Hava taşımacılığı sektörünün en önemli paydaşlarından bir tanesi de hava aracı kiralama şirketleridir. Hava aracı satın almak için yeterli finansman kaynağına sahip olmayan havayolu şirketlerinin sektörde tutunabilmesi ve başarısı açısından hava aracı kiralama şirketleri hayati önem taşımaktadır.
Ercan Caner, Sun Savunma Net, 3 Aralık 2024
Hava Aracı Kiralama Pazarı
Hava taşımacılığı sektörünün en önemli paydaşlarından bir tanesi de hava aracı kiralama şirketleridir. Hava aracı satın almak için yeterli finansman kaynağına sahip olmayan havayolu şirketlerinin sektörde tutunabilmesi ve başarısı açısından hava aracı kiralama şirketleri hayati önem taşımaktadır. Bu şirketler, havayolu şirketleri ve sektördeki diğer paydaşlarla çeşitli kısa-orta-uzun vadeli sözleşmeler yaparak sektörün büyümesine çok önemli katkılar sağlamaktadır.
Hava aracı sağlayan şirketlerin kökleri İrlanda’ya uzanmaktadır. Hava aracı kiralamasına ilk başlayan şirket 1970’li yıllarda GPA (Guinness Peat aviation) şirketi olmuştur. Günümüzde sadece İrlanda topraklarında 50’den fazla hava aracı kiralama şirketi bulunmaktadır ve bu şirketlerden 14’ü, dünyanın en büyük 15 hava aracı kiralama şirketi içindedir.
Sürdürülebilir ve kârlı işletme bütün havayolu şirketleri için çok önemlidir ve hava aracı kiralama şirketleri bu hedefe ulaşmada önemli bir rol oynamaktadır. Bir hava aracı satın almak yerine kiralamak, artan finansal likidite, daha fazla kapasite esnekliği, hızlı büyüme fırsatları, filo devamlılığı ve düşük bakım maliyetleri dâhil olmak üzere havayolu şirketlerine çeşitli avantajlar sağlamaktadır.
2021 rakamlarına göre dünya genelinde kullanılan hava araçlarının %51’i kiralama yoluyla tedarik edilmiştir. Hava aracı kiralama, bir havayolu şirketinin alacağı en karmaşık stratejik kararlardan bir tanesidir; bir tarafta finansal/işletme esnekliği açısından optimum bir denge sağlarken, diğer tarafta aşırı bir maliyet/sermaye eksikliği söz konusudur.
Küresel hava aracı kiralama pazarının 2022 yılındaki pazar büyüklüğü 167.5 milyar ABD dolarıdır. Bu pazarın 2023 yılında 172.9 milyar dolara, 2030 yılına kadar ise yıllık %9.07 bileşik büyüme oranı (CAGR – Compound Annual Growth Rate) ile 317.5 milyar dolara yükselmesi beklenmektedir.
Hava aracı kiralaması, genellikle kiralayan (lessor) ile kiracı (lessee) olmak üzere iki taraf arasında imzalanan yasal bir dokümandır. Kiralayan taraf, kiracıya belirli bir süre için, kira ödemesi denilen periyodik ödemeler karşılığında hava aracı sağlar. Havayolu şirketleri sermayelerini bazen hava aracı satın almak yerine kiralamayı tercih etmektedir.
Kiralayan taraf, hava aracını satın alarak ya da hava aracı sahibinden kiralayarak havayolu işleticilerine aylık veya yıllık bir ödeme karşılığında sunmaktadır. Havayolu şirketi kendi işletmesi altında ve kendi renkleri ve logosuyla kiralama süresi boyunca hava aracını kullanır, ancak sözleşme sona erdiğinde hava aracı sahibine geri döner.
Polaris Market Search tarafından yapılan araştırma sonuçlarına göre 2029 yılına kadar yıllık %7.8 bileşik büyüme oranı ile hava aracı kiralama pazarının büyüklüğü 295.18 milyar dolara ulaşacaktır.
