İstihbarat servislerinin, teröristlerin bilgisayar bataryaları büyüklüğünde bomba yapabilecekleri korkusu, hassas statüsüne alınan yabancı havaalanlarında elektronik cihazların kabin bagajlarında taşınmasının yasaklanmasına neden oldu.
JANA WINTER, CLIVE IRVING, 22 MART 2017
ÇEVİREN: ERCAN CANER, SUNSAVUNMA.NET, 23 MART 2017
Üç istihbarat kaynağının Daily Beast’e bildirdiğine göre; Kuzey Afrika ve Orta Doğu’da bulunan 10 havaalanından ABD topraklarına yapılan uçuşlarda elektronik cihazların taşınmasının yasaklanmasının nedeni, geçtiğimiz Ocak ayında ABD tarafından Yemen’de yapılan bir El Kaide baskınında elde edilen bilgilerdir.
İstihbarat kaynaklarının bildirdiğine göre; baskın esnasında elde edilen bilgilere göre, El Kaide terör örgütüne mensup teröristler, dizüstü bilgisayarlar veya diğer elektronik cihazların içine sığabilen ve bir uçağı düşürmeye yetecek kapasitede olduğuna inanılan batarya bombaları imal etmeyi başarmışlardır. Bir kaynağın bildirdiğine göre batarya bombaları, manuel olarak tetiklenmek zorundadır, elektronik cihazların sadece uçakların kabin bölmelerinde yasaklanmalarının nedeni budur.
ABD Ülke Güvenlik Departmanı, son iki yılda uçuş esnasında gerçekleştirilen iki terör saldırısına dikkat çekmektedir. Bunlardan birincisi Rus uçağına Ekim 2015 ayı içinde Mısır’da Sina üzerinde yapılan diğeri de Mogadişu Somali’de geçen yıl kabini bir patlama sonucu yırtılan ve zorunlu iniş yapan uçağa yapılan saldırıdır. İsyancı Al-Shababb grubu saldırının sorumluluğunu üstlenmiş ve uçağa bomba olarak düzenlenen bir dizüstü bilgisayar soktuğunu iddia etmiştir.
Bir kaynağın Daily Beast’e bildirdiğine göre; Mogadişu’dan kalkan uçak yeteri kadar yüksekte olmadığından patlama bir felaketle sonuçlanmamıştır. Bombacı teröristin, patlama sonucu uçak gövdesinde açılan delikten dışarı çekilerek öldüğü olay, dizüstü bilgisayarların bomba olarak kullanılabildiklerinin kanıtıdır. İstihbarat kaynaklarının bildirdiğine göre, El Kaide terör örgütünün Arap Yarımadasındaki uzman bombacısı İbrahim al-Asiri, çok daha küçük elektronik cihazlar içerisine bomba yerleştirme çabalarını sürdürmektedir.
Yasak kapsamına dâhil edilen 10 havaalanındaki elektronik cihazların güvenlik taraması, olayın meydana geldiği Somali’deki havaalanından daha iyi durumda değildir. Olaya karışan A320 uçağının pilotu yaptığı açıklamada, havaalanındaki güvenlik seviyesinin ‘‘sıfır’’ olduğunu ifade etmiştir. Havaalanı çalışanları bombayı uçağa sokmak için terörist ile işbirliği yapmışlardır.
Bir kaynak, dizüstü bilgisayar yasağının nedeni olarak, yasak kapsamındaki ülkelerin, El Kaide terör örgütüne açık olmaları ve terör örgütü üyelerinin, yasak kapsamına alınan ülkelerden ABD’ye giden uçaklara, batarya bombaları sokma olasılığının yüksek olması açıklamasını yapmıştır.
Bir kaynağa göre; Ekim 2015 ayı içinde Kahire’den kalkışı sonrası düşürülen uçağa benzer şekilde bir uçağın daha düşürüleceği hususunda uzun bir süredir endişeli olan Mısır istihbarat servisi yetkililerine hafta sonunda bir brifing verilmiştir. Paris Charles De Gaulle havaalanından kalkan ve Kahire’ye giderken, geçtiğimiz Mayıs 2016 ayı içinde Akdeniz üzerinde düşürülen, 66 kişinin hayatını kaybettiği EgyptAir Flight 804 felaketini de unutmamak gerekmektedir.
EgyptAir Flight 804 felaketi, tam anlamı ile bir gizeme dönmüş durumdadır. Aralık ayı içinde Mısırlı yetkililer, adli bir soruşturmanın başlatıldığını açıklamışlardır. Enkazdan kurtarılan uçuş kayıtlarını incelenmeye başlanmasından bu yana altı ay geçmiştir. Fakat Mısır ve Fransa arasında kazanın nedeni hakkında bir anlaşmazlık bulunmaktadır. Fransız havacılık otoritelerine göre, bu kadar kısa bir süre içinde kazanın nedeni hakkında sonuçlar çıkarmak mümkün değildir.
