Yazan: Alican Türk, Sun Savunma Net, 6 Aralık 2017
28 Şubat soruşturmasının başlatılmasını sağlayan Avukat Hacı Yunus Akyol
Hatırlayacağınız üzere, “28 Şubat Davasında Önemli Aşamaya Yaklaşırken” başlıklı geçen yazımızda, 5,5 yılını dolduran ve 08 Aralık 2017 tarihinde 92’nci duruşması yapılacak 28 Şubat Davası’nda savcının esas hakkında mütalâasını sunması beklendiğini belirtmiş ve şunu sormuştuk:
– Peki, savcı mütalâasında neler söyleyebilir, dava ve sanıklar hakkında hangi taleplerde bulunabilir?
91 duruşması geride kalan davanın savcısı Mehmet Hanifi YILDIRIM’ın bugüne kadar sadece 4 duruşmaya girdiğini hatırlatıp, olasılıklar üzerinde duralım:
İşte savcının olası talepleri:
Bundan önceki savcı Levent SAVAŞ da aynı görüşte olmasına rağmen Mahkeme Başkanlığı bu talebi her defasında reddetmişti.
Şimdi Savcı M. Hanifi YILDIRIM da – halefi Levent SAVAŞ gibi – dosyanın Anayasa Mahkemesine gönderilmesini talep edebilir.
Normal koşullarda böyle bir talep Anayasa Mahkemesi içtihatlarına aykırı bir talep olur, ama Türkiye’de olur mu, olur!
Savcı YILDIRIM da müşteki avukatlarının bu talebine katılıp tüm sanıkların tutuklanmalarını ve davaya öyle devam edilmesini isteyebilir.
– Sayın Başkan! 91 duruşmadır süren bu davanın geldiği aşamaya bakıldığında, bu davada önemli hukuki sakatlıklar olduğu anlaşılmıştır. Mevcut iddianameyi hazırlayan Mustafa BİLGİLİ adlı zat başta olmak üzere, sanıkları tutuklayan ve cezaevinde tutukluluğa devam kararı veren hâkimler, suç unsuru diye gösterilen belgeleri (CD) inceleyip adaleti yanıltan raporlar hazırlayan TÜBİTAK’çı bilirkişiler vs. hepsi halen FETÖ ile irtibatlı oldukları iddiasıyla yargılanmaktadırlar; bu kişilerin neredeyse tamamı tutuklu olup, meslekten ihraç edilmişlerdir. Dolayısıyla iddianamenin taraflı olarak hazırlandığı ortadadır. Dahası, iddianameye giren bilgi ve belgelerde tahrifat olduğu, Mustafa Bilgili’nin sanıkları suçlu göstermek için bilgileri manipüle ettiği, sorguya aldığı bazı sivil şahıslara, sanıklar aleyhine ifade vermeleri için baskı uyguladığı, sanıklar lehinde olabilecek istisnasız bütün belgeleri göz ardı ettiği somut örneklerle kanıtlanmıştır. Sayılan bu nedenlerle yüce mahkemenizin mevcut iddianameyi yok hükmünde sayarak, bütün sanıkların beraatı yönünde karar verilmesini talep ediyoruz.
İşte 08 Aralık’taki duruşmada bizce Sayın Savcı M. Hanifi Yıldırım’ın mütalâası bu beş olasılıktan biri üzerinde olacaktır.
“Hangisi ağır basıyor?” diye soracak olursanız… Bu sorunun yanıtı da ancak soruyla verilebilir: Olması gerekeni mi soruyorsunuz, yoksa olması bekleneni mi?
Neyse, müştekisiyle, katılanıyla, sanığıyla, avukatıyla bütün ilgililer “Du bakali, n’olcak?” diye merakla 8 Aralık’taki 92’nci duruşmayı bekliyor.
Yazarımız Alican Türk’ün “28 ŞUBAT DAVASINDA ÖNEMLİ AŞAMAYA YAKLAŞIRKEN” başlıklı yazısını BURADAN okuyabilirsiniz.