savunmahavacılıkteknolojipolitikaanalizmevduatkriptosağlıkkoronavirüsenflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
34,5424
EURO
36,0063
ALTIN
3.006,41
BIST
9.549,89
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Ankara
Karla Karışık Yağmurlu
2°C
Ankara
2°C
Karla Karışık Yağmurlu
Pazar Karla Karışık Yağmurlu
1°C
Pazartesi Açık
1°C
Salı Parçalı Bulutlu
3°C
Çarşamba Çok Bulutlu
4°C

Diyanet ve Tarikatların Yıkım Belgeleri

Diyanet ve Tarikatların Yıkım Belgeleri
24.01.2020
A+
A-

Diyanet ve Tarikatların Yıkım Belgeleri

“Türkiye’de Mevlevilik, Bektaşilik, Bayramilik gibi milli özellikler taşıyan tarikatlar yok edildiler, hepsinin yerini Halidilik aldı. Bu yapı, içeride Cumhuriyet ve demokrasi düşmanı, dışarıda sömürgeci işbirlikçisi bir akım. Türkiye’yi yöneten kadroların bir bölümü bu tarikat içinden piyasaya sürüldü.”

 




Rıza Zelyut, Yurt Gazetesi, 15 Ağustos 2019



Çağdaş toplumu değersizleştirmeye kalkışan… Türkiye’yi Orta Çağ Arap ölçülerine göre şekillendirmeye çalışan… Tarikat tekkelerinde tecavüze uğrayan erkek çocukları savunmak adına tek laf etmediği halde içki satılan yerlerden alışverişi haram gösterip bölücülük yapan Diyanet İşleri Başkanlığı’nın Türkiye Cumhuriyeti’nin temel değerleri ile savaşı sürüyor. Bunu da Türkiye’yi ele geçirmiş olan Halidi tarikat örgütleriyle birlikte yürütüyor.

Çok az insan biliyor olmasına karşın Halidilik, Türkiye’nin tek gücü şu an. Çok görüntülü tek bir tarikat var: Bu örgütlenme değişik tekkeler adı altında Sünni toplumu sarıp sarmalamış bulunuyor. İskenderpaşa Tekkesi, İsmailağa Tekkesi, Erenköy Tekkesi, Menzil tekkesi vb. büyük yapılar ile Diyanet İşleri Başkanlığı iç içe geçmiştir. Cumhuriyet düşmanı, Yeşil Kuşak Amerikancısı (antikomünist), devleti talan etmeye çabalayan bir yıkıcı örgütlenmedir bu. Erbakan’ın Gümüş Motor’una adını veren Gümüşhali tekkesinden çıkma Mehmet Zahit Kotku’nun Halidi talebeleri bugün ülkeyi yönetmektedir.

TEK BÜYÜK ŞEYH

Cumhurbaşkanı Erdoğan da bu tekkedendir. Konunun ayrıntılarını yeni çıkan “TARİKAT KUŞATMASINDAKİ TÜRKİYE/Halidi Cehennemi” isimli kitabımda (Kaynak Yayınları) verdim. Bütün Halidi tekkelerin genel bir koordinatörü var: Bilal Erdoğan… Bu işi o, babası adına yürütüyor.

Bu çalışmamızda Halidi zihniyetle örgütlendirilmiş vakıf (Ensar, TÜRGEV vb…) ve derneklerin genel bir listesini ve ideolojilerini de ilk kez ortaya koyduk. Bu örgütlenmenin Milli Eğitim Bakanlığı eliyle Türkiye’nin gençlerine tuzak kurduğunu da gösterdik.

Yine yüzlerce değişik isim altında toplumu sokaklara kadar inerek kuşatan bu örgütlerin AKP’li belediyeler eliyle nasıl beslendiğinin belgelerini sunduk. Örneğin İstanbul Belediyesi’nin hangi yobaz tekkelere ne kadar yardım yaptığını ortaya koyduk. Bunların giderek azgın ensest ilişkilerin ve oğlancılığın bir parçasına dönüştüklerini de belgeledik. Yoksul çocuklarına tarikat yurtlarında yapılan tecavüzlerin bir listesini bile yayımladık.

