Saldırılar üzerine görevinden istifa eden Sri Lanka Savunma Bakanı Hemasiri Fernando, terör örgütünün sorumluluğunu üstlendiği saldırıların, Yeni Zelanda’nın Christchurch kentinde Müslümanların katledilmesinin misillemesi olduğunu açıkladı.
Ercan Caner, Sun Savunma Net, 06 Mayıs 2019
Sri Lanka’da 21 Nisan 2019 tarihinde kilise ve hotellere düzenlenen bombalı saldırılarda 300’e yakın insan hayatını kaybetmiştir. Foto: REUTERS
İslami Devlet terör örgütüne ait Amaq haber ajansı yaptığı açıklamada örgütün 300’e yakın insanın öldüğü, 496 kişinin de yaralandığı Sri Lanka’daki kilise ve otel saldırılarının sorumluluğunu üstlendiğini açıklamıştır.
İslami Devlet terör örgütü saldırıları kendisinin düzenlediğine yönelik hiçbir kanıt sunmasa da uzmanlara göre üç kilise ve üç lüks otele düzenlenen intihar saldırılarının grubun eylem özelliklerini taşımaktadır.
Yeni göreve getirilen Sri Lanka Savunma Bakanı Ruwan Wijewardene, parlamentoda yapılan özel oturumda, bombalı intihar saldırılarının, Yeni Zelanda’nın Christhchurch kentinde Müslümanların katledilmesine yönelik bir misilleme olduğunu açıklamış, fakat iddiasıyla ilgili bir kanıt sunmamıştır.
İslami Devlet terör örgütü saldırıların sorumluluğunu üstlenmeden önce Batı ve güney Asyalı güvenlik otoriteleri arasında ortaya çıkan bir senaryoya göre küresel terör örgütü, ideolojisini çekici bulan fakat yeterli teşkilat ve deneyime sahip olmayan Sri Lanka’daki aşırılık yanlısı guruplarla bir temas kurmuştur.
Güney Asyalı bir yetkili de örgütün son yıllarda Bangladeş topraklarında mahalli unsurları kullanarak yürüttüğü operasyonlara dikkat çekerek, Suriye ve Irak topraklarında geçmişte İslami Devlet terör örgütü için savaşanların, bu bağlantıyı sağlamaya aracılık etmiş olabileceklerini ifade etmektedir.
IŞİD lideri Abu Bakr al-Baghdadi, 29 Nisan 2019 tarihinde yayınlanan video görüntülerinden alınan bu fotoğrafta grubun medya organı Al Furkan ile röportaj yaparken görülmektedir. Foto: AL FURQAN MEDIA/AP
Bu arada İslami Devlet terör örgütünün sözde lideri olan ve uzun bir süredir ortalıkta görünmeyen Abu Bakr al-Baghdadi, medya organı Al Furqan tarafından yayınlanan bir video görüntüsünde ortaya çıkmıştır.
Terör örgütünün medya organı Al Furqan tarafından paylaşılan video görüntülerinde, IŞİD liderine çeşitli alanlar hakkında bilgi verilmektedir. İslami Devlet terör örgütü liderine sunulan dosyalardan bir tanesinin üzerinde ‘‘Türkiye Vilayeti’’ ibaresinin olduğu görülmektedir.
İslami Devlet terör örgütünün Türkiye’de resmi gurup ve temsilcileri olmadığı göz önüne alındığında bu dosyanın anlamı önümüzdeki günlerde Türkiye topraklarına terör saldırıları düzenlenecek olabileceğidir.
Yayınlanan propaganda video görüntülerinde Abu Bakr al-Baghdadi, cihadın onuru korumak için tek yöntem ve kılıcın da zalimlerin zalimliklerini durdurmak için tek araç olduğunu dile getirmekte ve insanlara Allah’a dönme çağrısı yaparak rejimleri ve zalimleri değiştirmek için meşru yöntemleri kullanmalarını talep etmektedir.
