Léon: The Professional

Bana Herkesi Getirin!

Yazar: Ercan Caner, Sun Savunma Net, 24 Şubat2018

Sevginin Gücü, ünlü yönetmen Luc Besson tarafından yazılan ve yönetilen, 1994 yılı, Fransa yapımı bir filmdir. Filmin başrollerinde, sessizce yaklaşan, acımasızca öldüren ve izini ustaca kaybettiren bir mafya tetikçisini canlandıran Jean Rêno (Léon), ailesi öldürüldükten sonra Léon tarafından himaye altına alınan 12 yaşındaki bir genç kızı canlandıran Natalie Portman (Mathilda), kirli işlere bulaşmış psikopat bir DEA (Drug Enforcement Administration) ajanını canlandıran Gary Oldman (Stansfield) ve tetikçilik işleri yaptıran bir mafya elemanını canlandıran Danny Aiello (Tony) yer almaktadır.

Léon, ABD’nin New York şehrinde ikamet eden, patronu Tony’den aldığı işleri yapan bir tetikçidir. Hayatını kurallardan oluşturmuş, sert ve tam anlamıyla bir profesyoneldir. Ancak Mathilda adında küçük bir kızla yolları kesişince hiç alışık olmadığı bir dünyaya kapısını aralar.

Filmin ünlü eve baskın sahnesinde, Léon henüz yataktayken, Mathilda neşe içinde markete süt almaya gider. Kirli işlere bulaşmış DEA ajanı Stansfield, Tony’den zorla adresini aldığı eve oldukça takviyeli bir ekiple gelir.

Mathilda daire girişine yürürken tam teçhizatlı polisler tarafından kenara alınır. Dairesinde tek başına olan Léon’a karşı bir baskın düzenlenmiştir. Mathilda’nın yanlış yönlendirmesi sonucunda daireye girmeyi başaran dört polis gayet temiz bir şekilde Léon tarafından öldürülür. Eve girmeye çalışan 6-7 polisi daha etkisiz hale getiren Léon, Mathilda’yı dairesine yanına almayı başarır.

Stansfield tüm SWAT (Special Weapons and Tactics) ekibini takviye olarak çağırır ve adamlarından bir tanesiyle aralarında aşağıdaki diyalog geçer:

• Herkesi istiyorum.
• Herkes demekle neyi kastediyorsun?
• HERKESİ!

Bana herkesi getirin. Herkes demekle neyi kastediyorsun? Herkesi!

Gary Oldman’ın (Stansfield) yer aldığı bütün sahnelerde, sanatçının oyun gücü karşısında kendini tutamayarak kahkahalarla gülen yönetmen Luc Besson, “Bring me everyone!” repliğini Gary Oldman farklı bir şekilde yorumladığında ise gülmekten kırılmıştır.