Ne yazık ki bu ensestçi-oğlancı-yağmacı, cumhuriyet ve Atatürk düşmanı yapı ile bugünkü Diyanet İşleri Başkanlığı el altından işbirliği yapmaktadır. Diyanet İşleri’nin son yayımlanan “Diyanet’in Tarikatlar Raporu” (Kaynak Yayınları) incelenirse, Halidi tarikat ve bağlı tekkelerin korunduğu anlaşılacaktır.

BİR MASA ETRAFINDAKİ O 4 KİŞİ

Bugün medyada tarikatlar ve tekkeler “cemaat” veya “sivil toplum kuruluşu” gibi gösterilerek acı gerçeklerin üstü örtülmektedir. Türkiye’yi bir “dar-ül harb” (yağmalanacak kâfirler ülkesi) gören, millet malını belediyeler veya AKP’li bakanlıklar eliyle yağmalayan, cumhuriyetin kurucu değerlerine ve kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e ahlaksızca saldıran ve iftiralar atan kişiler hep bu Halidi tekkelerde imal edilmiştir.

Siyasetle ve daha da önemlisi bugünkü iktidarla çok sıkı “Oyumuzu almak için malı ve parayı ver!” ilişkisi bulunan bu tekkelerin tümü Amerikancıdır. Bu örgütün elemanlarından olan Kadir Mısıroğlu 1980’lerde açıkça İngilizler için çalışmış; ABD ve BOP için çalıştığını da itiraf etmiştir. Ve bu tipi, AKP’liler kendilerinin öğretmeni kabul etmişlerdir. Nurcular da aynı ideolojinin aracı olarak bu tuzakta yer almışlardır.

Ve yine çok önemli bir gerçeği kamuoyuna sunduk: Tayyip Erdoğan, Adnan Oktar, Kadir Mısıroğlu ve Kıbrıslı Şeyh Nazım, bir masa etrafında bir araya gelebilmişlerdir. İşte bu mucizenin (!) nasıl ortaya çıktığını da açıkladık.

“TARİKAT KUŞATMASINDAKİ TÜRKİYE/Halidi Cehennemi”ni okuyun; göreceksiniz ki insanları en vahşi biçimde katleden dünün Hizbullahçıları bile şimdi bu Halidi örgütlenmenin bir parçası olarak AKP ile al gülüm ver gülüm ilişkisi içinde çalışmaktadır.

Okuyun, “Okullardan Andımız kaldırılsın! Atatürk’ün adı çıkartılsın! Ne mutlu Türküm diyene, sözü yasaklansın!” diyenlerin kim olduklarını görüp şaşıracaksınız…

Türkiye Cumhuriyeti’nin bünyesinde metastaz yapan kanserin röntgenini ilk kez bu çalışma ile çekmiş bulunuyoruz. Bu, aynı zamanda asıl AKP’nin röntgenidir.

ÜNİVERSİTELER, MEDRESEYE ÇEVRİLDİ

Bugün Türkiye’yi yöneten kadro, işte bu Halidi tarikatından çıkmıştır. Kendilerini cemaat adı altına saklayan Halidi tekkeler, artık üniversiteleri de ele geçirdiler. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sık sık “Şu kadar üniversite açtık!” diye övündüğü o üniversiteler Halidi şeyhlerin eline verilmiş medreselerden farksızdır. Bu yüzden de dünyanın ilk 500 üniversitesi içinde bugün 1 tane bile Türk üniversitesi yoktur. Bunun sebebi, üniversitelerin bilim üretmek yerine saltanatçı hilafet ideolojisi üreten Orta Çağ medreselerine çevrilmiş olmasıdır.

Türkiye, AKP’yi sırtından atmaz ise geleceğin öncü ülkeleri arasında yer alamayacak ve bir yarı sömürge olarak Batılılar tarafından yağmalanıp duracaktır. Bu gerçeğin üstünü beş vakit ezan ve sıkışık zamanlarda okutulan selâlar örtemeyecektir.


Kaynak: https://www.yurtgazetesi.com.tr/diyanet-ve-tarikatlarin-yikim-belgeleri-makale,16708.html

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.