İzafiyet teorisi fizikte geçerlidir, ahlakta değil. Albert Einstein
Ercan Caner, Sun Savunma Net, 07 Nisan 2019
Slovakya, Avrupa Birliği (AB) ve NATO üyesi, Türkiye yıllardır NATO üyesi, fakat AB’ye üyelik müzakerelerinin askıya alınması AB’nin yasama organı olan ancak aldığı kararların bağlayıcılığı olmayan Avrupa Parlamentosu tarafından, 109’a karşı 370 oyla kabul edilen bir ülkedir. Ukrayna ise Avrupa ile bütünleşmeye çabalayan AB’nin en büyük ve önemli doğu komşusu rolünde bir ülkedir.
Türkiye, değişen anayasa paketi nedeniyle Kopenhag kriterlerini karşılamamak, sistematik bir şekilde hukukun üstünlüğünü ihlal etmek, kuvvetler ayrılığına saygı göstermemek, bağımsız olmayan yargı ve ağır insan hakları ihlalleri ile suçlanan bir ülkedir.
Ukrayna cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ilk turunda, hiç politik deneyimi olmayan sanatçı Volodymyr Zelenskiy, oyların %30,23’nü alırken, mevcut lider Petro Poroshenko sadece %16,91 oranında oy alabilmiştir.
Ukrayna seçmeninin %63,53’ü sandık başına gitmiş ve Zelenskiy oyların %30.23’ünü alarak en yakın rakibi mevcut Devlet Başkanı Poroshenko’ya neredeyse ikiye katlamıştır.
Bay Zelenskiy, ‘‘Halkın Hizmetkârı’’ adlı bir TV oyununda, yolsuzlukla savaşarak devlet başkanı olan sıradan bir vatandaşı canlandırmaktadır. Mevcut oy oranlarına bakıldığında, yapılacak ikinci tur oylamada Zelenskiy’in Ukrayna devlet başkanlığına seçilmesi ve TV oyununu gerçeğe dönüştürmesi beklenmektedir.
Yeni ve farklı olmaktan başka, keskin ve sert hiçbir siyasi görüşü olmayan Bay Zelenskiy, seçim kampanyası esnasında TEK BİR MİTİNG dahi yapmamış, sadece birkaç röportaj vererek bütün kuralları yerle bir etmiştir.
Politik deneyimi olmayan 41 yaşındaki Zelenskiy’in en yakın rakibi mevcut devlet başkanı Poroshenko ise bir çikolata devidir ve ülkenin EN ZENGİN insanlarından biridir. Poroshenko seçim kampanyası esnasında muhafazakâr Ukraynalıları ‘‘ORDU, DİL, DİN’’ sloganı ile etkilemeye çalışmıştır. Bay Zelenskiy’in akılda kalan birkaç sloganından bir tanesi ‘‘SÖZ YOK, HAYAL KIRIKLIĞI YOK’’ olmuştur.
Ülkedeki ekonomik durum o kadar kötüdür ki seçim kampanyası esnasında Petro Poroshenko ekonomiyi gündeme getirmeye cesaret dahi edememiş ve Rusya ile olan çatışmaya odaklanmayı tercih etmiştir. Seçim kampanyasının zirve noktasında Poroshenko; ‘‘Ya Poroshenko ya Putin’’ yazılı milyonlarca kampanya ilanı bastırmış, televizyon ve gazetelere sayısız reklam vermiştir. Bu slogan öylesine saçma ve komiktir ki Euronews dahi Maidan karşıtı bir gazeteci ve Ukrayna parlamentosu eski üyesi olan Yelena Bondarenko’nun bir tespitini yayımlamaya karar vermiştir. ‘‘Putin Mart ayında yapılacak seçimlerde cumhurbaşkanlığına aday olduğunu biliyor mu?’’
Slovakya’da yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerini ise yolsuzlukla amansız bir şekilde savaşan ve neredeyse hiçbir siyasi deneyimi olmayan Zuzana Čaputová kazanmıştır. Karşısındaki rakibi uzun ve güçlü bir politik kariyeri olan Maros Sefcovic’dir.
Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (OSCE-Organization for Security and Cooperation in Europe), Demokratik Kurumlar ve İnsan Hakları Ofisinin ( ODIHR-Office for Democratic Institutions and Human Rights) 16 Mart 2019 tarihli raporuna göre: ülkedeki mevcut siyasi ortam, yolsuzluk iddiaları ve araştırmacı bir gazeteci ve nişanlısının 2018 yılı Şubat ayında öldürülmesiyle ilgili geniş çaplı hükümet karşıtı gösterilerden etkilenmiş durumdadır. Bu olaylara tepki olarak başbakan kısa bir süre içinde istifa etmiş ve yerine başbakan yardımcısı göreve getirilmiştir.
