savunmahavacılıkteknolojipolitikaanalizmevduatkriptosağlıkkoronavirüsenflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
34,5424
EURO
36,0063
ALTIN
3.006,41
BIST
9.549,89
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Ankara
Karla Karışık Yağmurlu
2°C
Ankara
2°C
Karla Karışık Yağmurlu
Pazar Hafif Kar Yağışlı
1°C
Pazartesi Açık
1°C
Salı Parçalı Bulutlu
3°C
Çarşamba Çok Bulutlu
4°C

Diyanet’in Kaldırılmasını İsteyen Hemen Yanı Başındaydı!..

Diyanet’in Kaldırılmasını İsteyen Hemen Yanı Başındaydı!..

Diyanet’in Kaldırılmasını İsteyen Hemen Yanı Başındaydı!..

 

Bayramın birinci günü, Sultanahmet Camii’ne kürsü kurduran Erdoğan, şu siyasi nutku attı:

Şu anda muhalefet ne diyor? Gelince Diyanet İşleri Başkanlığı’nı kaldıracaklarmış. Yerine inanç bilmem ne başkanlığı diye bir şey kuracaklarmış.”

Katılımcıların “yuh” tezahüratları üzerine de, “Kardeşlerim, tabii yuh yetmez. 14 Mayıs’a kadar gece gündüz çalışacağız ve onları siyasi mevta hâline getireceğiz.” dedi.

Erdoğan, muhalefetin Diyanet’i kaldıracağı iddiasını ilk kez dün dillendirmedi. 10 gün önce, Ankara’daki metro hattının açılışında da şöyle konuşmuştu:

Diyanet İşleri Başkanlığı’nı da kaldıracaklarmış. Hâle bak ya; ne günlere kaldık, ey gazi Hünkâr. Eşek vezir olmuş, katır silahtar... Bakıyorsunuz, tüm bunlara masada kimsenin sesi soluğu çıkmıyor. O hani yavrular var ya, ‘Diyanet İşleri Başkanlığını kapatacağız.’ diyorlar. Siz ne işe yarıyorsunuz? Niye orada varsınız? Onun için çok çalışacağız.”

Erdoğan dün Sultanahmet kürsüsünde yine bu konuyu gündeme getirince, Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Adıyaman’dan şu karşılığı verdi:

Diyanet İşleri Başkanlığı’nı kuran Cumhuriyet Halk Partisi. Hiç kimsenin de gücü Diyanet İşleri Başkanlığı’nı kapatmaya yetmez.”

Millet İttifakı’ndaki tüm partilerin programına baktım; CHP, SaadetDEVA ve Gelecek Partisi‘nin programlarında böyle bir vaat yok.

İYİ Parti’nin programında ise şunlar vurgulanıyor:

Milletimizin, birlik, beraberlik, kardeşlik, barış ve esenliğinin önemli bir unsuru olan İslam’ın, asıl fonksiyonunu ifa edebilmesi için Diyanet İşleri Başkanlığı’nın her türlü siyasi ve ideolojik akımlardan arındırılarak siyaset üstü saygın bir kurum olarak konumlandırılması olmazsa olmazımızdır. Bunun için Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bütün mevzuatı yeniden gözden geçirilecek ve gerekli tedbirler alınacaktır… Diyanet İşleri Başkanlığı, İslam dininin inanç, ibadet ve ahlak esasları ile ilgili işleri yürütmek, din konusunda toplumu aydınlatmak ve ibadet yerlerini yönetmek üzere kurulmuş ilk Cumhuriyet kurumlarındandır. Diyanet İşleri Başkanlığı, Türkiye Cumhuriyeti Devleti sınırları içerisinde yaşayan azınlıklar dışında, hangi meşrep ve mezhepten olursa olsun, her hangi bir ayrım yapmaksızın bütün Müslümanlara hizmet etmek durumundadır.”

Demokrat Parti Programı’nda da; saldırı ve tehditlere maruz kalan laikliğin, inanç özgürlüğünün ve toplumsal barışın güvencesi, ulusal birlik ve beraberliğin çimentosu olarak görüldüğü belirtildikten sonra, “Diyanet İşleri Başkanlığı’nın değişik inanç gruplarına hizmet verecek şekilde yeniden yapılandırılmasının öngörüldüğü” kaydediliyor.

Kimlerin Projesi?

Peki Erdoğan’ın ismini vermediği, ama ısrarla tüm muhalefete mal ettiği bu projeyi savunan parti hangisi?