Hava aracı kiralamanın satınalmaya göre beş avantajı vardır. Bunlar; finansal likidite, kapasite esnekliğ, hızlı büyüme, hava aracı envanter sürekliliği ve düşük bakım maliyetidir. Satınalma yerine kiralama havayolu şirketlerine borçlarını azaltma imkânı verirken daha iyi bir nakit akışı ve daha büyük bir finansal esneklik sağlar.
Yolcu ve kargo taşıyan havayolu şirketlerinin hava aracı sahipleri ile diğer havayolu ve/veya hava aracı kiralama şirketlerinden hava aracı kiralamalarının iki ana nedeni bulunmaktadır: Bunlardan birincisi hava aracını satın almanın finansal yükünden kurtularak hava aracı işletmek, diğeri de kapasitede geçici bir yükselme sağlamaktır.
Hava aracı kiralama pazarının büyümesinde ana etken havayolu ile seyahat edenlerin sayısındaki artıştır. Düşük maliyetli havayolu taşıyıcılarındaki (low-cost carrier) artış ve orta sınıf nüfustaki artışlar, havayolu ulaşımını kullanan insan sayısını ve dolayısıyla uçak endüstrisi için pazar talebini artırmıştır.
Düşük maliyetli havayolu taşıyıcıları, bakım ve işletme masraflarını azaltmak maksadıyla; filolarında satınalma yerine kiralık hava aracı kullanmayı ve birkaç yıl içinde geri verme ve/veya kendileri dışarıya kiralamayı tercih etmektedirler. Örneğin Avrupa’da büyük havayolu şirketleri bazı rotaları iptal ederken ve personel sayısında azaltmalara giderken düşük maliyetli havayolu taşıyıcıları filolarındaki hava aracı sayılarını artırarak genişleme yolunda büyük adımlar atmaktadır.
Hava araçları dar-geniş gövde ve bölgesel olarak üç segmente ayrılır.
Uzun uluslararası ve yurtiçi rotalarda artan yolcu sayısı da hava aracı kiralama pazarının büyümesine katkı sağlamaktadır. 2022 yılı rakamlarına göre havayolu yolcu sayısı 6.8 milyara ulaşmıştır. Dünyanın geneline bakıldığında saat başına kalkış yapan hava aracı sayısı 400’e ulaşmış durumdadır ve bu rakam sadece planlı ticari uçuşları göstermektedir.
Bunların yanı sıra, özellikle Avrupa ve Orta Doğu’da artan yolcu talebine cevap vermek maksadıyla büyük havayolu şirketleri de satınalma yerine hava aracı kiralamayı tercih etmektedirler.
Dünyanın en büyük 30 hava aracı kiralama şirketi. GECAS, 2021 yılında AerCap tarafından satın alınmıştır.
Ana Hava Aracı Kiralama Şirketleri
Ekipli-Ekipsiz (Wet-Dry) ve Kısmi Mürettebatlı Kiralama
Sektöre bakıldığında ekipsiz hava aracı kiralama trendinde diğer kiralama yöntemlerine oranla büyük bir artış olduğu gözlenmektedir, bunun nedeni ise ekipsiz kiralamanın işletme ve bakım maliyetlerinin ekipli kiralamaya nazaran çok daha maliyet etkin olmasıdır. Pilotlu kiralama (damp leasing) uygulamasında sadece uçuş mürettebatı sözleşme kapsamına girmekte, kabin ekibi bulunmamaktadır.
Ekipsiz kiralamada kiralayan sadece hava aracını kiracıya vermekte ve işletme ve bakım masraflarının tamamı kiracı tarafından karşılanmaktadır. Kiracı veya havayolu işleticisi hava aracı üzerinde maliyet açısından tam kontrole sahiptir ve bazı maliyet azaltma teknikleri kullanarak kârlarını artırabilmektedir.