Airbus A320 modeli yolcu uçağı, kokpitte başlayan bir elektrik problemi ile başlayan felaket zinciri sonrasında içindeki 66 kişi ile 37.000 feet irtifadan dönerek Akdeniz’in sularına gömülmüştür. Elektrik problemi kokpitin altında bulunan aviyonik kompartımanında yangına neden olmuş, yangın nedeniyle hava aracını kontrol eden bilgisayarlar yanarak felakete neden olmuştur.
Felakete neden olan olaylar zincirinin, kokpitin hemen arkasında ve elektronik cihazların bulunduğu aviyonik bölmesi üzerinde yer alan yolcu tuvaletinde meydana gelen, bir tür patlama ile başladığını gösteren emareler mevcuttur. Enkazdan alınan video görüntülerinde kokpitin alt bölgesinde ısı nedeniyle oluşan hasarı görmek mümkündür.
Paris’ten kalkmadan önce EgyptAir Flight 804, Eritre Asmara’dan Kahire’ye, oradan da Tunus ve Paris’e uçmuştur. Bunun anlamı; patlayıcıların bu üç havaalanından bir tanesinde uçağa yerleştirilmiş olmasıdır ve soruşturmayı yürütenler bu yönde incelemelerini sürdürmektedirler.
Mart ayının başlarında Alexandria-İstanbul seferini yapan Türk Hava Yollarına ait bir uçaktaki Rus yolcu, bagajında el yapımı patlayıcı düzenek bulunması sonrasında tutuklanmıştır.
Dizüstü bilgisayar yasağından en fazla etkilenecek olan havayolu şirketleri, Basra Körfezi ülkelerine ait Emirates, Etihad ve Qatar Airways şirketleri olacaktır. Son 10 yılda kıtalar arası uçuşlarda bağlantı noktalarında büyük bir değişim gerçekleşmiş ve Dubai merkezli Emirates havayolu şirketinin öncülüğünde, bu üç havayolu şirketi Asya, Afrika, Orta Doğu, Avrupa ve Amerika’ya yapılan uçuşlarda üstün bir duruma gelmişlerdir.
ABD’nin en büyük üç uluslararası yolcu taşıyıcı havayolu şirketleri olan Delta, American ve United eski uçak filoları ile bir anda kendilerini, yukarıda belirtilen ve filolarında A380 gibi son teknoloji ürünü uçaklar olan havayolu şirketleri ile rekabet edemez bir pozisyonda bulmuşlardır. Son birkaç yılda bu havayolu şirketleri ülke içindeki New York, Dallas, Houston, Chicago, Los Angeles, Boston ve Seattle gibi iş merkezlerine yönelmek zorunda kalmışlardır.
New York merkezli bir danışmanlık şirketinin başkanı Craig Jenks’e göre dizüstü bilgisayar yasağı, yasak kapsamındaki havaalanlarından çok daha fazlasını etkileyecektir. Özellikle Emirates, Etihad ve Qatar Airways şirketlerinin Hindistan kentlerinden Körfez ülkeleri üzerinden direkt olarak ABD’deki San Francisco, Seattle, Boston ve New York gibi iş merkezlerine seyahat eden yüksek teknoloji endüstri alanında çalışan birçok yolcusu bulunmaktadır.
Türkiye, Lübnan, Ürdün, Mısır ve Suudi Arabistan’dan Londra’ya direkt uçuş yapan 14 havayolu şirketine ait yolcuların kabin bagajlarında dizüstü bilgisayar bulunduramayacağını ilan eden İngiltere’nin de yasaklama uygulamasına katılmış olması ile iş maksatlı seyahat edenlerin rahatsızlıkları çok daha yaygın bir hale gelmiştir.
Havayolu taşımacılığı teröristler için öncelikli hedef olma özelliğini halen korumaktadır. Ve bir kez daha terör saldırı tehdidi, ekonomik de olsa, nelere mal olabileceğini ispatlamış durumdadır.
Terör olaylarından en büyük zararı gören havayolu şirketlerine son örnek Türk Hava Yolları (THY)’dır. 2015 yılında Gulf Airlines örneğini kullanarak ve İstanbul’un stratejik konumunu çok iyi değerlendiren THY, 872 milyon dolar kâr etmiştir. Geçtiğimiz 2016 yılında ise THY toplam 463 milyon dolar zarar etmiştir. Bu zarara neden olan iki ana olay; İstanbul havaalanına yapılan terör saldırısı ve Temmuz 2016 başarısı darbe girişimi olduğu kadar, yeni terör olaylarının meydana geleceği beklentisidir. Orta Doğu ve Afrika’ya yapılan uçuşlarda merkez konumdaki İstanbul havaalanı da ABD ve İngiltere’nin uygulamaya koyduğu dizüstü bilgisayar yasak kapsamı içindedir.
Çevirenin Notları: Yazı aslına sadık kalınarak çevrilmiştir. Nedeni ne olur ise olsun dizüstü bilgisayar yasağını uygulayan ABD ve İngiltere havayolu şirketlerinin bu durumu fırsata çevirerek kâr edecekleri, yasak kapsamındaki ülkelere ait havayolu şirketlerinin ise zarar edeceği aşikârdır.