Sadece HDP’nin programında, “Diyanet’in kaldırılmasından” açıkça söz ediliyor. Şimdilerde HDP’nin devamı olarak kurulan Yeşil Sol Parti’nin programında bile, “Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bugünkü yapısı ve işleyişine son verilmelidir. Devletin tüm din ve inançlara eşit mesafede olması ilkesi hayata geçirilmelidir.” demekle yetiniliyor.

Öte yandan, HDP’nin o talebi bugünün işi değil ki!.. “Açılım-saçılım” için masaya oturduklarında da HDP’lileri İmralı-Ankara-Kandil-Avrupa hattında postacı yaptıklarında da vardı. Erdoğan ve AKP, o vakitler niye hiçbir rahatsızlık duymadı?

Bu projenin asıl sahiplerini de hatırlatalım. HDP’den yıllarca önce ABD ve AB istedi.

ABD’nin yıllık Dini Özgürlükler Raporlarına veya AB İlerleme Raporlarına bakın; Diyanet İşleri Başkanlığı’nı niçin eleştirdiklerini ve içinin boşaltılması için neler “tavsiye” ettiklerini göreceksiniz.

Dahası, AKP’nin AB ile al takke ver külâh olduğu dönemde, AB’nin Türkiye Temsilcisi Hansjörg Kretschmer açıkça, “Bana göre, laik bir ülkede Diyanet olmaz.” diye buyurdu.

Keza ismini açıklamayan üst düzey bir AB diplomatı, “din-asker-yargı üçgeninde” yapılması gereken reformları sıraralayıp, “yargı ve asker-sivil ilişkilerindeki köklü değişikliklerden sonra köklü reform sırasının Diyanet’te olduğunu” söyledikten sonra şöyle buyurdu:

Diyanet devlet kontrolünde olmamalı… Diyanet’in işleyişi, Anayasa’daki laik devlet esası ile çelişiyor… Sadece Sünni İslâm’ın dayatılması din özgürlüğüne aykırı… Zorunlu din dersi eğitimi laiklikle çelişiyor.”

AKP, bu raporlara ve “tavsiyelere” ne tepki gösterdi, bilen var mı?!

İçi Böylesine Boşaltıldıktan Sonra

Biliyor, görüyor, yaşıyoruz; AKP, Cumhuriyet’in ne kadar kurumu varsa, ya sattı ya kapattı ya da içini boşalttı.

Diyanet’in hali de ortada; 4 ay kadar önce yapılan anketten, “Diyanet’e güven yok” sonucu çıktı.

Bizatihi iktidar destekçisi yazarlar, “Gittikçe kan kaybeden, itibardan düşen de İmam Hatip camiası ile Diyanet kurumudur.” deyip, “Diyanet’te acil reforma gidilmesini” istedi.

Fazla söze hacet yok; Bayram günü Sultanahmet Camii’nde kürsü kurulup siyasi nutuk atılması, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Ali Erbaş’ın da bu nutku dinlemesi ve dahi -yarın 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı olmasına rağmen- Cuma günkü hutbede, bu bayram ile hem Cumhuriyet’imizin hem Diyanet’in kurucusu olan Atatürk’e yer verilmemesi, Diyanet’in ne hale geldiğini/getirildiğini yeterince anlatıyor!..

Şuraya geleceğiz:

Diyanet’in kaldırılmasını isteyen HDP, Millet İttifakı’nın resmi ortağı değil; ama HÜDA-PAR, Cumhur İttifakı’nın resmi ortağı.

İşte Erdoğan’ın dünkü cami mitinginde, hemen yanında HÜDA-PAR’ın Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu da vardı.

Peki HÜDA-PAR’ın programında Diyanet için ne deniyor? Şu:

Devlet, dinleri şekillendirme salahiyetini kendinde görmemeli, cumhuriyetin ilk yıllarında bu amaçla teşkil edilmiş Diyanet İşleri Başkanlığı özerkleştirilmelidir.”

Özerkleştirme” de bir tür Diyanet İşleri Başkanlığı’nın kaldırılmasını istemek değil midir?

Nihai hedef ise din işlerinin tümüyle tarikat ve cemaatlere bırakılması olsa gerek!..

Acaba Erdoğan, HÜDA-PAR’ın bu görüşünden haberdar mıydı? Haberdar idiyse, “özerkleştirmeden” muratlarının ne olduğunu sordu mu?

Ya da, bilmiyor muydu ki, “Diyanet İşleri Başkanlığı’nı kaldıracaklarmış” deyip yuhalattığı muhalefetin “siyasi mevta” haline getirilmesini istedi?!

Müyesser YILDIZ
22 Nisan 2023

ETİKETLER:
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.