Hatırlanacağı gibi Türkiye, geçmişte yaptığı bir açıklamada; Birleşik Devletlerin çekilmesi sonrasında terör örgütüne karşı yürütülen mücadelenin sorumluluğunu alabileceğini açıklamıştır.
İslami Devlet terör örgütü, 2015 yılında yayınladığı bir videoda da Türk halkına Recep Tayyip Erdoğan ile savaşma ve İstanbul’u fethetme çağrısında bulunmuştur. Yayınlanan video görüntülerinde: ‘‘Evet, hain tağut (put ve şeytan) Erdoğan Türkiye’yi ırkçı PKK’lılara ve Haçlılara sattı. Türkiye topraklarını PKK ve PKK’nın dostları olan Özgür Suriye Ordusuna açarak, Şam topraklarındaki Müslümanların katledilmesine sebep oldu. Şam’daki Müslümanları öldürmek ve ateist PKK’lıları korumak için Türkiye’nin hava üslerini Haçlılara ve uçaklarına açtı. Sizi, Haçlı Amerika’ya köle yapıp bütün değerlerinizi sattı. Kahrolası bu tağut Erdoğan, asıl itibarıyla düşmek üzere olan koltuğunu muhafaza etmek için bu uşaklığa devam etti. Ey Türkiye halkı, vakit geçmeden sizin bu ateistlere, Haçlılara ve sizi kandırıp Haçlılara köle yapan bu tağutlara karşı ayaklanıp, onlarla bir an evvel savaşmanız lazım. Bundan önce de bu hain tağutun arkadaşlarınızın başınıza musallat olmasına neden olan esbaplardan tövbe etmeniz gerekmektedir. O halde şeytanın dostlarına karşı savaşın. Şüphe yok ki şeytanın kurduğu düzen zayıftır. Hep beraber el metin olan Allah’ın ipine sarılalım ve daha sonra peygamberimizin soyundan ve ehli beytinden olan müminlerin emiri Ebu Bekir El Baghdadi’nin – Allah onu korusun – emriyle, hain Erdoğan’ın gece gündüz Haçlılara teslim etmek için mücadele ettiği İstanbul’ fethedelim.’’ ifadelerine yer verilmiştir.
Bilindiği gibi Birleşik Devletler İslami Devlet terör örgütüne karşı yürüttüğü mücadelede Suriye Demokratik Güçlerini ana unsur ve temel müttefiki olarak görmekte, örgütün silahlı kanadı olan Halk Koruma Birliklerine (YPG) her türlü silah desteğini sağlamaktadır.
Birleşik Devletler Başkanı Donald Trump, 2018 yılı Aralık ayında Suriye’den ABD birliklerini çekme yönündeki sürpriz açıklaması sonrasında, Kürtlere saldırması durumunda Türkiye’yi ekonomik yıkımla tehdit etmiştir.
Başkan Trump attığı bir Twitter mesajında; ‘‘ISIS mülki halifeliğinin geride kalan az kısmını sertçe ve birçok yönden vurmayı sürdürürken, uzun zamandır gerçekleşmesi gereken Suriye’den çekilmeyi başlatıyoruz. Yeniden toparlanmaları durumunda yakınlardaki mevcut üslerden yine saldıracağız. Kürtleri vururlar ise Türkiye’yi ekonomik olarak yıkıma uğratacağız. 20 mil genişliğinde bir güvenlik bölgesi oluşturacağız. Aynı şekilde Kürtlerin de Türkiye’yi kışkırtmasını istemiyoruz. Rusya, İran ve Suriye, doğal düşmanları olan İslami Devlet terör örgütünü Suriye’de imha etmesinin uzun vadede faydalananları olmuştur. Biz de faydalanıyoruz, fakat şimdi birliklerimizi eve döndürme zamanıdır. BİTMEYEN SAVAŞLARI durdurun!’’ ifadeleriyle Türkiye’yi küstahça tehdit etmiştir.
Güvenlik güçlerimize eli kanlı tüm terör örgütlerine karşı yürüttüğü mücadelerde başarılar diliyorum.