Ekipli-Ekipsiz Kiralamanın Avantajları
Ekipli kiralamanın tercih edilmemesinin nedenleri arasında havayolu şirketinin hava aracı operasyonları üzerinde tam kontrole sahip olmaması ve kiracı şirketin sigorta ile bakım maliyetlerini de karşılıyor olmasıdır. Bununla birlikte özellikle yoğun sezonda havayolu şirketleri, artan yolcu kapasitesini karşılayabilmek maksadıyla zaman zaman ekipli kiralamayı da tercih edebilmektedir.
Ekipsiz Kiralama
Hava aracını konu alan kira sözleşmelerinden ilki dry lease sözleşmesidir. Bu kira sözleşmesi uyarınca, hava aracı uçuş personeli olmaksızın kiracının kullanımına bırakılmaktadır. Hava aracının teknik, operasyonel ve ticari yönetimi kiracıya ait olmaktadır. Bu kapsamda, kira süresi boyunca hava aracının bakım ve sigorta yükümlülükleri ile tüm işletme masrafları kiracıya aittir. Uçuş ekibi ve ilgili ekipmanların da yine kiracı tarafından temin edilmesi gerekmektedir. Dry lease halinde, kira konusu hava aracı kiracının işletme ruhsatı altında işletilir.
Dönemlik olarak meydana gelen kapasite ihtiyaçları bakımından wet lease daha çok tercih edilen bir yöntemdir. Ancak uçuş ekibi de dahil olmak üzere gerekli operasyonel kaynaklara sahip olmasına karşılık, yeterli sayı ve kapasitede hava aracına sahip olmayan işletmeler tarafından, kapasite artışının sağlanması için dry lease yöntemi tercih edilmektedir.
Nitekim Türk Hava Yolları’nın uçuş izinleri iptal olan toplamda 24 adet Boeing 737 MAX tipi yolcu uçağı nedeniyle, gerekli kapasiteye erişebilmek için dry lease yoluyla hava aracı kiralama yoluna gitmesi bu duruma örnek gösterilebilir.
Ekipli Kiralama
Hava aracının kiraya veren tarafından temin edilen uçuş personelleriyle birlikte kiralanması halinde wet lease söz konusu olmaktadır. Bu halde, hava aracının teknik yönetimi kiraya verene ait iken, ticari yönetimi ise kiracıya aittir. Hava aracı kiraya verenin işletme ruhsatı üzerinde işletilmektedir.
Wet lease uygulamada ACMI sözleşmeleri olarak da bilinmektedir. Aircraft, crew, maintenance, insurance kavramlarının kısaltmasından oluşan ACMI; hava aracı, uçuş personeli, bakım ve sigorta kavramlarının bir araya getirilmesinden meydana gelmiştir. Bu kısaltmayı meydana getiren kavramlar wet lease sözleşmelerinde kiraya verene ait olmaktadır.
ACMI – Aircraft, Crew, Maintenance & Insurance (Hava Aracı, Mürettebat, Bakım & Sigorta)
Böylelikle, kiracıya hava aracını işletmek bakımından çok daha az yükümlülük kalmakta ve bu anlamda kiracı maksimum seviyede operasyonel esnekliğe sahip olmaktadır.
Bu sözleşmelerde kiracı daha çok mali kalemler ile yükümlü haldedir. Yakıt, iniş, hizmet, park, saklama masrafları ve uçuş ekibinin yemek, ulaşım ve vize masrafları; yolcu, bagaj ve yük sigortaları ile üst geçiş ve navigasyon ücretleri ile uygulanabilir olduğu yerde gümrük vergileri ve yerel vergiler kiracıya aittir.
