Yazar: Wladimir Jabotinsky
Çeviren: Atilla Aşçı, Sun Savunma Net, 01 Kasım 2023
‘‘Şeria Vadisi’ndeki zaferimize giden yol Gelibolu’dan (Yarımadası demek istenmiş) geçiyordu’’ diye yazmış Musevi asıllı Rus gazeteci Vladimir Ze’ev Jabotinsky (Doğum 17 Ekim 1880, Ölüm 04 Ağustos 1940), ‘‘Die Jüdische Legion im Weltkrieg – Dünya Savaşında Yahudi Lejyonu’’ adlı kitabında..
Jabotinsky herhangi bir Musevi değil. Milli Revizyonist Siyonizmin kurucusu bir hukukçu ve gazeteci. 1900’lu yılların başlarında, İstanbul’da yayımlanan dört Siyonist gazetenin perde arkasında redaktörlüğünü yapan, 1908’de, yine İstanbul’da yapılan Siyonist Yürütme Kurulu toplantılarına katılan aktif ötesi bir kişi. 1923 yılında, daha sonra bünyesinde Menahem Begin, İzak Şamir ve Ehud Olmert gibi ünlü siyasetçilerin yer aldığı gençlik örgütü Betar’ı kurmuştur. Bu örgüt daha sonra paramiliter bir hüviyet kazanmış ve 2. Dünya Savaşı sürecince Varşova Yahudi Gettosu’nda silahlı direniş eylemleri düzenlemiştir. Aynı yıl, Büyük İsrail’i kurmayı amaçlayan Revizyonist Siyonistler Dünya Birliği’ni kurmuştur. Sadece Yahudilerin yaşadığı bir İsrail kurmak isteyen Jabotinsky, Siyonizm hareketinin diğer önderleri ile fikir ayrılıklarına düşerek, kendisini onlardan soyutlamaya çalışmış ve onları aktif olmamakla suçlamıştır.
Jabotinsky gibi dünya Siyonistlerinin en aktif figürlerinden olan bir kişinin Şeria Vadisi’nin (1917) ele geçirilmesiyle, İsrail’in kurulmasında ilk adımların Gelibolu muharebeleri sonucu atıldığını belirtmesi çok önemli bir konudur.
1800’lerin sonu, 1900’lerin başında, Mısır’ın İskenderiye kentinde büyük bir Musevi mülteci grubu vardır. 1914 yılında Birinci Dünya Savaşı’nın başlamasıyla birlikte bu mülteci kamplarında bir şekilde savaşa katılma enerjisi oluşmuştur. İşte bu dönemde, sahneye bir Kafkas Yahudisi olan Joseph Trumpeldor çıkar. Trumpeldor, Rus ordusunda savaşmış, sol kolunu savaşta kaybetmiş deneyimli bir askerdir.
Jabotinsky, Türklere karşı aktif olarak savaşmak istemektedir. Bu yüzden Fransız, İngiliz, Amerikalı ve İtalyanlar ile görüşmeler yapar. Onlardan olumsuz yanıt alır. Zaten diğer Siyonist ileri gelenleri de bu fikre pek sıcak bakmazlar.
Tek olumlu yaklaşım İngilizlerden gelir. Plan, Bir Siyon Katır Birliği (Sion Mule Corps) kurularak bunların Gelibolu Yarımadası’ndaki savaşta cephede ve cephe gerisinde cephane, yiyecek ve su dağıtmasıdır. Bu plana Jabotinsky karşı çıkar. Ona göre, 2000 senedir hiçbir savaşta üniformaya girmemiş Yahudi halkı için bu kabul edilemezdir. Yahudi halkı katırcı mı olacaktır? O, silahlı aktif asker rolünde olmak istemektedir.
Joseph Trumpeldor ise aynı fikirde değildir. O, bu Siyon Katır Birliği’nin kurulması için çalışmalarda bulunur ve sonucunda 562 gönüllü Yahudi 700 küsur katırla 1915 yılının Nisan sonlarında Mısır’dan Gelibolu Yarımadası’na intikal eder. Siyon Birliği, İngilizlerin 29. Tümeni bünyesinde, Tekke Koyu, Zığındere hattında (W Sahili), İngilizlerin Gelibolu Yarımadası’ndan tamamen çekildikleri 09 Ocak 1916 tarihine kadar görev yapmıştır.
Siyon Katır Birliği savaşın kaderini değiştirmemiş, ama Siyonist hareketin amaçlarına ulaşmasında önemli bir rol oynamıştır. Batılı ülkelerin dikkatini çekmiş, olumlu etki bırakmış ve özellikle İngiltere hoşnutluğunu bir onur belgesi ile göstermiştir. Siyon Katır Birliği daha sonra Mısır’a döner ve sayıları 5000’e ulaşan üç taburluk bir ‘’lejyona’’ dönüşür. 1917 yılında, General Allenby komutasındaki birlikler Kudüs’e girdiğinde, Filistin Cephesinde savaşan İngiliz Royal Fusiliers (Kraliyet Piyadeleri) Alayı birlikleri içinde yer alan Yahudi Taburları’nın çekirdeğini Siyon Katır Birliği teşkil eder. İsrail kurulduktan sonra ülkenin cumhurbaşkanı olacak David Ben Gurion ve İzak Ben-Zwi gibi kişiler bu taburlarda görev yapmışlardır.
1917 yılınsa, çoğunlukla Müslümanların yaşadığı Filistin bölgesini Yahudilere yurt olarak göstererek, bu bölgede bir Yahudi Devleti’nin kurulmasını destekleyen dönemin İngiliz Dışişleri Bakanı Lord Balfour bir deklarasyon ile İsrail Devleti’nin ilk adımının atılmasını sağlamıştır. Tarihe Balfour Deklarasyonu olarak geçen bu açıklamanın ardından bölge Yahudi göçmenlerin yerleşimine resmen açılmıştır.
Jabotinsky’e göre, Balfour Deklarasyonu’nun kazanımında lejyonun yüzde elli rolü vardır. Dolayısıyla, İsrail devletinin kurulmasında Çanakkale Muharebeleri’nin rolü oldukça yüksektir.
Jabotinsky’nin, orijinal adıyla ‘‘Dünya Savaşı’nda Musevi Lejyonu’’ olarak, 1930 yılında Almanca olarak yayımlanan kitap, 1917 yılına kadar yaşanan süreci anlatmaktadır. Filistin’in bugününü anlamak için önemli bilgileri içeren kitap ‘’İsrail’i Kur’ adıyla tarafımdan Türkçeye çevrilmiştir.
Bilmediğim bir şeyi öğrenmeme vesile oldunuz. Teşekkür.