuşmaların faydalı olacağına inanmıyorum, bunun yanı sıra Dış İşlerinin bu meselelerde yaptıkları oldukça yeterli ve doyurucudur.
Yunan Hava Kuvvetlerine ait bir Mirage 2000
MUHABİR: Sayın Bakan önlemelerden bahsederken kullandığınız ‘kaza’ kelimesi başka bir şekilde yorumlanabilir mi? Ege üzerinde bir kaza olabilir mi? Demek istediğim bir angajman esnasında silahların kullanılması mümkün olabilir mi? Bu Ankara’ya bir uyarı mı?
Çeviren: Ercan Caner, BİTES Savunma, Havacılık ve Uzay Teknolojileri Firmasında proje yöneticisi çalışmaktadır. Türkiye Hava Sahası Yönetimi alanında doktora tez çalışmalarını sürdürmektedir. İnsansız Hava Araçları (2014) ve Taarruz Helikopterleri (2015) konulu makaleleri yayımlanmıştır. TSK, BM ve NATO deneyimlerine sahiptir.