Pilotlu Kiralama
Hava aracının bütün mürettebatı yerine, sadece bir kısmı ile birlikte kiraya verilmesi damp lease olarak adlandırılmaktadır. Mürettebatlı kiralama olduğu için, bu sözleşmeler bakımından wet lease hükümleri uygulanacaktır. Ancak burada mürettebatın tamamı kira kapsamında olmadığından, mürettebatın kapsam ve niteliği önem arz etmektedir.
Nitekim kokpit ekibinin kiraya veren tarafından temin edilmesi gerekirken, kabin ekibi ise sözleşme kapsamında değerlendirilmeyecektir. Zira doktrinde de ifade edildiği üzere, hava aracının wet lease kapsamında, fakat kabin ekibi olmadan kiralanması haline damp lease denmektedir. Bu kiralama türü, kiraya verenin hava aracı ve kokpit ekibini kiralarken, kiracının kabin ekibini temin ettiği sözleşme olarak da ifade edilmektedir.
Kısmi mürettebatlı kiralama olarak da ifade edilen bu uygulamaya, genelde yasal mevzuatlardaki mürettebat kısıtlamaları veya yabancı kabin ekibinin yaratacağı yabancı dil sorunları nedeniyle başvurulmaktadır.
Hedefler
Kiralama şirketleri havacılık sektörüne odaklanmalı ve küresel müşteri tabanı; havayolu şirketleri, havaalanları, hava aracı kiralayanlar, havacılık ve uzay üretici firmaları ve diğer havacılık şirketleri ile birlikte havacılık alanındaki büyük özel sermaye ve kurumsal yatırımcılar olan bir yönetim danışmanlığı firması olmalıdır.
Şirketin hedefi; müşterilere iş stratejileri üzerinde bilgi vermek ve danışmanlık yapmak, sermaye tahsis etmek, kaynakları önceliklendirmek ve risk yönetimi için ihtiyaç duydukları objektif ve verilere dayalı danışmanlık hizmeti sunmak olmalıdır.
Profesyonellerden oluşan bir ekip ile havacılık finansmanı ve kiralama pazarında stratejiden işlem desteği ve fiili uygulamaya kadar yurtiçi ve yurtdışındaki potansiyel müşterilere; hava aracı/motor satışı ve kiralama, bakım/onarım/yenileştirme, komponent onarımı, yedek parça temini, alım/kiralama öncesi muayene ve aviyonik sistem modernizasyonu alanlarında kapsamlı hizmetler sunulmalıdır.
Profesyonel ekip; deneyimli danışmanlar ile havacılık kiralama ve finansman sektör yöneticilerinden oluşturulmalı ve şirket faaliyet alanı olarak öncelik yurt içinde ve Türk havayolu şirketlerinde olmak üzere;
Şirket, havayolu müşterilerine ticari, müşteri deneyimi ve maliyet ile operasyonel verimlilik alanlarında hizmet sağlarken, ilave olarak yatırımcılar ve hükümetler dâhil diğer bütün paydaşlara danışmanlık hizmeti sunmalıdır.
Şirket bunun yanı sıra; deneyimli uzmanlardan oluşan kadrosuyla havacılık sektöründeki bütün paydaşlara strateji ve iş planlaması, pazar analizi ve tahminleri, yetenek değerlendirmesi ve tahminleri sağlamalı ve havacılık sektörüne yeni girenlere ayrıntılı ve kapsamlı iş planları hazırlayabilmelidir.
Ayrıca; havayolu şirketlerine; dönüşüm ve yeniden yapılandırma alanlarında deneyimli uzmanlar tarafından; dönüşüm planlarını hazırlama ve geliştirme, pazar tahmini ve rekabet ortamını anlama ve yeniden yapılandırma alanlarında danışmanlık hizmeti sağlanmalıdır.
Şirket havayolu profesyonellerinden oluşan ekibiyle, havayolu ticaret stratejisi, operasyonel bütünlük ve iş planı doğrulaması ile kapsamlı ticari ve teknik durum tespit ve analizlerinde potansiyel müşterilere destek hizmeti sunmalıdır.
