savunmahavacılıkteknolojipolitikaanalizmevduatkriptosağlıkkoronavirüsenflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
34,5424
EURO
36,0063
ALTIN
3.006,41
BIST
9.549,89
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Ankara
Karla Karışık Yağmurlu
2°C
Ankara
2°C
Karla Karışık Yağmurlu
Pazar Karla Karışık Yağmurlu
1°C
Pazartesi Çok Bulutlu
2°C
Salı Az Bulutlu
3°C
Çarşamba Az Bulutlu
3°C

Biden Anketlerde Önde Gidiyor

Biden Anketlerde Önde Gidiyor

 

Biden Anketlerde Önde Gidiyor

 

Ercan Caner, Sun Savunma Net, 20 Ekim 2020

 

Yarışı kazanan aday 20 Ocak 2021 tarihinde Birleşik Devletler başkanlık görevine resmi olarak başlayacaktır. Kaynak: Evening Standard

The New York Times gazetesinden Lisa Lerer, Birleşik Devletler başkanlık seçimi ve adayların durumunu değerlendirdiği ‘‘2020 2016 Değildir’’ başlıklı bir makale kaleme almıştır. Aşağıda Sayın Lerer’in 19 Ekim 2020 tarihli makalesinden alıntıları okuyabilirsiniz.

Joe Biden yapılan kamuoyu yoklamaları ve ulusal anketlere göre; başkanlık yarışında, bağış toplama kampanyasında ve kıran kırana mücadelenin yaşandığı seçim bölgelerinde Bay Trump’ın önünde gitmektedir. Ve Biden’in partisi de rekor kıran erken oylama sonuçlarında çok büyük bir üstünlüğe sahip durumdadır.

Siyasi stratejist, uzman ve çalışanların seçim sonuçlarını tahminde kullandıkları bütün ölçülere göre Bay Biden seçim gecesi zafere ulaşan aday olacak gibi görünmektedir.

Donald Trump’ın başkan seçildiği 2016 yılından beri birçok Demokrat ve Cumhuriyetçi, başkanın oylamada hesapları altüst edebilecek gizli destekçileri arkasına toplayabilen neredeyse efsanevi siyasi güçleri olduğunu düşünmektedir.

Fakat gerçek; 2016 yılı başkanlık seçiminin en fazla hoşlanılmayan ve Birleşik Devletler başkan adayları tarihindeki en kutuplaştırıcı iki aday arasında geçmiş olmasıdır. Bu kutuplaşmanın çoğuna Bay Trump’ın kışkırtıcı ve bölücü söylemleri neden olmuştur. Fakat 2016 yılındaki başkanlık yarışının özellikleri seçmenlerin; onlarca yıldır süren Cumhuriyetçi saldırılarıyla zaten zedelenmiş ve bunun yanı sıra Beyaz Ev için yarışan ilk kadın olduğundan kaçınılmaz bir şekilde yüz yüze kalacağı cinsiyetçilikle boğuşan Hillary Clinton’u nasıl gördüklerine de bağlıdır.

Hillary Clinton, Donald Trump ve Joe Biden. Kaynak: DECCAN HERALD

 

Ve Bay Trump, seçim yarışını önde göğüsleyerek Bayan Clinton’un ipini çekmeyi başarmıştır, fakat 2020 seçimi 2016 seçiminden çok daha farklı bir ortamda gerçekleşmektedir. Clinton ve Biden seçim kampanyalarını yürüten stratejistlere göre; dört yıl önce seçmenler aday hakkındaki görüşlerinde büyük gelgitler yaşamıştır. Bayan Clinton’un hırsıyla, hedeflerini bir kenara bırakarak Başkan Barack Obama yönetiminde hizmet etme arzusunu, bir senatör ve dışişleri bakanı olarak kendi politik başarılarından daha çekici bulmasını anlamakta güçlük çekmişlerdir.

Kadın seçmenlerin oylarını kazanmak gerçekten büyük bir işkence olmuştur; genç kadınlar, Beyaz Ev’deki dâhil, kocasının ihanetleri ortaya çıktıktan sonra hâlâ onunla evliliğini sürdürme kararını ayıplarken, daha yaşlı kadınlar ise engelleri aşmada kendi yeteneklerine inanmadıklarından Bayan Clinton ile bir türlü bütünleşememiştir. Seçmenlere göre Bayan Clinton olağanüstü bir deneyime sahiptir, fakat çok üstün yetenekleri olmasına ve Amerikan kamu sektöründeki en büyük işe talip olmasına rağmen yeteri kadar iddialı değildir.

Bay Biden ise seçmenlerin gözünde düzgün bir aday konumundadır. Her ne kadar 2009 yılındaki ekonomik canlandırma paketindeki gibi başarılarını seçmenlerin çoğu bilmiyor olsa da Biden’in cana yakın ve iyi bir aile adamı olduğunu düşünmektedirler.

İki aday arasındaki fark anket sonuçlarında da açık bir şekilde görülmektedir. Demokrat partinin yaptığı anket ve kamuoyu yoklamalarına göre: 2016 yılında başkanlık yarışına aday olana kadar seçmenlerin yarısından fazlası Bayan Clinton hakkında olumsuz görüşlere sahiptir ve Bayan Clinton’un ‘‘çok olumsuz’’ reytingleri de Bay Biden’inkine nazaran %10-15 oranında daha fazladır.

İki dönem (1993-2001) Birleşik Devletler başkanlığı görevini sürdüren Bill Clinton, Monica Lewinsky ile ‘‘oral seks’’ yapma gerekçesi olarak; işinin baskılarını hafifletmek, başkanlık görevinin oluşturduğu stresten kurtulmak ve kaygı yönetimini göstermiştir. Kaynak: Daily Mail

Gallup analitik ve danışmanlık şirketine göre 2016 yılında seçmenlerin sadece üçte biri Bay Trump veya Bayan Clinton’u ‘‘dürüst ve güvenilir’’ olarak görürken, geçtiğimiz ay yapılan bir anket sonucuna göre seçmenlerin %52’si Bay Biden’in dürüst ve güvenilir olduğunu düşünmektedir. Amerikalı seçmenlerin gözünde Bay Trump’ın dürüstlük ve güvenilirlik oranı ise %40 seviyesindedir. Anket sonuçlarına göre Bay Biden, dört yıl önce Bay Trump’ın seçmen kitlesinin temelini oluşturan; üniversite derecesi olmayan beyazlar ve yaşlı seçmenler ile banliyölü beyaz kadınlar nezdinde de Bayan Clinton’a oranla daha üstün durumdadır.

Peki, bütün bu farklılıklar Bay Biden’in başkanlık yarışını kazanacağı anlamına mı geliyor? Aslında bu sorunun yanıtı hayırdır. Seçim modellemeleri geçmişteki ‘‘normal’’ seçim sonuçlarına dayanmaktadır.  Hızla yayılmakta olan salgın, yaygın elektronik oylama ve rekor kıran erken oylamanın yaşandığı bir ortamda seçim belirsizliğini doğru modellemek ve kazananı önceden tahmin etmek gerçekten çok zordur. Fakat en azından anketler hakkında küçük bir ipucu verilebilir. Bütün tahminler yine yanlış çıkarsa, bu kesinlikle aynı nedenlerden ötürü olmayacaktır.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.