Slovakya’da politikacılar ile organize suç örgütleri arasındaki bağlantılar ile yolsuzlukları araştıran 27 yaşındaki gazeteci Jan Kuciak geçtiğimiz yıl Şubat ayında evine düzenlenen bir saldırıda vurularak öldürülmüştür. Bu olay modern Slovakya tarihinde görülen ilk gazeteci cinayetidir. Katiller gazeteci Kuciak’ı göğsünden, nişanlısı 27 yaşındaki Martina Kusnirova’yı ise başından vurarak öldürmüştür. Başbakan Robert Fico yaptığı açıklamada bu olayı, Slovakya’da basın özgürlüğü ve demokrasiye yapılan bir saldırı olarak nitelendirmiştir.
Gazeteci Jan Kuciak’ın öldürülmesi, Slovakya’nın ilk kadın cumhurbaşkanı unvanını ele geçiren 45 yaşındaki iki çocuk annesi liberal Bayan Čaputová’yı cumhurbaşkanı adayı olmaya iten nedenlerden bir tanesidir. Oyların %58,3’ünü alan Bayan Čaputová’nın rakibi Bay Sefcovic, iktidardaki Smer-SD Partisinin lideri olan ve cinayetler sonrasında istifaya zorlanan Robert Fico tarafından aday gösterilmiştir.
Bayan Čaputová’nın seçim kampanyası esnasındaki söylemleri Gandhi tarafından kaleme alınan ‘‘Gerçekle Deneyimlerimin Hikâyesi’’ adlı kitap ve eski Çekoslovakya başkanı Václav Havel’den esinlenmiştir.
Bayan Čaputová’yı Slovakya cumhurbaşkanlığına taşıyan faktörler; halkın yolsuzluk konusundaki yaygın hoşnutsuzluğu, rakiplerine KİŞİSEL SALDIRI yapmaması ve Slovakya’nın zehirli politik iklimine AHLAK DUYGUSU getirmeye söz vermesidir.
Bir zamanlar Slovakya parlamento sözcüsü tarafından ‘‘Tanınmayan Bir Kız’’ olarak anılan Bayan Čaputová taraftarlarına yaptığı bir konuşmada; ‘‘Geçmişte, belki de adalet ve doğruluğun siyasette zayıflık işaretleri olduğunu düşündük. Bugün görüyoruz ki aslında bunlar bizim güçlü yönlerimizmiş’’ ifadelerini kullanmıştır.
31 Mart 2019 günü yapılan mahalli seçimlerde İstanbul belediye başkanlığını kazanan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) adayı Ekrem İmamoğlu 1970 yılında Trabzon’da doğmuştur.
Nereyi tanıdığı tartışma konusu yapılan Bay İmamoğlu ‘‘KENAR KÖŞE İLÇE’’ Beylikdüzü’nde 2014-2019 yılları arasındaki başarılı çalışmaları nedeniyle partisi tarafından büyükşehir belediye başkanlığına aday gösterilmiş ve İstanbul halkının teveccühü ile 31 Mart 2019 yerel seçimlerinde rakibinden daha fazla oy alarak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olmuştur.
Ekrem İmamoğlu seçim kampanyası esnasında ‘‘Ben sadece gönül hırsızlığını bilirim’’ sloganı ile öne çıkan, yeşile önem veren, yeşili koruyan, denize sahip çıkan, insan sağlığını destekleyen çevreci binaları ile kentleşen herkesin yaşamak isteyeceği ideal bir yaşam alanı oluşturacağını dile getiren ve sempatik tavırları ile güler yüzü ile öne çıkan bir aday profili çizmiştir.
Üç farklı ülkede seçime katılan adayların ortak özellikleri var; üç aday da güler yüzlü, içten ve sempatik tavırlı, seçim kampanyaları esnasında hiçbirisi korku edebiyatı yapmadı, verdikleri mesajlar hep yapıcı ve bütünleştirici. Sanırım kazanmaların en büyük nedeni de bunlar.
Siyaset insan hayatında vazgeçilmez bir faaliyettir. Kurallar ve yasalar ile çatışan çıkarlar hassas dengesine bağlı halk ve toplumların inşa edilmesinde, siyasetin yadsınamayacak derecede önemli bir yeri vardır. Siyaset karmaşık ve zor bir iştir. Siyaset; vatandaşların, siyasi partilerin, milletvekillerinin, hükümet yöneticilerinin, yargı sisteminin, medyanın, iş dünyasının, sivil toplum kuruluşlarının, dini kurumların ve son olarak da eğitim kurumlarının yüksek düzeyde sorumluluk ve katkısını gerektirir.
Bir ülkede siyasi sistemin uygun şekilde işlemesi, başta vatandaşların olmak üzere, yukarıda sayılan bütün kurum ve organizasyonların aktif, katılımcı ve sorumluluk duygusu ile katkılarına ve ahenk içinde çalışmalarına bağlıdır. Yoksa doğasında karmaşık ve zor olan siyasetin, iyice zorlaşarak çok daha karmaşık bir hale gelmesi kaçınılmazdır.