Maliyet azaltıcı tedbirler kapsamında havayolu şirketleri ve paydaşlara karşılaştırmalı analizler yapmak, satınalma süreçleri ve iyileştirme için kaynak bulma stratejileri geliştirmek ve maliyetleri optimize etme alanlarında danışmanlık hizmeti şirketin faaliyet alanları arasında yer almalıdır.
Hava Aracı Kiralama Şirketleri İş Planı Nasıl Olmalıdır
Hava Aracı Kiralama ve Finans Danışmanlık Şirketleri, havacılık sektöründeki potansiyel müşteri ve çeşitli paydaşlara aşağıda belirtilen hizmetleri sunan yerli ve milli şirketler olmalıdır:
Şirketler yukarıda belirtilen hizmetlere ilave olarak, yurt içinde orman yangınlarının havadan söndürülmesi, hava ambulansı gibi alanlarda faaliyet gösteren özel şirket ve kamu kuruluşlarına da destek sağlamalıdır.
Uzun uluslararası ve yurtiçi rotalarda artan yolcu sayısı da hava aracı kiralama pazarının büyümesine katkı sağlamaktadır. 2022 yılı rakamlarına göre havayolu yolcu sayısı 6.8 milyara ulaşmıştır. Dünyanın geneline bakıldığında saat başına kalkış yapan hava aracı sayısı 400’e ulaşmış durumdadır ve bu rakam sadece planlı ticari uçuşları göstermektedir.
Bunların yanı sıra, özellikle Avrupa ve Orta Doğu’da artan yolcu talebine cevap vermek maksadıyla büyük havayolu şirketleri de satınalma yerine hava aracı kiralamayı tercih etmektedirler.
Şirketler, sadece ticari havayolu şirketlerinin kiralık hava aracı ihtiyaçlarını karşılamakla yetinmemeli, özel şirket ve kamu kuruluşlarının her türlü hava aracı satınalma ve kiralama faaliyetlerinde de öncü rolde olmalıdır.
Türkiye’de orman yangınlarının havadan söndürülmesi, hava ambulans hizmetleri, yüksek gerilim hatlarının havadan kontrolü vb. gibi alanlarda ihtiyaç duyulan sabit ve döner kanatlı hava araçları, sıcaj hava balonları, sportif havacılık hava araçları tedarik faaliyetleri de satınalma ve/veya kiralama yoluyla şirket tarafından sağlanabilmelidir.
Hava aracı kiralama yönteminin dezavantajlarından bir tanesi ise kiralama sözleşmesinin içerdiği yasal ayrıntılardır. Genel bir hava aracı kiralama sözleşmesi 150-200 sayfadan oluşmaktadır. Karmaşık bir sözleşme, cezalar ve erken geri teslim etme gibi beklenmeyen durumlarla karşılaşıldığında havayolu şirketinin esnekleğini kısıtlayabilmektedir. Bunun da ötesinde hava aracı kiralama sözleşmesi, sözleşme sonunda hava aracının spesifik bir durumda geri teslim edilmesini gerektirmekte, bu da taraflar arasında anlaşmazlık ve uyuşmazlıklara neden olabilmektedir.
Havayolu ulaşımı günümüzde halen en güvenli ulaşım yöntemi olma özelliğini korumaktadır ve havayoluyle insan ve yük taşımacılığı giderek artmaktadır. Özellikle sektörde faaliyet gösteren şirketlerin hava aracı kiralama yöntemini kullanmasının giderek de artacağı öngörülmektedir.
Öncelikle yurtiçinde faaliyet gösteren bütün sivil ve kamu havayolu şirketlerine, hava aracı kiralama, satış, kiralama/satış sonrası hizmetler, iş stratejisi geliştirme, hukuki danışmanlık alanlarında destek sağlanmalı, müteakiben son derece rekabetçi olan bu piyasada yurtdışına genişleme faaliyetlerine yönelinmelidir.
Kiralama şirketleri öz sermaye yatırımcıları, havacılık alanında deneyimli personel ile yurt içi ve yurt dışında şirketin faaliyetlerini kolaylaştıracak özel ve/veya kamu sektör kuruluşları ile organizasyonlarından oluşmalıdır.
Profesyonellerden oluşan bir ekip ile havacılık finansmanı ve kiralama pazarında stratejiden işlem desteği ve fiili uygulamaya kadar yurtiçi ve yurtdışındaki potansiyel müşterilere; hava aracı/motor satışı ve kiralama, bakım/onarım/yenileştirme, komponent onarımı, yedek parça temini, alım/kiralama öncesi muayene ve aviyonik sistem modernizasyonu alanlarında kapsamlı hizmetler sunulmalıdır.
Pazar Analizi
Küresel hava aracı kiralama pazarının 2022 yılındaki pazar büyüklüğü 167.5 milyar ABD dolarıdır. Bu pazarın 2023 yılında 172.9 milyar dolara, 2030 yılına kadar ise yıllık %9.07 bileşik büyüme oranı (CAGR – Compound Annual Growth Rate) ile 317.5 milyar dolara yükselmesi beklenmektedir.
Özellikle genç bir hava aracı filosu muhafaza etmek isteyen havayolu şirketleri için kiralama satınalmaya nazaran çok daha tercih edilen bir yöntemdir. Türkiye’nin mevcut konumu, havayolu ulaşımında geldiği nokta ve gelecekte havayolu şirket sayısının da artacağı göz önüne alındığında, öncelikle yurt içinde, müteakiben de yurt dışında faaliyet gösterecek yerli ve milli bir hava aracı kiralama şirketinin kurulması uygun olacaktır.
Hava aracı kiralama işi özellikle kiralayanlar açısından oldukça riskli bir iştir. Körfez harbi esnasında 10 adet kiralama şirketinden dokuzu havacılık sahnesinden silinmiştir.
Sektörde, hava araçlarının yanı sıra motorların da satın alınması yerine kiralanması tercih edilmektedir. Örneğin hava aracı kirala sektörünün en büyüğü olan AerCap firmasının portföyünde 1,900 hava aracının yanı sıra çeşitli tip ve modelde 900 adet motor da bulunmaktadır.
Hava aracı ve motor kirlamanın yanı sıra, kiralanan hava araçları üzerinde bulunan motor, yardımcı güç ünitesi, iniş takımları yenileştirmeleri, aviyonik sistem modernizasyonları da hava aracı kiralama şirketlerinin çeşitli MRO merkezleri ile bakım, onarım ve yenileştirme sözleşmeleri yaparak faaliyet gösterdikleri alanlardan bir tanesidir.
Hava aracı kiralama pazarı dev şirketlerin tekelindedir. Örnek vermek gerekirse bu pazarın küresel lideri olan AerCap firması yaklaşık olarak 42 milyar dolarlık bir varlığa sahiptir ve 80’in üzerinde 200’den fazla şirket ile birlikte çalışmaktadır. Şirketin 2018 yılı ikinci çeyreğindeki net kârı 500 milyon doların üzerindedir ve envanterindeki sahip olduğu ve yönettiği hava aracı sayısı 1.000’den fazladır.
Yine Dubai Aerospace Enterprise firması da 15 milyar dolarlık bir portföy ile 371 hava aracı ile 109 havayolu şirketine hizmet sağlamaktadır. Şirketin envanterindeki hava aracı tipleri, bütün dünyada en çok kâr getiren hava araçları olarak bilinen Boeing 737 ve Airbus 320 ailesi ile ATR-72-600 modeli yolcu uçaklarıdır.