Demokrasi ülkenin vatandaşlarının doğrudan veya temsilcileri aracılığı ile hükümette yer aldıkları ve rol oynadıkları bir yönetim biçimidir. Kanunlar önünde eşitlik, özgürlük, insan hakları ve hukukun üstünlüğü demokratik yönetim biçiminin en önemli unsurlarıdırlar.
Vatandaşların doğrudan veya dolaylı olarak yönetime katılması, yasalar ile belirlenen seçim tarihlerinde sandığa giderek tercihlerini belirtmeleri suretiyle yapılmaktadır. Demokrasinin en belirgin ve ayırt edici özelliklerinden bir tanesi, halkın iradesinin sandığa yansıtılması ve çoğunluğun idaresinin sağlanmasıdır.
Tek bir vatandaşın dahi iradesinin sandığa yansıtılması devletin görevidir. Devlet, kendisini oluşturan vatandaşların dışında ayrı bir hukuki kişiliğe sahiptir. Ve bu hukuki kişiliğin vazifelerinden bir tanesi de özellikle vatandaşın iradesinin sandığa yansıtılmasını adil ve tarafsız bir şekilde sağlamak olmak üzere, vatandaşlarının haklarını korumaktır.
Seçim sonuçları her üç ülke vatandaşlarına da hayırlı olsun…
Türkiye’de hep “Güçlü lider, yumruğunu masaya vurdu mu” filan diye bir şehir efsanesi var, malum… Ama şimdi herkes bir sakinleşti, bir kibarlaştı…
Normalleşiyoruz Özlem Hanım, şaşacak bir şey yok. Bu ülkenin gerçeği, normali, aslında bu. Benim çocukluğumda siyasi görüşleri çok farklı olan insanlar, aynı masada oturur konuşur, şakalar, espriler yapardı. Zeki Alasya’yı, Metin Akpınar’ı, Kemal Sunal’ı, Şener Şen’i nasıl arıyoruz. Gülsek, kahkahalar atsak… Bu millet kahkaha atmıyor, beraber eğlenmiyor, neşemiz afiyetimiz gitti. Ne alakası var, biz bu değiliz ki!
KILIÇDAROĞLU: “YSK DAHA ÖNCE ALDIĞI KARARLARA UYMALIDIR””Türkiye İstanbul seçimlerine kilitlenmiş durumda. Çok acı bir olay. Seçim yapıldı itirazlar yapıldı. Şimdi biz bu seçimi nasıl iptal ettirebilirizin arayışı içindeler. Demokrasiden uzaklaşıyoruz. YSK tekrar toplanıyor 7 madde halinde YSK’yı göreve çağıracağım.
1. madde YSK yasalara ve daha önce benzer olaylar karşısında aldığı kararlara uymak zorundadır.
2. madde YSK seçimde kaybedenlerin devletin gücünü kullanarak ürettikleri yasa dışı gerekçeleri reddetmek zorundadır.
3. madde YSK iktidar sahiplerinin YSK üzerinde kurdukları baskılara boyun eğmemek zorundadır.
4. madde YSK demokrasi değil seçimsiz Türkiye isteyen iktidar sahiplerine dur demek zorundadır.
5. madde YSK hukukun üstünlüğü mü yoksa iktidar sahibi üstünlerin hukuku mu buna açık ve net cevap vermek zorundadır.
6. madde YSK’da hakimler mi var yoksa iktidar sahiplerinin taşeronlaştırmak istediği kişiler mi var?
7. madde İktidar sahiplerinin güçlerini kullanarak demokrasiye karşı kurulan kumpası YSK bozmak zorundadır. Yüksek Seçim Kurulu, alacağı bir kararla ya Türkiye’yi aydınlığa çıkaracaktır veya Türkiye’yi kaosa sürükleyecektir.”
Kaynak Yeniçağ: Akşener ve Kılıçdaroğlu’ndan ortak açıklama!
Results from the exit poll released Sunday after voting stations closed showed Zelensky receiving 73.2% of the nationwide vote; Poroshenko got 25.3%.
The United States congratulates President-elect Volodymyr Zelenskyy on his victory in the Ukrainian presidential elections. We also congratulate the Ukrainian people on holding elections that reflect Ukraine’s vibrant democracy five years after the 2014 Revolution of Dignity and after five years of unrelenting Russian aggression. The elections were peaceful, competitive, and the outcome represented the will of the people. We welcome the OSCE’s preliminary report on the elections.
The United States maintains steadfast support for Ukraine’s sovereignty and territorial integrity within its international borders and will continue to stand with Ukraine as it undertakes essential reforms. We look forward to working with President-elect Volodymyr Zelenskyy to advance our two nations’ shared goal of a secure, prosperous, democratic, and free Ukraine.