Yüksek rekabetin hüküm sürdüğü ve pazarı önceden ele geçiren dev şirketlerin cirit attığı bu ortamda kurulacak olan şirketin devlet desteğini alması ve özel şirket ve kamu kuruluşlarının çeşitli döner ve sabit kanatlı hava aracı ihtiyaçlarının karşılanmasında öncelik verilmesi elzemdir.
Her ne kadar hava aracı kiralama pazarı sektörde geçmişte yer edinmiş dev şirketlerin tekelinde olsa da devlet desteği başta olmak üzere yerli ve milli havayolu şirketlerinin hava aracı tedarik ve kiralama ihtiyaçlarında öncelik verilmesi başarı ve sektörde tutunma şansını artıracaktır.
Yine rekabetçi fiyatlarla pazara girişin de büyük avantajlar sağlayacağı öngörülmekte, sektöre giriş ve tutunmayı sağlayacak olan rekabetçi fiyatların da ancak ve ancak devlet desteği ile sağlanabileceği değerlendirilmektedir.
Müşteri Portföyü
Hava aracı kiralama şirketi, havacılık sektörüne odaklanmalı ve küresel müşteri tabanı; havayolu şirketleri, hava aracı sahipleri, havaalanları, hava aracı bakım onarım ve yenileştirme şirketleri, hava aracı kiralayanlar, havacılık ve uzay üretici firmaları, yedek parça üreticileri ve diğer havacılık şirketleri ile birlikte havacılık alanındaki büyük özel sermaye ve kurumsal yatırımcılar olan bir yönetim danışmanlığı firması olmalıdır.
Pazarlama Planı
Pazarlama planında öncelikli hedef; havayolu ile insan ve yük taşımacılığı yapan mevcut Türk havayolu şirketleri ve gelecekte kurulması planlanan havayolu şirketlerine ihtiyaç duydukları hizmetleri sağlamaktır.
Lojistik ve Operasyon Planı
Şirketin hava aracı kiralama pazarında büyümesi ve başlangıçta Türkiye, müteakiben de Orta Doğu ve Avrupa pazarında etkin hale gelebilmesi başta hava aracı üreticileri olmak üzere, sektörde yer alan havayolu şirketleri, hava aracı sahipleri, bakım merkezleri, sigorta şirketleri, hukuk firmaları, bankalar ve finans kurumları ile yakın ilişkiler içinde olmasını gerektirmektedir.
Finansal Plan
Şirketin uzun dönemli hedefi dünyada hava aracı kiralama sektöründe söz sahibi bir konuma gelmek olmalıdır. Hava aracı kiralama pazarı giderek büyümeye devam edecek olan bir sektördür ve Türkiye’de uluslararası dev şirketlerle yarışabileck bir şirket olmadığından ihtiyaçlar yurt dışındaki şirketler üzerinden karşılanmaktadır.
Talepte olumlu yönde artış olacağı ve Türkiye’de havacılık sektörünün de, coğrafi konumunun sağladığı avantajlar nedeniyle gelişeceği öngörülmektedir.
Sektördeki yüksek rekabet ortamı ve rakiplerin halihazırdaki finansal kapasiteleri göz önüne alındığında kiralama şirketlerinin kısa vadede yurtiçi piyasayı hedeflemesi, müteakiben orta ve uzun vadede Orta Doğu ve Avrupa’ya yönelmesinin uygun olacağı değerlendirilmektedir.
İşletme kârlılık oranının yüksek olacağı ve işletme giderlerinin çoğunlukla uzman personel giderleri olacağı göz önüne alındığında, devlet desteğinde; özkaynak, kredi ve borç sağlanması durumunda yapılabilirlik oranının yüksek olduğu değerlendirilmektedir.
İrlanda şirketlerinin hava aracı kiralama sektöründeki başarısı büyük ölçüde devlet tarafından sağlanan desteklere bağlıdır. İrlanda hava aracı kiralama şirketlerinin sektörde öncü olmasını sağlayan faktörler aşağıda sıralanmıştır: